Esas No: 2021/3131
Karar No: 2022/2105
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/3131 Esas 2022/2105 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2021/3131 E. , 2022/2105 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı kulüp ile aralarında yapmış oldukları 25.01.2013 başlangıç ve 31.05.2015 bitiş tarihli futbolcu sözleşmesinden kaynaklı ücretlerinin ödenmediğini, bu nedenle de 16.05.2014 tarihinde sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğini, ayrıca kulübün kendisine haksız para cezası uyguladığını ileri sürerek; feshin haklı nedenden kaynaklandığının tespiti ile fazlaya dair haklar saklı tutulmak suretiyle ödenmeyen doğmuş ücret alacağı 48.415 TL’nin ve fesihten kaynaklı bakiye süre ücretlerine ilişkin 1.000 TL’nin ve noter masrafı olan 585 TL’nin davalıdan tahsilini, davalı kulüpçe verilen 7.763 TL para cezasının iptalini istemiş; ıslah ile alacak miktarını bilirkişi raporu doğrultusunda 193.497 TL olarak artırmıştır.
Davalı; davacının aralarındaki sözleşmeyi haksız feshettiğini, davacıya tüm ödemelerinin yapıldığını, davacının antrenmana mazeretsiz olarak katılmaması, kulüp sağlık ekibi dışında başka bir sağlık kuruluşundan iş göremezlik raporu alması, 2013-2014 futbol sezonunda iç sahada oynadığı müsabakanın mağlubiyetle sonuçlanması, bir önceki müsabakaya ait galibiyet priminin verilmediğinden diğer müsabakaya gitmeyeceğini söylemesi nedenleriyle para cezası verildiğinden alacaklarından bu cezaların da mahsup edilmesi ile hiçbir alacağının kalmamış olması nedeniyle davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; davacı futbolcunun 2012-2013 sezonu toplam ücret alacağının 53.000 TL, 2013-2014 sezonu toplam ücret alacağının 81.872 TL olduğu, davacının toplam 134.872 TL alacağından, davalı kulübün, davacıya yaptığı 61.160 TL ödemenin düşülmesi ile toplam hak ediş alacağının 73.712 TL olarak belirlendiği, ayrıca davacının 2012-2013 ile 2014-2015 sezonları fesih tazminatının toplam 119.200 TL olduğunun tespit edildiği, davalı kulübün, davacıya verdiği cezaların incelenmesinde, denetlemeye müsait olmayan cezalar olduğu, iş bu cezaların futbolcunun hakedişlerinden indirim yapmak kastı ile kesildiği, verilen para cezalarının iyi niyetli olmadığı benimsenen bilirkişi raporundan anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, 73.712,00 TL hak ediş alacağı, 119.200,00 TL haklı fesih tazminatı ve 585,00 TL noter masrafı olmak üzere toplam 193.497,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine; Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesi’nin, 07/03/2018 tarihli, 2016/19395 esas - 2018/2762 karar sayılı ilamıyla
"...davacı, alacak talebinin yanısıra sözleşmenin feshinin haklı nedenden kaynaklandığının tespitini ve kulüpçe tahakkuk ettirilen para cezalarının iptalini istediği halde, mahkemece, alacak talebiyle ilgili karar verilmiş, diğer talepleri hakkında bir hüküm kurulmamıştır. Karar bu yön itibariyle, yukarıda belirtilen kanunun aradığı ilkelere aykırılık teşkil etmektedir. Davacının bu talepleri, kararın gerekçe kısmında denetime elverişli olacak şekilde tartışılması, sonucuna uygun hüküm kurulması gerekir...'' gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyulduğu belirtilerek; davacı futbolcuya disiplin talimatlarına aykırı olarak hak edişinden kesinti yapmak kastıyla para cezası verildiği sunulan ve incelenen delillerden anlaşılmış olup, davacının bu nedenle davalı Spor Kulübü ile arasındaki 21/01/2013 tarihli Profesyonel Futbolcu Sözleşmesini feshetmekte haklı olduğu, para cezalarının iptali gerektiği açıklanarak davanın kabulüne; davacının davalı Spor Kulübü ile arasındaki 21/01/2013 tarihli Profesyonel Futbolcu Sözleşmesini feshetmekte haklı olduğunun tespiti ile davalı tarafça davacıya tahakkuk ettirilen para cezalarının iptaline, 73.712 TL ücret alacağı, 119.200 TL fesih tazminatı ve 585 TL noter masrafından oluşan toplam 193.497 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, davalı ile yapılan Profesyonel futbolcu sözleşmesi kapsamında hizmet verdiğini, davalının sözleşmede kararlaştırılan hizmet bedelini süresinde ödememesi nedeniyle yapılan ihtara dayalı olarak sözleşmeyi haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek, ödenmeyen ücretlerinin, fesih nedeniyle mahrum kaldığı ücreti nedeniyle uğradığı zarar karşılığı tazminatın ve noter masrafının davalıdan tahsili isteminde bulunmuştur.
Davacı, sözleşmeye göre muaccel hale gelen alacaklarını tahsil etmek için Türkiye Futbol Federasyonu profesyonel futbolcuların statüsü ve transferleri talimatının 28. maddesinde belirlenen usule uyulmak suretiyle davalıya alacak ihtarnamesi gönderdiği, bu ihtarnamede tanınan 30 günlük süreye rağmen davalının ödeme yapmaması üzerine davacı tarafından yine ihtarname ile sözleşmenin feshedildiği anlaşılmakla, bu fesih işleminin sözleşme ve talimat hükümlerine uygun olması itibariyle haklı olduğunun kabulü gerekir.
Taraflar arasındaki hukuki ilişki genel hizmet sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, buna ilişkin TBK 408 maddesinde; "işveren, işgörme ediminin yerine getirilmesini kusuruyla engellerse veya edimi kabulde temerrüde düşerse, işçiye ücretini ödemekle yükümlü olup, işçiden bu edimini daha sonra yerine getirmesini isteyemez. Ancak, işçinin bu engelleme sebebiyle yapmaktan kurtulduğu giderler ile başka bir iş yaparak kazandığı veya kazanmaktan bilerek kaçındığı yararlar ücretinden indirilir." Aynı yasanın 437. maddesinde "Haklı fesih sebepleri, taraflardan birinin sözleşmeye uymamasından doğmuşsa o taraf, sebep olduğu zararı, hizmet ilişkisine dayanan bütün haklar göz önünde tutularak, tamamen gidermekle yükümlüdür. Diğer durumlarda hâkim, bütün durum ve koşulları göz önünde tutarak haklı sebeple feshin maddi sonuçlarını serbestçe değerlendirir." şeklinde yasal düzenlemelere yer verilmiş olup, bu yasal düzenlemeler kapsamında kural olarak, hizmet akdinin tarafı olan işçi sözleşmenin haklı feshi halinde dönem sonuna kadar olan ücretini isteyebilir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut uyuşmazlık değerlendirildiğinde; dava dilekçesinde sözleşmenin haklı nedenle feshine dayalı olarak mahrum kalınan garanti ücret ve maç başı ücretinden kaynaklanan zarar talep edilmiştir. Maç başı ücretleri genel olarak sözleşmelerde kararlaştırıldığı üzere davacı futbolcunun lig maçlarında oynaması veya kadroda yer alması halinde ödenen bir ücret olup, oynanacak müsabakalarda hangi futbolcunun kadroya dahil edileceği ve ilk onbirde yer alacağı, tamamen teknik nedenlere dayalı olarak, futbolcunun yeteneği, beceri ve genel performansına dayalı form durumu, takımdaki diğer futbolcuların performansı ile rakip takımın durumu gibi değişken hususlar değerlendirilmek suretiyle maçlarda futbolcunun oynayıp oynamayacağı hususunda takdir yetkisi tamamen davalı kulübe aittir. Buna göre davacı futbolcunun fesih tarihinden sonra oynanacak maçlarda görevlendirilmesinin kesin olmadığı, dolayısıyla davacı futbolcunun maçlarda oynama şartına bağlı belirsiz alacağa ilişkin tazminat talep edemeyeceği, sadece garanti ücretine ilişkin tazminat talep edebileceği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca mahkemece maç başı ücretinden kaynaklanan fesih tazminatı istemine ilişkin talebin reddine davacının sözleşmede belirlenen garanti ücretinden başka kulüpten kazandığı veya kazanmayı ihmal ettiği ücretlerin düşülerek bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuştur.
Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yönetim kurulu tarafından yürürlüğe konulan Profesyonel Futbolcuların Statüsü ve Transferleri Talimatının (PFSTT) "Kulüplerin Yükümlülükleri" ara başlıklı 24. maddesinin "c" bendinde "Kulüpler sezonun başlamasından en geç bir hafta önce, bir sonraki sezon uygulayacakları iç yönetmeliklerini ve/veya disiplin talimatlarını TFF’ye göndermek zorundadırlar. Kulüpler TFF’ye tescil ettirdikleri ve uygulayacakları iç yönetmeliklerini ve/veya disiplin talimatlarını imza karşılığında futbolcuya teslim veya noter aracılığı ile tebliğ etmek zorundadırlar" şeklinde yapılan düzenleme ile kulüplerin bir sonraki sezon uygulayacakları iç disiplin yönetmeliğinin yürürlüğe konuluş ve uygulanabilirliğinin sağlanmasına yönelik uyulması zorunlu usulü şartlar belirlenmiştir. Aynı maddenin "d" bendinde "Futbolcularına verdikleri para cezalarına ait kararlarını, nedenleri, tutarları ve noterden onanmış karar örnekleri ile birlikte, karar tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde futbolcuya ve TFF’ye bildirmek zorundadırlar" şeklinde yapılan düzenleme ile kulüpler tarafından talimat hükümlerine uygun yürürlüğe konulmuş olan iç disiplin yönetmeliğine göre futbolcular hakkında verilen para cezalarının geçerli olabilmesi ve uygulanabilmesi için yapılması gereken usulü işlemlerin neler olduğu belirlenmiştir. Anılan bu düzenleme kapsamında somut olay ele alındığında davalı spor kulübünün uyguladığı para cezalarının usulüne uygun şekilde davacı futbolcuya ve TFF’ye tebliğ edildiği, para cezalarının şeklen geçerli olduğu anlaşılmışsa da içerik yönünden yerindeliği ve kulüp iç disiplin yönetmelik hükümlerine uygunluğunun ve verilen ceza miktarının denetlenmesi, sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, para cezalarının davacının ücret alacağından kesinti yapılması amacıyla kötü niyetli olarak uygulandığı kanaatine varılması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle mahkeme kararının davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.