Abaküs Yazılım
4. Daire
Esas No: 2016/7182
Karar No: 2021/2188
Karar Tarihi: 13.04.2021

Danıştay 4. Daire 2016/7182 Esas 2021/2188 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2016/7182
Karar No : 2021/2188

TEMYİZ EDEN TARAFLAR : 1- …
(Tasfiyesi Sona Eren … Hizmetleri Taşımacılık Tic. Ltd. Şti. )
2- … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü) VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek taraflarca aleyhlerine olan hüküm fıkralarının bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı adına, kanuni temsilcisi olduğu ve tüzel kişiliği son bulan … Hizmetleri Taşımacılık Ticaret Limited Şirketi'nin önceki dönemlerde sahte fatura kullandığından bahisle hakkında düzenlenen vergi inceleme raporuna istinaden re'sen tarh edilen 2010 /01, 02, 04, 05, 06, 07, 08. dönemleri üç kat vergi ziyaı cezalı katma değer vergileri ile 213 sayılı Kanunun 353/1. maddesi ile mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarının kaldırılması istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacının, yönetici olduğu şirketin, fatura aldığı Sultanbeyli Vergi Dairesi mükellefi … Lojistik Hizm. Metal Elek. İnş. ve Yapı Malz. San. Tic. Ltd. Şti. , Tuzla Vergi Dairesi mükellefi …ve Ortakları …, Avcılar Vergi Dairesi mükellefi, …, Beylikdüzü Vergi Dairesi mükellefi, … ve Beylikdüzü Vergi Dairesi mükellefi, … ve Ortakları …hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlere göre, anılan mükelleflerin düzenlediği faturalara konu teslimleri yapacak iş hacmi ve sermaye yapılarının olmadığı, düzenlediği belgelerin sahte ve muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge olduğu, adı geçen mükelleflerden alınan faturalarda gösterilen katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yapılan cezalı tarhiyatlarda hukuka aykırılık, Pendik Vergi Dairesi mükellefi … Taşımacılık Kargo Hizmetleri Oto Yedek Parça ve Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitlere göre, anılan mükellefin düzenlediği faturalarının sahte olduğunu ortaya koyacak yeterli tespit bulunmadığı, adı geçen mükelleften alınan faturalarda gösterilen katma değer vergisi indirimlerinin reddi suretiyle yapılan cezalı tarhiyatlarda ve 213 sayılı Kanun'un 353/1. maddesi ve mükerrer 355. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezalarında ise, hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçeler ile davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDEN DAVACININ İDDİALARI : Davacı tarafından, olumsuz tespit yapılan firmalar hakkında düzenlenen vergi tekniği raporlarının tebliğ edilmemesi dolayısıyla savunma hakkının kısıtlandığı, emtia alınan firmalara fatura bedeliyle birlikte katma değer vergisini ödediklerini, sonradan yapılan tarhiyatın hatalı, usulsüz ve mükerrer olduğunu, cezalı tarhiyatların ve kesilen özel usulsüz cezalarının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek kararın redde ilişkin hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.

TEMYİZ EDEN DAVALININ İDDİALARI : Davalı idare tarafından, yöneticisi olduğu şirketin, ihtilaflı dönemde hakkında sahte belge düzenleme nedeniyle vergi tekniği raporu bulunan mükelleflerden fatura aldığı ve alınan faturaları yasal defterlerine kaydettiği hususunun somut olarak tespit edildiği, gerçek bir emtia teslim ve hizmet ifası olmaksızın katma değer vergisi indiriminden yararlanılmasının mümkün olmadığı, cezalı tarhiyatların ve kesilen usulsüzlük cezalarının yasal ve yerinde olduğu, kararın kabule ilişkin hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.

DAVACININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

DAVALININ SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE :
Davacının, temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddialar kararın redde ilişkin kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Davalı idare tarafından, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, temyize konu kararın özel usulsüzlük cezalarına ilişkin hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirir nitelikte görülmemiştir.
Davalı idarenin, diğer temyiz istemine gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, 134. maddesinin 1. fıkrasında, vergi incelemesinden maksadın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olduğu kurala bağlanmış, 359. maddesinin (b) bendinde ise gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgeler, sahte belge olarak tanımlanmıştır.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisinin indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Buna göre, alış belgelerinde yer alan katma değer vergisinin indirim konusu yapılabilmesi için, alış faturası ya da benzeri vesikalarda ayrıca gösterilmesi ve bu vesikaların kanuni defterlere kaydedildiğinin tevsik edilmesinin yanında, söz konusu belgelerin gerçeği yansıtması da gerekmektedir.
Yukarıda aktarılan mevzuat hükümlerine göre, uyuşmazlığın esasını, davacıya anılan faturaları düzenleyen firmaların düzenlediği faturaların, gerçek bir mal ve hizmet satışını içerip içermediği, dolayısıyla sahte olup olmadığı hususlarının tespiti oluşturmakta olup, uyuşmazlığın çözümü için söz konusu belgelerin hukuki mahiyetinin anlaşılabilmesi bakımından, bu belgeleri tanzim eden mükellefler hakkında yapılan incelemeler sonucunda tespit edilen hususların irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının, kanuni temsilcisi olduğu … Hizmetleri Taşımacılık Ticaret Limited Şirketi'nin ihtilaflı dönemde fatura aldığı Pendik Vergi Dairesi mükellefi … Taşımacılık Kargo Hizmetleri Oto Yedek Parça ve Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı vergi tekniği raporun'da özetle; anılan şirketin, başta nakliye ve taşımacılık hizmetleri olmak üzere şirket ana sözleşmesinde yazılı konularda faaliyette bulunmak üzere 09/01/2008 tarihinde mükellefiyet tesis edildiği, 09/06/2008 ve 21/04/2009 tarihilerinde hisse devri yapılarak şirketin ortaklarının değiştiği, son tarihli hisse devrinden sonra, şirketinin ortaklarının %90 hisse ile ... Kaya ile %10 hisse ile … olduğu, ortak Kerim Kaya'nın aynı zamanda 10 yıl süre ile şirket müdürü olduğu, mükellefin son yasal temsilcisi …'nın … Mah. … Sok. … Blok. … … ikamet adresine … tarih ve … sayılı defter belge yazısının gönderildiği, ... Kaya'nın ikamet adresini dört ay önce terk ettiği ve yeni adresinin bilinmediğinin 11/06/2013 tarihinde yapılan yoklama ile tespit edildiği, 30/04/2010 tarihinde bağlı bulunduğu vergi dairesi tarafından faaliyetinin re'sen terkin edildiği, 14/01/2008 tarihinde yapılan işe başlama yoklamasında, iş yerinin kiralık olduğu, mülkiyetinin …'e ait olduğu, 70 m² olduğu, kirasının 300 TL olduğu, iş yerinin büro olarak kullanıldığı, muhtelif büro malzemelerinin bulunduğu, işçisinin bulunmadığı, şehir içi ve şehir dışı nakliye ( yük taşıma) işi ile iştigal edileceği, şirket adına kayıtlı ya da kiralık aracın bulunmadığı, 02/06/2008 tarihli yoklamada, anılan şirketin kiralık araç ile faaliyetine devam ettiği ancak herhangi bir araç kiralama sözleşmesinin ibraz edilmediği, 02/06/2010 tarihinde yapılan yoklamada, bina sakinleri ve komşuları tarafından iş yerinin sürekli kapalı olduğunun beyan edildiği, 2008 yılı Kdv matrahının 2.418.287,92 TL, 2009 yılı 1.585.604,75 TL, 2010 yılı 404.149,41 TL olarak beyan edildiği, 2008 ve 2009 yıllarında Kurumlar vergisi ve geçici vergi beyannamelerini verdiği, mükellefin 2009 Ba bildiriminin 1.519.079 TL, buna karşılık diğer mükelleflerin Bs bildirimin 99.000 TL olduğu, mükellefin 2009 yılı Bs bildiriminin 1.405.984 TL, buna karşılık diğer mükelleflerin Ba bildiriminin 1.334.214 TL olduğu, mükellefin 2010 yılı Ba bildirimin 393.000 TL, bu karşılık diğer mükelleflerin Bs bildirimin olmadığı, mükellefin 2010 yılı Bs bildiriminin 369.789 TL, diğer mükelleflerin Ba bildirimin 507.640 TL olduğu, mükellefin emtia veya hizmet aldığı firmaların istinasız sahte belge düzenledikleri yönünde tespitler ve vergi tekniği raporu bulunduğu, anılan mükellefin vergi borçlarının büyük bir kısmının ödenmediği, banka hesap araştırması sonucunda mükellefin 2009 ve 2010 yıllarına ilişkin verdiği Ba Bs bildirimlerinde yer alan tutarlara kıyasla son derece sembolik ve cüzi olduğu, banka hesap hareketlerinin fiktif olduğu, mükellefin 2009 ve 2010 yıllarında sahte belge düzenlemek maksadıyla mükellefiyetini devam ettirdiği, mükellefin 2009 ve 2010 yılında düzenlediği faturaların sahte belge olduğu hususları tespit edilmiştir.
Yukarıda aktarılan tespitlerin birlikte değerlendirilmesinden, faaliyetinin gerektirdiği gerekli fiziki ekipmana ( araç, gereç vs ) rastlanılmadığı, 02/06/2008 tarihli yoklamada faaliyetine kiralık araç ile devam edildiğine ilişkin beyan da bulunulmuş ise de, araç kiralama sözleşmesinin ibraz edilmediği, Ba Bs formları ile KDV matrahları arasında uyumsuzluk bulunduğu, emtia veya hizmet alımı yapılan firmaların tamamı hakkında sahte belge düzenledikleri yönünde tespitler ve vergi tekniği raporu bulunduğu, anılan şirketin mükellefiyetin 30/04/2010 tarihinde re'sen terkin edilmesinden sonra davacının kanuni temsilcisi olduğu şirkete 2010/ 05. ayında ''nakliye bedeli, gümrük hizmet bedeli, ayniyat bedeli'' olarak fatura düzenlendiği hususları göz önünde bulundurulduğunda, adı geçen şirketin fatura düzenlediği dönemde gerçek bir ticari faaliyetinin olmadığı, dolayısıyla düzenlenen faturaların gerçekte yapılan emtia satın alımı ve hizmet ifasını yansıtmadığı sonucuna ulaşıldığından , Vergi Mahkemesi kararının bu mükelleften alınan faturalardan kaynaklı tarhiyatın kaldırılmasına ilişkin kısmında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin kısmen reddine, kısmen kabulüne,
2.Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E…, K:… sayılı kararının … Lojistik Hizm. Metal Elek. İnş. ve Yapı Malz. San. Tic. Ltd. Şti., … ve Ortakları …, …, …, … ve Ortakları …'den alınan faturalara isabet eden vergi ziyaı cezalı tarhiyata ilişkin kısmın ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353/1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının oy birliği ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun mükerer 355/1-1. maddesi uyarınca kesilen özel usulsüzlük cezasına ilişkin kısmının …'in karşı oyu ile oyçokluğu ile ONANMASINA,
3.Mahkeme kararının … Taşımacılık Kargo Hizmetleri Oto Yedek Parça ve Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti'den alınan faturalar nedeniyle yapılan cezalı tarhiyata ilişkin kısmının oybirliği ile BOZULMASINA,
4.492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5.Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
6.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş (15) gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 13/04/2021 tarihinde karar verildi.



(X) KARŞI OY :
213 sayılı Kanunun mükerrer 355. maddesinin 4. fıkrasında, tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayan mükelleflere, her bir işlem için bu maddeye göre uygulanan cezalardan az olmamak üzere işleme konu tutarın % 5'i nispetinde özel usulsüzlük cezası kesileceği kuralı bağlanmıştır.
Öte yandan tevsik zorunluluğunun amacı 310 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde "....... Ticari işlemler ve finansal hareketlerin taraflarının izlenmesi ve vergiyi doğuran olayların mali kurumların kayıt ve belgeleri yardımıyla tespit edilmesi ......." olarak açıklanmış ve Mali İdare'de belli tutar üzerindeki tahsilat ve ödemeleri kontrol altında tutarak, ticare işlemler ve finansal hareketlere taraf olanları izleyerek, vergilendirmeyi ilgilendiren mali olayları, kurumların kayıt ve belgeleri yardımıyla tespite çalışmaktadır. Böylece kayıt dışı işlemlerin kayıt altına alınması, para hareketlerinin kontrolü ile denetlenebilir kılınmıştır.
Uyuşmazlıkta davacı mükellefce ihtilaflı dönemde yapılan bir kısım alışlar sahte belgeye dayandırılsa da, sahte olduğu belirtilen faturalar içeriği emtiaların gerçekte alındığı, ancak ödemelerin banka ve finans kurumları aracılığıyla gerçekleştirildiğine ilişkin somut bilgi ve belgenin sunulmadığı, kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna ulaşıldığından, Mahkeme kararının 213 sayılı Kanunun mükerrer 355. maddesine ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararının bu kısmına katılmıyorum.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi