20. Hukuk Dairesi 2011/17485 E. , 2012/2024 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
2010 yılında 3402 sayılı Yasaya 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen ek 4. maddesi uyarınca 2/B madde alanlarında yapılan kadastro sırasında, ... köyü 146 ada 58 parsel sayılı 2001 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla belgesizden Hazine adına orman rejimi dışına çıkarıldığı ve ... kullanımında olduğu açıklaması yazılarak tarla niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın göl yatağı niteliğinde olduğu ve zilyetliğe konu olamayacağı iddiasıyla beyanlar hanesindeki kullanım şerhinin silinmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazda ... adına yapılan tespitin iptaline, Hazine adına orman sınırı dışına çıkarma işleminin devamına karar verilmiş, hüküm davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununa 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesi uyarınca 2/B madde alanlarında yapılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp 1943 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1744 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp sonuçları 1981 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 1992 yılında kesinleşen 6831 sayılı ..."nın 3302 sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece yöntemine uygun olarak yapılan araştırma incelemeye göre; çekişmeli taşınmazın sazlık, bataklık niteliğinde ve tarım dışı arazi olduğu, kullanım bulunmadığı, 1943 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde iken 1992 yılında 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılıp işlemin kesinleştiği saptandığına göre, davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, kadastro hakimi taşınmazın gerçek niteliğini belirleyerek, infaza elverişli doğru sicil oluşturmak zorunda olduğu halde mahkemece taşınmazın kim adına, hangi nitelikle tescil edileceğinin hüküm yerinde gösterilmemesi ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesinde “Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” ve 17. maddesi ile eklenen geçici 11. maddesine göre; “Bu Kanunun 36/A.
maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” hükmü gereğince davalı aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 1. bendinden sonra gelmek üzere “... köyü, 146 ada 58 parsel sayılı taşınmazın, tarla niteliği ile Hazine adına tesbitine" cümlesi ile 2 ve 4. bentlerin kaldırılarak, yerine " 6099 sayılı Yasa ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı peşin temyiz harcının istek halinde iadesine15/02/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.