16. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/9130 Karar No: 2013/8181 Karar Tarihi: 16.09.2013
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/9130 Esas 2013/8181 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2013/9130 E. , 2013/8181 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Karacaören Köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 116 ada 13 parsel sayılı, 5.801,34 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tespiti sonucunda kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar Hüdaverdi Şayir ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Karacaören Köyü Tüzel Kişiliği tapu kaydına dayanarak davalılar adına oluşan tapu kaydının iptali ve Köy Tüzel Kişiliği adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile Karacaören Köyü Tüzel Kişiliği adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; davacının dayandığı tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Ancak, davacının dayandığı 1938 tarihli tapu kaydının kuzeyi, güneyi ve batısı ark okumasına rağmen taşınmazın doğu ve güney sınırında bulunan arkın hangi tarihte yapıldığı araştırılmadığı gibi, davacı dayanağı tapu kaydının sınırları keşifte okunarak kapsamı yöntemince belirlenmemiştir. Öte yandan Karacaören Köyü Tüzel Kişiliği davacı olmasına rağmen mahalli bilirkişi ve tanıklar aynı köyden dinlenmiş, tespite aykırı sonuca varıldığı halde tutanak bilirkişileri ve kadastro komisyonu bilirkişileri dinlenmemiş, dava konusu taşınmazda kimin ne zamandan beri ne suretle zilyet olduğuna ilişkin ayrıntılı beyan alınmamış olmaması nedeniyle yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. O halde doğru sonuca varabilmek için mahallinde yeniden mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları ve HMK"nın 31. maddesi gereğince tespit bilirkişilerinin katılımı ile keşif yapılarak, keşif sırasında davacının dayandığı tapu kaydı okunup, tapu kaydının sınırları mahalli bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, dava konusu taşınmazın sınırında bulunan arkın kadim olup olmadığı belirlenmeli ve bu şekilde dava konusu taşınmazın davacının dayandığı tapunun kapsamında kalıp kalmadığı duraksamasız olarak saptanmalı, dava konusu taşınmazın kim tarafından neye istinaden ve ne zamandan beri zilyet edildiğine ilişkin maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, davalıların dava konusu taşınmazda asli mi feri mi zilyet oldukları yerel bilirkişi ve tanıklardan sorulmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak delillere göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, talep halinde peşin alınan temyiz karar harcının temyiz edenlere iadesine, 16.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.