Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/7669
Karar No: 2013/8041
Karar Tarihi: 13.09.2013

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2013/7669 Esas 2013/8041 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacılar, mera olarak tespit edilen bir taşınmazın bir bölümünün kaydının iptali ve adlarına tapuya kaydedilmesi istemiyle dava açmışlardır. Ancak dava yalnızca Hazine'ye yöneltilmiş ve taraf teşkili sağlanmamıştır. Mahkeme, çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğunu, davalı yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiğini kabul etmiştir. Ancak dava şartı olan taraf teşkili yerine getirilmeden yargılama yapılması hatalıdır. Mera araştırması yapılmadan hüküm verilmesi de yanlıştır. Bu nedenle taşınmazın bulunduğu ya da tahsis edildiği Köy ya da Belediye Tüzel Kişiliği dava dahil edilmeli, dosya ikmal edilmeli, yerel bilirkişi kurulu ve ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu huzurunda keşif yapılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmelidir. Kararda, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu, 6292 sayılı Mera Kanunu ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun ilgili maddeleri de yer almaktadır.
16. Hukuk Dairesi         2013/7669 E.  ,  2013/8041 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastroca Dere Kapı Köyü çalışma alanında bulunan 110 ada 229 parsel sayılı 7.468.537,19 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz mera olarak tespit edilip özel siciline kaydedilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenine dayanarak taşınmazın bir bölümünün mera kaydının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli taşınmazın 14.04.2011 havale tarihli fen bilirkişisi raporunda (A) harfi ile gösterilen 8.089,09 metrekare yüzölçümündeki bölümünün Hazine adına olan kaydının iptali ile davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro sırasında mera niteliği ile sınırlandırılan taşınmazın bir bölümünün sicil kaydının iptali ve davacı adına tescili istemi ile açılmıştır. Meralarla ilgili davalarda Hazine"nin ve taşınmazın bulunduğu köy ya da Belediye Tüzel Kişiliğinin birlikte hasım gösterilmesi zorunludur. Ne var ki; dava yalnızca Hazine"ye yöneltilmiş ve mahkemece de çekişmeli taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu, davalı yararına zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Taraf teşkili dava şartı olup, bu şart yerine getirilmeden davanın esasına girilerek yargılama yapılması isabetsiz olduğu gibi, çekişme konusu bölüm, 110 ada 229 parsel sayılı mera taşınmazının içersinde kaldığı halde yöntemince mera araştırması yapılmaksızın karar verilmesi de yerinde değildir. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için, öncelikle taşınmazın bulunduğu ya da taşınmaz tahsisli ise tahsis edildiği Köy ya da Belediye Tüzel Kişiliği davaya dahil edilerek taraf teşkili sağlanmalı, varsa mera tahsis kararı, ekleri ve haritaları getirtilip dosya ikmal edilmelidir. Bundan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu ve fen bilirkişisi huzuruyla keşif icra edilmeli; keşif sırasında varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, tahsisli mera yoksa, 110 ada 229 sayılı mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, halihazırda mera olarak kullanılıp kullanılmadığı, çekişmeli taşınmaz bölümü ile mera parseli arasında ayırıcı nitelikte yapay ya da doğal sınır bulunup bulunmadığı, çekişmeli taşınmaz bölümünün öncesinin meranın devamı olup olmadığı, geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı, öncesi mera değilse zaman içinde sınırlarında mera yönünde genişleme olup olmadığı hususlarında yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan mera parseli ile dava konusu bölümün karşılaştırmalı biçimde toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden mera parselinden nasıl ayrıldığı, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı, taşınmazın meradan açılan bir yer olup olmadığını ve 229 sayılı mera parselinin fiilen mera niteliğinde bulunup bulunmadığını açıklar ve tarımsal niteliğini belirtir ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, taşınmazın öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça bir değer taşımayacağı düşünülmeli, ayrıca 110 ada 229 parsel sayılı taşınmazın fiilen mera olarak kullanılıyor olması halinde çekişme konusu bölümün mera bütünlüğünü bozucu nitelikte bulunup bulunmadığı tartışılmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece taraf teşkili sağlanmaksızın ve yöntemine uygun araştırma yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup davalı Hazine"nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 13.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi