17. Hukuk Dairesi 2014/1990 E. , 2014/4780 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı İdare vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Hükmüne uyulan Dairemizin bozma ilamında özetle; uyuşmazlığın rehin alacağından kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğu, somut olayda davacı ve davalı İdare borçlusu ..."a ait ... plakalı aracın 2.3.3006 tarihli 24.000,00 TL"lik kredi sözleşmesinin teminatı olarak davacı bankaya rehin olduğu, anılan banka tarafından kredi borcu ödenmediği için ... 14.... Müdürlüğünün 2008/8884 sayılı takip dosyası ile 8.7.2008 tarihinde 21.898,54 TL alacak için rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapıldığı ve davacının 27.4.2009 ve 25.8.2009 tarihlerinde satış talebinde bulunduğu, aynı aracın davalı İdare tarafından da araç malikinin 11.552,79 TL"lik vergi borcu nedeniyle 30.1.2008 tarihinde haczedildiği, 15.10.2008 tarihinde satışa çıkarıldığı, 23.10.2008 tarihinde 12.625,00 TL bedelle davalı idare tarafından satılarak aracın aynından doğan 2.236,50 TL ve otopark ücreti olan 670.00 TL satış bedelinden düştükten sonra vergi borcuna mahsuben 9.593,50 TL"nin davalı idare tarafından tahsil edildiğinin anlaşıldığı, davalı idarenin, davacı bankaya gönderdiği 2.7.2008 tarih, 23.7.2008 tebliğ tarihli yazısından İdarenin, davacının dava konusu araç üzerindeki 2.3.2006 tarihli rehnini bildiği, bu rehne itiraz etmediği, anılan yazı ile banka haczinin devam edip etmediğini, ediyorsa miktarının bildirilmesini istediği, davacının bu yazıya cevap vermemiş olmasının onun rehin hakkını ortadan kaldıran bir durum olmadığı gibi,2008/8884 sayılı takip dosyası içeriğinden de rehin konusu borcun halen ödenmediği ve takibin devam ettiğinin anlaşıldığı,davacının rehin alacağı, rüçhanlı alacak olması, dava konusu aracın bilirkişi tarafından belirlenen değerden satılması, davalı İdarenin sıra cetveli düzenleme yetkisi bulunmaması nedeniyle satış bedelinden (satışı davacı yaptırmış olsaydı aracın aynından doğan vergi borcu ve otopark ücreti gibi zorunlu satış masrafları yine düşülecekti) kalan 9.593,50 TL"nin 23.10.2008 tahsil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, bakiye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmeyen gerekçe ile davanın reddinin isabetli olmadığı gereğine değinilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda iddia, savunma toplanan delillere göre davanın kısmen kabulü ile 9.593,50 TL"nin 23.10.2008 tahsil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine karar verilmiş hüküm davalı İdare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı İdare vekilinin yerinde olmayan tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 492 Sayılı Harçlar Yasası"nın 13/J maddesi uyarınca davalıdan harç alınmamasına 1.4.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.