17. Hukuk Dairesi 2013/2683 E. , 2014/4738 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Akçadağ Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/09/2012
NUMARASI : 2010/21-2012/172
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili şirkete mecburi mali mesuliyet sigortalı olan davalının maliki olduğu aracın karıştığı kazada araçta yolcu olarak bulunan 3. şahısların ölümü ve yaralanması nedeniyle 50.572,00 TL. tazminat ödendiğini, sigortalı aracın istiap haddinin aşılmış olması ve araç sürücüsünün ehliyetsiz olması nedeniyle rücu hakları bulunduğunu ileri sürerek, toplam 50.572,00 TL. tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 46.210,76 TL"nin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Dava, trafik kazası nedeni ile maddi tazminatın trafik sigortası genel şartları gereği rucuen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı trafik sigortacısı, davalı sigortalıya ait aracın neden olduğu trafik kazası sonunda üçüncü kişilere ödemek zorunda kaldığı paranın trafik sigortası genel şartları
gereği davalıdan rucuen alınmasını istemiştir. Davalı rucu şartlarının oluşmadığını davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür. Gerçekten davacı bu davada genel şartların ihlal edildiğini ve rucu koşulunun oluştuğunu ispat etmelidir. Mahkemece yapılan incelemede kusur ve tazminat miktarının tespiti için sigortacı bilirkişiden rapor alınmış, cismani zarar ve destek tazminatı açısından alanında uzman bilirkişiden rapor alınmadığı gibi trafik sigortası genel şartlarını ihlal durumlarından birisi olan istiap haddinin aşılması ve ehliyetsiz sürücü idaresindeki aracın kazanın oluşumunda münhasıran etkili olup olmadığı konusunda da alanında uzman bilirkişiden rapor alınmamıştır
HUMK.nun 275 (HMK.md.266) ve devamı maddelerine göre çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren konularda ihtisas sahibi kimselerin dinlenmesi ve rapor alınması gerekir. Somut olayda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi teknik ve özel bilgiyi gerektiren konulardan olduğundan, mahkemece yargılama sırasında uzman sayılmayan sigorta uzmanından kusur raporu alınması doğru olmadığı gibi, dava konusu kazada yaralanan ve cismani zarar tazminatı ödenen kişinin maluliyeti konusunda Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğüne uygun, meslek grubu ve arıza ağırlık ölçüsü gibi çalışma gücü kayıp oranının tespitinde etkili unsurları gösteren rapor da alınmadan hesaplama yapan bilirkişi raporu da hüküm kurmaya elverişli değildir.
O halde, mahkemece; 1-) Dosyanın öncelikle kusur uzmanı bilirkişiye tevdii ile kaza tespit tutanağı, oluş şekli vb. dosya kapsamındaki tüm hususlar birlikte irdelenerek tarafların kusur oranı ve istiap haddinin aşılmasının münhasıran kazanın oluşumunda etkili olup olmadığı yönünden ayrıntılı, gerekçeli, denetime açık rapor alınması, 2-) Davaya konu daimi ve geçici maluliyet durumu yönünden Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Dairesinden Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğüne uygun olarak düzenlenmiş bir rapor alınması, 3-)Destek ve cismani zarar açısından tazminat hesabı için aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınması, meydana gelebilecek çelişkilerin giderilmesi, ondan sonra dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ; Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 31.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.