20. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/16111 Karar No: 2012/2164
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2011/16111 Esas 2012/2164 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, Ümraniye ilçesi Hekimbaşı mahallesi 140 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1986 yılından beri kendi kullanımında olduğunu ve kadastro tespitinde yanlış ölçüldüğünü belirterek dava açmıştır. Mahkeme davayı kabul ederek taşınmazın dava konusu kesiminde eksik ölçü aldığını belirtmiştir. Ancak mahkeme kararı usul ve yasaya aykırı olduğu için temyiz edilmiştir. Karar bozulmuş ve tarafların delilleri toplanarak taşınmazın kimin tarafından kullanıldığının tespit edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri belirtilmemiştir.
20. Hukuk Dairesi 2011/16111 E. , 2012/2164 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Davacı dava dilekçesinde, Ümraniye ilçesi Hekimbaşı mahallesi 140 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1986 yılından beri kendi kullanımında olduğunu, kadastro tespitinde 36 m2 olarak gösterildiğini, aslının 300 m2 olması gerektiğini belirterek dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın kadastro tutanağındaki şerhin iptal edilerek 1986 yılından beri ..."ın fiili kullanımında olduğunun beyanlar hanesine şerhine, taşınmazın diğer hususlar yönünden tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davacı tarafından eksik ölçüme dair eksik inceleme yapıldığından bahisle temyiz edilmiştir. Dava kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Yapılan yargılama sonucunda dava konusu taşınmaza ait kadastro tespit tutanağındaki şerhin düzeltilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte, dava konusu taşınmazın eksik ölçümü açısından davacıya davası açıklattırılmalı, davacının lehine Ölçüm yapıldığını iddia ettiği parsel hangisi ise bu parselde lehine şerh verilen kişi davaya dahil edilmeli, bundan sonra tarafların delilleri sorulup toplanarak, mahalli bilirkişilerin tespit edilmesi, taşınmaza ilişkin araştırmanın taşınmaz başında yapılması, çekişmeli parselde keşif yapılması, tutanak bilirkişisi olmayan tanıkların ve bilirkişilerin taşınmaz başında dinlenilmesi, bilgi ve görgülerinin sorulması, taşınmazın kimin tarafından kullanıldığının tespit edilmesi oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, keşif ve inceleme yapılmadan eksik inceleme ile davanın bu şekilde kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının yatırana iadesine 16/02/2012 günü oybirliği ile karar verildi.