12. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/10345 Karar No: 2016/12546 Karar Tarihi: 28.04.2016
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2016/10345 Esas 2016/12546 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2016/10345 E. , 2016/12546 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlular icra mahkemesine başvurusunda; satış ilanının vekil varken asillerin gerçek olmayan adreslerine tebliğ edildiğini ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiş, mahkemece, istemin reddine karar verilmiştir. İİK"nun 127. maddesi gereğince, taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir Dosyanın incelenmesinde; satış kararı tarihinden önce borçlular vekili olarak sunulmuş bir vekaletname bulunmadığı görüldüğünden satış ilanı tebligatlarının borçlu asillere çıkarılmasında bir usulsüzlük yoktur. Ancak borçlu ..."a satış ilanının 06.10.2015 tarihinde “alıcı o anda şehir dışında olup daimi işçisi ... imzasına tebliğ edildi” şerhi ile tebliğ edildiği, tebliğ işleminin ..."ın takibin borçlu olması sebebi ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 39. maddesi kapsamında hasma tebligat niteliğinde ve usulsüz olduğu, alacaklı vekilinin icra müdürlüğüne başvurarak satış ilanı tebliğ işlemi usulüne uygun olmadığından, yeniden tebligat çıkarılmasını talep ettiği, borçlu ..."a satış ilanının 19.10.2015 tarihinde “birlikte aynı konutta ablası ... imzasına tebliğ edildi” şerhi ile tebliğ edildiği, tebliğ işleminin 7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun 16. maddesine ve Tebligat Kanunu"nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesine göre muhatap borçlunun adreste bulunup-bulunmadığı, tebliğ memurunca tesbit edilmeksizin aynı çatı altında yaşayan kişiye tebliğ edildiğinden usulsüz olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan borçlu ..."nin 22.06.2015 tarihinde .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2015/635 E. sayılı dosyasında iflasın ertelenmesi davası açtığı, borçlu şirkete 01.07.2015 tarihinde kayyım atandığı görülmektedir. O halde mahkemece, satış ilanı tebliğ işlemi usulsuz olduğundan borçlu ..."ın şikayetinin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi, borçlu ... Limited Şirket yönünden, borçlu şirketin kayyımına usulüne uygun satış ilanı tebliğ edilip edilmediğinin incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.