Esas No: 2021/21948
Karar No: 2022/11446
Karar Tarihi: 27.06.2022
Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2021/21948 Esas 2022/11446 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği hükmü inceledikten sonra, sanık hakkında mahkemece verilen üste fiilen taarruz suçu kararının 13.03.2012 tarihinde açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği, ancak denetim süresi içinde 05.08.2012 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan dolayı hüküm kesinleştiği ve hükmün açıklandığı belirtiliyor. Ancak, yapılan incelemede suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırlarına göre eylemin 8 yıllık asli zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan 27.03.2007 tarihli ilk mahkumiyet hükmünden sonra başka bir işlem yapılmadığı, bu nedenle 27.03.2007 tarihinden karar tarihi olan 20.02.2018 tarihine kadar 8 yıllık asli zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğu görülmüş ve yargılamaya devam edilerek hüküm tesisi yasadışı bulunmuştur. Bu nedenle hüküm 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi maddesi uyarınca bozulmuştur. Ancak, bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediği için sanık hakkındaki dava zamanaşımı nedeniyle düşürülmüştür. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık hakkında üste fiilen taarruz suçu ile ilgili olarak mahkemece verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 13.03.2012 tarihinde kesinleştiği, sanığın denetim süresi içinde 05.08.2012 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan kurulan hükmün kesinleşmesi ve ihbarı üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nun 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile sanığın denetim süresi içinde yeni suç işlediği tarih arasında zamanaşımının durduğu kabul edilerek yapılan incelemede,
Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırlarına göre 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e maddesi gereğince eylemin 8 yıllık asli zamanaşımı süresine tabi bulunduğu, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanık hakkındaki 27.03.2007 tarihli ilk mahkumiyet hükmünden sonra ikinci mahkumiyet hükmüne kadar zamanaşımını kesen başkaca bir işlem yapılmadığı, 27.03.2007 tarihinden karar tarihi olan 20.02.2018 tarihine kadar 8 yıllık asli zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğu gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 5237 sayılı TCK'nun 66/1-e ve 5271 CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, 27.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.