6. Ceza Dairesi Esas No: 2015/8083 Karar No: 2018/1639 Karar Tarihi: 28.02.2018
Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2015/8083 Esas 2018/1639 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Hükümlü, yağma suçundan dolayı mahkumiyet cezası aldı. Dosya incelendiğinde, hükümlünün suç işlerken kullandığı taşın, silah olarak kabul edilmesi gerektiği ve hükümlü hakkında TCK'nın 149/1 (a) maddesi uygulanması gerektiğinin göz ardı edildiği tespit edildi. Ayrıca, zorunlu savunman ücretinin hükümlüden alınmasına hükmedilmesinin Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacağı göz önünde bulundurulmadığı belirtildi. Bu nedenlerle hüküm bozuldu. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK 6/1-f maddesi 4. bendi, TCK'nın 149/1. maddesi (a) bendi, T.C. Anayasa’sının 90.maddesinin son fıkrası, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 150, 234 ve 239. maddeleri, 5320 sayılı Yasanın 13. maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi.
6. Ceza Dairesi 2015/8083 E. , 2018/1639 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi HÜKÜMLÜ : ... SUÇ : Yağma HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-)Hükümlünün yağma suçunu işlerken kullandığı taşın, 5237 sayılı TCK"nın 6/1-f maddesinin 4. bendi uyarınca, saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile yapısı itibariyle fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli olması özelliğiyle silah olarak kabulü gerektiğinden, hükümlü hakkında 5237 sayılı TCK"nın 149/1. maddesinin (a) bendi ile uygulama yapılması gerektiğinin düşünülmemesi,
2-)T.C.Anayasa’sının 90.maddesinin son fıkrası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/3-c maddesi ışığında, 5271 sayılı CMK"nın 150, 234 ve 239. maddeleri ile 5320 sayılı Yasanın 13. maddesine dayanılarak hazırlanan, Ceza Muhakemesi Kanunu Gereğince Müdafi ve Vekillerin Görevlendirilmeleri ile Yapılacak Ödemelerin Usul ve Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi gereğince, sanık için baro tarafından görevlendirilen zorunlu savunman ücretinin sanıktan alınmasına hükmedilemeyeceği, bu ücretin Adalet Bakanlığı bütçesinde bu amaçla ayrılan ödenekten karşılanacağı gözetilmeden, yazılı şekilde zorunlu savunman ücretinin hükümlüden alınmasına hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, hükümlü ... savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 24.03.2004 tarihli kesinleşen hükümdeki ceza süresini aşmamak koşuluyla infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarının kazanılmış hak oluşturmayacağının gözetilmesine, 28.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.