6. Hukuk Dairesi 2021/2884 E. , 2021/1308 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İLK DRC. MHK. : ... 13. Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı olan bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen kararın temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, yüklenicinin temlikine dayalı tapu iptal ve tescil, ikinci aşamada dava konusu taşınmazın cebri icra yoluyla satılarak bedelinin davacıya ödenmesine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm hakkında davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuş olup Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Davacı vekili, müvekkilinin ... İli, ... İlçesi, Merkez Mah. .... Cilt, .... sayfa, 7716 ada 33 parsel, 19 Bağımsız bölüm nolu taşınmazın satımı için davalı müteahhit ... ile anlaştığını, yapılan sözleşme ile 160.000,00 TL nakit ve geri kalan 160.000,00 TL anahtar teslimi sırasında verilmek üzere toplam 320.000,00 TL bedel ile davalı ..."ın taşınmazı sattığını, davacının davalıya toplam 295.000,00 TL ödeme yapmasına, inşaatın bitmesi ile adına tapu devrinin yapılması gerekmesine, davalı tarafından taşınmazın anahtarları teslim edilmiş olunmasına rağmen tapu devrinin gerçekleştirilmediğini, davacının natamam devraldığı daireye ilişkin badana boya ve oturuma uygun hale getirmek için bazı tadilatları da kendisinin yaptığını, taşınmazın davacının tasarrufunda olmasına ve kiracılarınca kullanılmasına karşın davalının aynı taşınmazı 3.kişilere muvazaalı olarak sattığını, davalının görünürde işlemi satış gibi göstererek diğer davalı ..... Yapı Bilgisayar Tekstil İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’ne bir günde 9 daire devrini muvazaalı bir şekilde yaptığını, ilgili taşınmazın ardından davacı adına tescilini engellemek amacı ile yine ...’e ardından da anlaşmalı olarak diğer davalı ...’a satışının gerçekleştirildiğini, yapılan bu satışların gerçek bir satış olmayıp muvazaalı olarak yapıldığını belirterek, dava konusu 19 nolu bağımsız bölüm taşınmazın davalı ...’a muvazaalı olarak devredildiğinden davalıya olan satışın geçersizliğin tespiti ile iptalini, tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, müvekkili adına tescilin mümkün olmaması halinde taşınmazın 3.kişi elindeyken cebri icra yoluyla satılmasına ve satış bedelinin müvekkile ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılardan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı yüklenici ... ön inceleme duruşmasındaki beyanında, dava konusu daireyi davacıya 320.000,00 TL bedelle sattığını, 160.000,00 TL ödendiğini, ancak kalan 160.000,00 TL’nin kendisine ödenmediğini, kalan para ödenmediğinden daire devrini yapmadığını, kendisinin haberi olmadan daireyi işgal ettiğini, kendisine anahtar teslim etmediğini, daireyi davalı şirkete olan borcu nedeni ile devrettiğini, kalan parayı ödediği takdirde davacıya devir yapacağını belirtmiştir.
Diğer davalılar iyiniyetli malik olduklarını belirtmiş davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen hüküm hakkında davacı vekilince istinaf talebinde bulunulmuş olup, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiş davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Davacının talepleri göz önünde bulundurulduğunda henüz iskan alınmayan, binanın içerisinde bir kısım ince işlerde eksiklikler bulunan ve kat karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden inşa edilen binada daire satın alımına ilişkin harici satış sözleşmesi bulunduğu ve 30.09.1988 tarihli ve 1987/2-1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararına konu temliken tescile dayalı tapu iptal ve tescil istemi söz konusu olduğu görülmektedir.
Bu davanın dinlenebilmesi için, kat karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazdan yükleniciye düşen bir taşınmazın satılması, taşınmazın devrinin talep edilebilmesi için temlik alanın yükleniciye karşı edimlerini ifa etmiş olması, bunun yanında temlik eden yüklenicinin de arsa sahibine karşı yükümlülüklerini yerine getirmiş olması gerekmektedir.
Davaya konu olayda, dava konusu taşınmazın kat karşılığı inşaat sözleşmesine göre yükleniciye devri gereken taşınmazlardan olduğu, kat irtifakı tesisi aşamasında davalı şirket .... Yapı Bil.Teks. İnş.San.Tic.Ltd.Şti. adına tescil edildiği, sonrasında ise 2 defa el değiştirdiği ve en son ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazı devralan kişiler tarafından iyiniyet iddiasında bulunulmuş, davacı tarafından da muvazaalı satış yapıldığı ileri sürülmüştür. Bu kapsamda muvazaalı satış olup olmadığı değerlendirilmeli, değerlendirme neticesinde yolsuz tescil olduğu anlaşılan ve temlik alanın temlike ilişkin diğer şartları da yerine getirmiş bulunduğu tespit edilirse tapu iptal ve tescil talebinin kabulüne karar verilmesi gerekecektir.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazın 25.02.2015 tarihinde harici satış sözleşmesi ile davacı tarafından satın alındığı, daire içerisindeki bir takım ince inşaat işleri diye tabir edilen eksiklikler giderildikten sonra kiraya verildiği ve davacının kiracısının oturmakta olduğu sabittir. Yine dosya kapsamından, taşınmazın 29.07.2016 tarihinde davalı şirket adına tapuda tescil edildikten sonra 27.09.2016 tarihinde ...’e devredildiği, 20.12.2016 tarihinde ise yine tapuda ...’a devredildiği ve halen onun adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Davalı yüklenici ...’ın soruşturma aşamasında savcılıkta ve yargılama esnasında mahkemedeki beyanlarında, taşınmazın bedelinin 160.000,00 Tl’sini aldığını, kalan kısmının ödenmesi halinde taşınmazı devredeceğini beyan ettiği görülmektedir. Ayrıca dosya kapsamına göre davalı şirket ... Yapı Yetkilisi ...’ın ifadesinde de kendilerine 9 adet dairenin devredildiği, ...’ın borcuna karşılık bunlardan 3 adet dairenin kendilerine verildiği kalan dairelerin gösterilen kişilere devredildiği, dava konusu 19 nolu dairenin de ...’e devredildiği beyanı bulunmaktadır. Tüm bu hususlar dikkate alındığında, dava konusu taşınmazın muvazaalı olarak davalılara devredildiği, tapudaki kaydın yolsuz tescil niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Yolsuz tescil olması nedeniyle de davalıların iyiniyet iddiası dinlenemeyecektir.
Mahkemece yapılacak iş; davanın yüklenici temlikine dayanan tapu iptal tescil talebi olduğu dikkate alınarak, muvazaalı işlem yapılması suretiyle taşınmazın el değiştirdiği ve davalıların iyiniyetli olmadığı da göz önünde bulundurulmak suretiyle, temliken tescilin şartlarının bulunmasını aramak suretiyle, gerekirse tarafların beyanları dikkate alınarak, kalan bedeli belirlemek ve binada eksiklik olması halinde eksiklikler yönünden de bedelinin depo ettirilmek suretiyle tapu iptali ve tesciline karar vermekten ibaret olup, bu hususların gözden kaçırılarak yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın belirtilen nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK 373. madde hükümleri gözetilerek dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ise bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, 08.11.2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.