19. Ceza Dairesi 2016/3110 E. , 2020/2466 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
I) Sanık hakkında birleştirilmesine karar verilen 2013/238 esas sayılı dava dosyasından verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın Kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşıldığından, sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
II) Sanık hakkında 2013/194 esas sayılı asıl dava dosyasından verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
TCK’nin 58. maddesi uygulanırken hangi ilamın tekerrüre esas alındığı gösterilmemiş ise de, adli sicil kaydında tekerrüre esas alınabilecek tek hükümlülüğün bulunması karşısında, belirtilen eksikliğin infaz aşamasında dikkat alınması mümkün görülmüştür.
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olduğunun gözetilmemesi,
2- 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilirken, hapis cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nin 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, hükümden TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp yerine "24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresinin yazılması ve tekerrüre ilişkin hüküm fıkrasının sonuna “sanık hakkında hapis cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına,” ibaresinin eklenmesi suretiyle başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.