Abaküs Yazılım
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1242
Karar No: 2021/3416
Karar Tarihi: 20.12.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1242 Esas 2021/3416 Karar Sayılı İlamı


T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2020/1242
KARAR NO : 2021/3416
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/02/2020
NUMARASI : 2018/593 E - 2020/116 K
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 20/12/2021
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkili ile davalı şirket arasında süregelen bir ticari ilişki bulunduğunu, 04.07.2012 tarihinde davalıya ait ...plakalı bir aracın trafik kazasına karışarak hasar aldığını ve müvekkili şirket nezdinde aracın onarımının gerçekleştirildiğini, tamir işlemi sonrası müvekkili tarafından dava konusu icra takibinin dayanağı olan faturaların kesildiğini ve bu rakamların cari hesaba eklendiğini, davalı ile müvekkili arasındaki takibin cari hesap alacağına dayanmakta olup, takip dayanağının da cari hesap alacağı ve buna ilişkin faturalar olduğunu, davalının "Teslim, İbraname, Temlik Belgesi" başlıklı bir yazı imza ederek ihbar olunan kasko şirketine verdiğini, davalının ... plakalı aracı ile ilgili olarak sigorta kapsamına girmeyen bedellerden şahsen sorumlu olduğunu kabul ve taahhüt ettiğini, ancak sigorta şirketi davalının hasar gören aracı için sadece kısmi bir ödeme yaptığını, bakiye bedelin davalı tarafından ödenmesi gerektiğini, asıl alacağın büyük bir kısmı .... plakalı aracın onarımı nedeniyle kesinlen faturadan kaynaklanmakta olsa da dava takip konusu alacağın davalı borçlunun cari hesap ekstresinden kaynaklanmakta olduğunu, dava konusu icra takibinin dayanağı olan cari hesap ekstresi incelendiğinde farklı tarihlerde davalıya ait araçlara verilen hizmet için davalının borç hanesine bedeller işlendiğini, sigorta şirketlerinden ve davalıdan gelen ödemelerin ise bu borçtan düşüldüğünü, takip tarihi itibariyle cari hesap bakiyesinin 8.017,10-TL olduğunu, davalı tarafın icra takibine karşı yaptıkları haksız itirazda faize de itiraz ettiklerini, itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın taraflarının tacir olduğunu, alacağı doğuran onarıma konu aracın ticari faaliyette kullanılan bir araç olduğu göz önünde bulundurulduğunda icra takibi ile talep edilen faiz oranının usul ve yasaya uygun olduğunu, haksız olarak asıl alacağın tamamına ve takibin tüm ferilerine edilen itirazın iptaline ve İstanbul 28.İcra Müdürlüğü’nün ... Esas sayılı dosya üzerinden takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını, öncelikle zamanaşımı itirazları doğrultusunda davanın reddine, müvekkili şirkete ait ...plakalı aracın servis işlemlerinin yerine getirilmesi dışında bir ticari ilişki bulunmadığını, müvekkili şirkete ait aracın kasko sigortasının eksiksiz şekilde yapılmış olup ilgili bedelin de sigorta kapsamında tahsilinin gerektiğini, müvekkili şirket adına asla borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla, müvekkil şirkete dava konusu faturaların dahi iletilmediğini, davacının faturaları müvekkili şirkete tebliğ etmeyerek davalının itiraz hakkını kısıtladığını, üstelik müvekkil şirketin onayını dahi almadığı işlemlere yönelik düzenlediği faturaların bedelini talep ettiğini, müvekkili şirketin defterlerinde dahi kayıtlı olmayan ve müvekkilinin onayı dışında gerçekleşen işlemlere dayalı alacağın belirli ve likit olduğundan bahsedilemeyeceğini, bu nedenle icra inkar tazminatı talebinin de reddinin gerektiğini, açıklanan tüm nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Davacının davasının kısmen kabulü ile; davalının İstanbul 28.İcra Müdürlüğü’nün ...Esas icra takibine yaptığı itirazın 6.189,19TL yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkemece verilen kararı, davacı vekili ve davalı vekili istinaf etmiştir.
1-Davacı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunmadığı,davalının yapılacak işlerle ilgili iş emrini imzalamış olduğu, ayrıca ibraname ve taahhüt belgesi verdiğini, buna göre sigortalının karşılamadığı tamir masraflarını bu sebeple kendisinin karşılaması gerektiği, cari hesap sözleşmesi bulunmamakta ise de, davaya konu kaza sebebiyle yapılan tamirat dışında kalan kısımların, bu anlamda cari hesaptan sayılması gerektiği, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek, kaldırılması istenmiştir.
2-Davalı vekilince verilen istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, bu hususun bilirkişi raporu ile tesbit edildiği,yapılan tamirat masrafından dava dışı sigorta şirketinin sorumlu olduğu, faturanın ilgili kişi bakımından hukuken anlam ifade edebilmesi için ilgili kişiye tebliğ edilmesi gerekmekte olup faturayı gönderenin de ilgili faturayı muhataba tebliğ ettiğini ve fatura içeriğindeki mal ya da hizmetin karşı tarafa sunulduğunu ispat etmesi gerektiği, alacağa dayanak olarak gösterilen faturaların Müvekkili Şirkete tebliğ edilmediği, davacı taraf faturaları tebliğ etmeyerek Müvekkili Şirketin fatura içeriğine itirazını engellediğini, 12.11.2019 tarihli bilirkişi raporunda da, davacı tarafın dava konusu alacağa ilişkin dayanak olarak gösterdiği faturanın Müvekkil Şirkete tebliği ile ilgili herhangi bir belge sunmadığını ve ilgili faturaların müvekkili Şirket defterlerinde de kayıtlı bulunmadığını tespit etmesine rağmen hatalı bir sonuca vararak davacı tarafın 6.189,19 TL alacaklı olduğu sonucuna vardığını, kararın usul ve hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek,kaldırılması istenmiştir.HMK.nun 355. maddesi uyarınca, ileri sürülen istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda; dava, araç tamiri sebebiyle bakiye iş bedelinin tahsili için yapılan takipte borca itirazın iptali talebine ilişkindir.Davanın dayanağı olan, İstanbul 28.İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı dosyasında, davacı alacaklı tarafından, toplam 8.017,10 TL cari hesap alacağından kaynaklanan alacak için başlatılan ilamsız icra takibine, borca, işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına ve tüm ferilerine davalı borçlu tarafın itiraz etmesi üzerine takibin davalı yönünden durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkemece yargılamada alınan Makine Mühendisi bilirkişi raporuna göre; davacı tarafından dava konusu aracın onarımı için aracın sigortacısı ... A.Ş. tarafından ödenmesi gereken tutarın 8.352,06 TL.olması gerektiği, sigorta şirketi tarafından 3.634,00 TL.ödendiğinden yine ihbar olunan ... Sigorta A.Ş. tarafından ödenmesi gereken tutarın 4.718,06 TL. olduğu, davacının talep ettiği 8.017,10 TL.tutarın geri kalan tutarı olan 8.017,10 TL.- 4.718,06 TL.= 3.299,04 TL.'nin davalı aracında yapılan diğer hasarların onarımı ile ilgili olduğu, davalı sigortalı tarafından bu hasarların sigortacıya ihbar edilmemiş olduğu, davacı tarafından da sigortaya ihbar edilen hasar dışında olan bu hasarların onarımı için gerek sigortadan, gerekse sigortalıdan onay alınmadan yapılmış olduğunu raporunda bildirmiştir .
Mali müşavir bilirkişi raporunda ; davacı her ne kadar alacağının bir kısmının ... plakalı aracın onarımından, bir kısmının ise davalı taraf ile devam eden cari hesap alacağından kaynaklandığını iddia etmiş ise de; yapılan incelemede davacının davalıdan takip tarihi itibariyle cari hesaptan kaynaklanan bir alacağı bulunmadığı beyan edilmiştir.
Davalı tarafça ibraname ve taahütname imzalanmış ise de ,bu belgenin aracın geçirdiği kaza ile ilgili hasar onarımı için imzaladığı açıktır.Bu sebeple,davacının kaza ile ilgili olanlar dışındaki onarım bedelini ödemeyi taahhüt ettiği şeklinde değerlendirilmesi mümkün değildir.Ancak ; davacı tarafın ,kaza ile ilgili hasar onarımlarının aralarında cari hesap sözleşmesi yok ise de, davacının bu bedellerin cari hesap sayılması gerektiğine ilişkin iddiasının cari hesap değil, vekaletsiz işgörme hükümleri kapsamında değerledirilmesi gereklidir. Zira cari hesap ilişkisi ,bu konuda tarafların aralarında bir cari hesap sözleşmesini ve devam eden cari hesap ilişkisini gerekirir .Somut olayda bu iki durumun da sözkonu olmadığı beyanlar ve bilirkişi raporu ile anlaşılmıştır.
Alınan teknik bilirkişi raporu ile ,yapılan onarım ve bedelleri tesbit edilmiş olup, davalı aracında yapılan diğer hasarların onarımı ile ilgili olduğu açıklanmıştır.Bu itibarla,davacının davalı aracında yaptığı onarıma ilişkin bakiye bedelleri vekaletsiz işgörme hükümlerine göre isteyebileceği anlaşılmakla, mahkemece verilen kararda usul ve hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, tarafları yerinde görülmeyen istinaf taleplerinin HMK 353/1-b-1 maddesine göre reddine karar verilmesi gerekmiştir.
K A R A R : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının ve davalının istinaf başvurularının HMK 353/1-b-1 maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine,
Davacıdan alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL'nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davalıdan alınması gereken 422,78 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 105,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 317,08 TL'nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Davacı ve davalının istinaf aşamasında yapmış olduğu giderinin istinaf eden taraflar üzerinde bırakılmasına,
İstinaf sebebiyle yatırılan gider avansı bakiyesi varsa karar kesin olmakla istinaf edenlere ilk derece mahkemesince iadesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda HMK 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/12/2021

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi