Esas No: 2020/3503
Karar No: 2022/1065
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/3503 Esas 2022/1065 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, bir inşaat işi sırasında meydana gelen iş kazasında bir işçinin ölümüne sebep olan sanıklar hakkında karar verildi. İş kazasına asli kusurun sanık bir kişide olduğu, diğer sanıkların tali kusurlu olduğu ve bir sanığın ise kusursuz olduğu belirtildi. Mahkeme, beraat ve mahkumiyet kararlarında isabetli olduğunu belirtirken, bir sanığın hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında kanuni düzenlemelere uyulmadığı için kararın bozulması gerektiğine karar verdi. Kararda, TCK'nın 85/1, 62/1, 50/4, 50/1-a, 52/4. maddeleri hakkında da bilgi verildi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Öldürme
Hüküm : 1- Sanıklar ... ve ... hakkında; CMK'nın 223/2-e. maddesi uyarınca beraat
2- Sanıklar ... ve ... hakkında; TCK'nın 85/1, 62/1, 50/4, 50/1-a, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanıklar ... ve ...'ın mahkumiyetine ilişkin, sanıklar ... ve ...'ın beraatlerine ilişkin hükümler sanık ... ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre, olay günü müteahhitliği sanık ...'a ait firma tarafından yapılan binaya ait kanalizasyonun sanık ...'ın kullanımındaki kepçe ile kazılarak yapımı sırasında kazılan kanalın içerisinde boru rögar bileziklerine bağlama işlemi yapan işçi ...'un binanın istinat duvarının kayması üzerine altında kalması nedeniyle hayatını kaybetmesi ile sonuçlanan olayda,
Sanık ...'un yumuşak zeminde çalışılmasına rağmen kayma ihtimalini önleyecek tedbirleri almaması, istinat duvarını destekleme işlemi yapmaması, olay anında çalışmayı denetleyecek fenni yeterliliğe sahip bir yetkili bırakmaksızın işin başından ayrılması ve iş sağlığı ve güvenliğine yönelik diğer tedbirleri almaması nedeniyle asli kusurlu olduğu, sanık ...'ın kazı yaparken istinat duvarına yeterli şevi vermemesi, kepçeyi istinat duvarına fazla yakın mesafede kullanması ve kazılan alandan çıkarılan toprakları istinat duvarına yük bindirecek noktaya bırakması nedeniyle tali kusurlu olduğu, sanık ...'ın arsa sahibi olduğu ancak işin yapımını ehil müteahhit firmaya bırakması nedeniyle kusursuz olduğu ve sanık ...'in iş makinesinin sahibi olduğu ancak makineyi iş makinesi kullanma yeterliliği ve belgesine sahip sanık ...'in kullanması nedeniyle kusursuz olduğu anlaşılmakla, sanıklar ... ve ...'ın mahkumiyetine, sanıklar ... ve ...'ın ise beraatlerine karar verilmesi bakımından mahkemenin takdirinde isabetsizlik görülmemiştir.
A.Sanıklar ... ve ...'ın beraatlerine yönelik katılanlar vekili tarafından yapılan temyiz talebinin incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanıkların taksirinin bulunmadığı gerekçesi gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanıkların kusurlu olduğuna, eksik incelemeye ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
B.Sanıklar ... ve ...'ın mahkumiyetlerine yönelik katılan vekilinin ve sanık ...'ın kendi mahkumiyetine yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23/01/2018 tarih, 2017/463 Esas, 2018/20 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarih, 2015/962 Esas, 2018/16 Karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK'nın 52/4. maddesi yerine 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesinin maddesinin uygulanması bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ...'ın kendisi hakkında kurulan hükmün usul ve yasaya aykırı olduğuna dair, katılanlar vekilinin daha ağır bir cezaya hükmedilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanık hakkında hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken adli para cezasının bir gün karşılığı meblağın belirlenmesine dayanak olan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK'nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi;
Kanuna aykırı olup, sanık ...'ın ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hükmün 2 numaralı fıkrasının d bendinin çıkarılarak yerine “Sanığa verilen 2 yıl 6 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK'nın 50/4. maddesi delaletiyle 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, TCK'nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 910 tam gün olarak belirlenmesine, TCK'nın 52/2. maddesine göre sanığın ekonomik durumu ve şahsi halleri gözetilerek günlüğü takdiren 30 TL den paraya çevrilerek 27.300 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin eklenmesi, hükmün 3 numaralı fıkrasının c bendinin çıkarılarak yerine “Sanığa verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK'nın 50/4. maddesi delaletiyle 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine, TCK'nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 605 tam gün olarak belirlenmesine, TCK'nın 52/2. maddesine göre sanığın ekonomik durumu ve şahsi halleri gözetilerek günlüğü takdiren 20 TL den paraya çevrilerek 12.100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibarelerinin eklenmesi, ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 15/02/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.