22. Hukuk Dairesi 2014/28338 E. , 2015/12212 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, yıllık izin ücretinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin ait işyerinde 1992 yılında işe başladığını, 13.01.2012 tarihinde emekli olana kadar çalıştığını, işe girdiği tarihten kadroya alındığı 2001 yılına kadar mevsimlik işçi adı altında aralıklı olarak çalıştırıldığını, bu dönemde yıllık izin kullandırılmadığını ve ücretinin de ödenmediğini, bu dönemdeki çalışmalarının aralıklı olduğunu, yapılan işin mevsimlik iş olmadığını, hizmet sürelerinin birleştirilerek yıllık izin kullandırılmasının gerektiğini belirterek yıllık izin alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının işe girdiği tarihten 2001 tarihine kadar aralıklı ve mevsimlik işçi olarak çalıştığını, izin hakkının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak,yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı davalı taraf temyiz etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacının yıllık ücretli izin alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Çalışmanın sadece yılın belirli bir döneminde yoğunlaştığı işyerlerinde yapılan işler mevsimlik iş olarak tanımlanabilir. Söz konusu dönemler işin niteliğine göre uzun veya kısa olabilir. Her zaman aynı miktarda işçi çalıştırmaya elverişli olmayan ve işyerinde yürütülen faaliyetin niteliğine göre işçilerin her yıl belirli sürelerde yoğun olarak çalıştıkları ve fakat yılın diğer döneminde işçilerin iş sözleşmelerinin ertesi yılın faaliyet dönemi başına kadar ara vermeyi gerektiren işler mevsimlik iş olarak değerlendirilebilir.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 53/3 maddesi uyarınca, mevsimlik işlerde yıllık ücretli izinlere ilişkin hükümler uygulanmaz. Bir başka anlatımla, mevsimlik işçi, 4857 sayılı Kanun"un yıllık ücretli izin hükümlerine dayanarak, yıllık ücretli izin kullanma veya buna dayanarak ücret alacağı isteminde bulunamaz. Hemen belirtmek gerekir ki, 53/3. maddede ki
kural, nispi emredici kural olup, işçi lehine bireysel iş sözleşmesi ya da toplu iş sözleşmesi ile yıllık ücretli izne ilişkin hükümler düzenlenebilir ve mevsimlik işçiler için yıllık izin hakkı tanınabilir.
4857 sayılı Kanun"un 53. maddesinde mevsimlik işlerde yıllık izin hakkının doğmayacağı belirtilmiş ise de, yılın ne kadar bölümünde çalışılma halinde mevsimlik iş sayılacağı yönünde bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Öyle ki yılın tamamına yakın bir bölümünde çalışılma halinde Anayasal temeli olan dinlenme hakkının tanınmasının gerekeceği açıktır.
Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının, davalı işyerinde 1992-2001 yılları arasında mevsimlik işçi, devamında ise emekli olduğu tarihe kadar daimi işçi olarak çalıştığı anlaşılmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre, mevsimlik işçi ancak bir yıl içindeki çalışmasının on bir ayı aşması durumunda yıllık ücretli izin alacağına hak kazanabilir. Dosya içerisindeki kayıt ve belgelerden, davacının daimi kadroya geçtiği süre öncesinde on bir ayı aşan çalışmasının bulunmadığı yıllar olduğu anlaşılmakla, mahkemece bu yıllar hesap dışı bırakılarak, davacının on bir ayı aşan hizmet yılları için yıllık ücretli izin alacağına hak kazandığının kabulü ile yapılacak hesaplama doğrultusunda hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, 31.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.