17. Hukuk Dairesi 2014/5474 E. , 2014/4939 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 15. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/12/2013
NUMARASI : 2012/669-2013/661
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının işleteni ve sürücüsü olduğu araçla park halindeki bir başka araca çarpıp bu aracı da önünde sürükleyerek müvekkiline ait işyerine girdiğini, işyerinde ve satışa sunulan ürünlerde zarar meydana geldiğini, müvekkilinin işyerinde tadilat teminat yaptırdığını belirterek 9.895,09 TL"nin olay tarihinden işleyecek reeskont faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı duruşmalara katılmadığı gibi davaya cevapta vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 9.895,09 TL tazminatın olay tarihinden işleyecek reeskont faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. 1982 Anayasasının 36. ve HMK"nun 27.maddesi uyarınca taraflar dinlenmeden iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden hüküm verilemez. Yargılamanın sağlıklı biçimde sürdürülebilmesi
iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi davanın süratle sonuçlandırılabilmesi öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Kişinin hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesi usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir. Değinilen işlemleri nedeniyle tebligat bilgilendirme yanında belgelendirme özelliği de bulunan bir usul işlemidir.
6100 Sayılı HMK"nun 147.maddesi gereğince "Taraflar ön inceleme aşamasının tamamlanmasından sonra tahkikat için duruşmaya davet edilir. Taraflara gönderilecek davetiyede, belirlenen gün ve saatte geçerli bir özrü olmadan mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde, duruşmaya yokluklarında devam edileceği ve yapılan işlemlere itiraz edemeyecekleri bildirilir."
Somut olayda dosya kapsamına göre, dava dilekçesi ile ön inceleme duruşma günü ve saatini belirten davetiye davalıya tebliğ edilmiş ise de; tahkikat duruşmasının yapılacağı gün ve saat konusunda davalıya gerekli meşruhatı taşıyan davetiye tebliğ edilmemiştir. Mahkemece usulüne uygun olarak taraf teşkili sağlanmadan davalının yokluğunda yargılama yapılarak hüküm kurulması savunma hakkının kısıtlanmasına yönelik esaslı usul hatası olup, hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; 6100 Sayılı HMK"nın 266.maddesi hükmü gereğince; Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir.
Davacı vekili davalının aracı ile müvekkiline ait işyerine (market) girdiğini, işyerinin önünde bulunan mermer basamakların, kapı doğramalarının, camlarının kırılmasına, mağaza girişinde bulunan rafların, bina duvarlarının market içindeki bal, reçel gibi ürünlerin zarar görmesine sebep olduğunu belirterek toplam 9.895,09 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece, mağazada ve bir kısım ürünlerde meydana gelen zararın tespiti hususunda ne şekilde uzmanlığı olduğu anlaşılamayan makine mühendisi bilirkişiden rapor alınmıştır. Konusunda uzman olmayan bilirkişiden alınan rapora göre hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece, davacı şirkete ait işyerinde (market) ve markette bulunan ürünlerde meydana gelen zararın tespiti hususunda konusunda uzman bilirkişi veya bilirkişi kurulundan olay yeri tespit tutanağı, faturalar, fotoğraflar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek gerekçeli, denetime elverişli, ayrıntılı bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu gibi hüküm kurulması doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı A.. Y.. vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 3.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.