14. Ceza Dairesi 2019/6450 E. , 2020/4091 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Sanığın nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine dair Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 19.06.2018 gün ve 2017/533 Esas, 2018/310 Karar sayılı hükümlere ilişkin istinaf başvurusunun nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan hüküm açısından kabulüyle hükmün kaldırılarak bu suçtan mahkumiyetine, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden istinaf başvurusunun esastan reddine, sanık müdafisinin kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler ile temyiz isteminin kısmen reddine dair ek karar temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan verilen ek kararın incelenmesinde;
Gerekçesi gösterilmek suretiyle temyiz isteminin reddine dair verilen ek karar usul ve kanuna uygun olduğundan, sanık müdafisinin anılan karara ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle ek kararın ONANMASINA,
Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafisi ile katılan mağdur vekilinin temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, ilk derece mahkemesinin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdiriyle anılan hükme ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararı nazara alındığında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Mağdurun aşamalarda sanığın on altı - on yedi yaşından beri kendisini istismar ettiği yönündeki istikrarlı ifadeleri, savunma, mağdurun kuzeni olup hakkında müsnet suçtan beraat hükmü tesis edilen ...’nın beyanları, iş yeri sahibi ......"ın işyerindeki bu sorunların iki yıl önce başladığına dair anlatımları, müşteki ..."in “iki yıl boyunca oğlum bana baba, beni ... yanına gönderme diye söyleyip durdu” şeklindeki ifadeleri ile anal bölgede fissür olduğuna ilişkin doktor raporu birlikte değerlendirildiğinde, iş yerinde kalfalık yapan sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında on sekiz yaşından önce ve sonraki dönemlerde aynı yerde çalışıp, öğretici tarafından işi öğrettiği çırağı olan mağdura yönelik cinsel eylemlerinin bütün halinde zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçunu oluşturduğu kabul edilerek 5237 sayılı TCK"nın 103/1-b delaletiyle 103/2, 103/3-d, 43. maddeleri gereğince hüküm kurulması gerekirken, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm tesisi;
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK"nın 102/3-b. maddesinde düzenlenen hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılması kavramı ile failin, yazılı veya sözlü bir hizmet akdine dayanarak mağdur üzerinde işe alma, işten çıkarma, ücret gibi sosyal haklarını belirleme şeklinde yetkilere sahip olup, bunun verdiği nüfuzun kötüye kullanılması suretiyle suç işlenmesinin kastedilmesi karşısında, aynı işyerinde çırak olarak çalışan mağdurun kalfası olan sanığın, mağduru işe alma ve işten çıkarma, ücret gibi sosyal haklarını belirleme yetkisinin bulunmaması nedeniyle aralarında hizmet ilişkisinin gerektirdiği nüfuzun kötüye kullanılmasından bahsedilemeyeceği gözetilmeden müsnet suçtan belirlenen temel cezanın koşulları oluşmadığı halde 5237 sayılı TCK"nın 102/3-b. maddesi ile arttırılması,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesinin 06.03.2019 gün ve 2018/3658 Esas, 2019/546 karar sayılı vaki istinaf başvurusunun kabulüyle hükmün kaldırılarak sanığın nitelikli cinsel saldırı suçundan mahkumiyetine dair kurulan hükmün 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın Adana Bölge Adliye Mahkemesi 8 . Ceza Dairesine gönderilmesine, 15.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.