Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8515 Esas 2013/8146 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8515
Karar No: 2013/8146
Karar Tarihi: 12.09.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/8515 Esas 2013/8146 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2013/8515 E.  ,  2013/8146 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro Müdürlüğünce 3402 sayılı Yasa"nın 41. maddesine göre 3202 parsel sayılı taşınmazın maliki ..."nun başvurusu üzerine yapılan düzeltme işlemi sonucu verilen kararla Namrun Köyü çalışma alanında ve ... ... adına tapuda kayıtlı bulunan 3201 parsel sayılı 2040 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın yüzölçümü 1460 metrekare olarak düzeltilmiştir. Davacı ... ..., yasal süresi içinde yapılan düzeltme işleminin hatalı olduğu iddiasına dayanarak iptali istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece 3402 sayılı Yasa"nın 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işlemlerine karşı açılacak davalar hakkında yargılama yapma yetkisinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiştir. Sözü edilen maddede yer alan "Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumları gerçekleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, sınırlandırma, tersimat ve hesaplamalardan doğan hatalar, ilgilinin müracaatı veya Kadastro Müdürlüklerince re"sen düzeltilir. Düzeltme, taşınmaz malikleri ile diğer hak sahiplerine tebliğ olunur. Tebliğ tarihinden başlayan otuz gün içinde düzeltmenin kaldırılması yolunda Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılmadığı takdirde yapılan düzeltme kesinleşir." şeklindeki yasal düzenlemeye göre Kadastro Müdürlüklerine verilen düzeltme kararlarına karşı 30 gün içerisinde yapılan itirazları inceleme görevinin Sulh Hukuk Mahkemesine ait olduğu kuşkusuzdur. Ancak somut olayda, düzeltme işlemi davacıya 23.08.2011 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu halde davanın 13.11.2012 tarihinde açıldığı, bir başka ifade ile davanın düzeltme işlemi kesinleştikten sonra açıldığı anlaşılmaktadır. Yasada, kesinleşen düzeltme işlemine karşı genel mahkemede dava açılmasını engelleyen bir düzenleme bulunmadığına göre Asliye Hukuk Mahkemesinde her zaman için dava açma olanağı bulunduğunun kabulü zorunludur. Hal böyle olunca mahkemece, görevli olduğu göz önünde bulundurularak davanın esasına girilip, araştırma ve inceleme yapılması gerekirken dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 12.09.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.