14. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3004 Karar No: 2020/4068 Karar Tarihi: 15.10.2020
Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel saldırı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/3004 Esas 2020/4068 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir cinsel saldırı davasında verilen hükmün temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceledi. Mahkeme, mağdurun yaşının net olarak tespit edilememesi nedeniyle suç tarihinin belirsiz olduğunu belirterek, suç tarihinin açıkça ve bağımsız olarak iddianamede gösterilmesi gerektiğini hatırlattı. İddianamede sanık hakkında gerçekleştirildiği iddia edilen suçun hangi tarihte işlendiğine dair yeterli bilgi bulunmadığından, hükümdeki müsnet suç için verilen ceza artırımının usulsüz olduğuna karar verildi. Kanunların doğru bir şekilde uygulanması gerektiği belirtilen kararda, bu nedenle hüküm bozuldu. Detaylı kanun açıklamaları yapılmamıştır.
14. Ceza Dairesi 2016/3004 E. , 2020/4068 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde cinsel saldırı HÜKÜM : Cinsel saldırı suçundan mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Mağdurenin 17.07.1992 doğumlu olması ve 14.09.2011 tarihli iddianamede suç tarihinin 2010 yılı yaz ayları olarak gösterilmesi karşısında, suç tarihinin net olarak tespit edilememesi nedeniyle oluşan şüphe sanık lehine değerlendirilip mağdurenin on sekiz yaşını tamamladığı kabul edilerek yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 12.03.1990 gün ve 1990/8-3-70, 09.10.2007 gün ve 2007/11-44-200, 17.06.2014 gün ve 658-330 sayılı Kararlarında da belirtildiği üzere, dava konusu yapılan eylemin iddianamede açıkça ve bağımsız olarak gösterilmesi gerektiği, aksine uygulamanın hangi eylemden dolayı dava açıldığı ve hangi iddiaya karşı savunma yapılacağı hususlarında karışıklığa neden olacağı gözetildiğinde, 14.09.2011 tarihli iddianamede sanık hakkında 2010 yılı yaz aylarında gerçekleşen bir eylemden bahsedilip, on sekiz yaşından küçük olduğu dönemde işlendiği iddia edilen eylemlere dair anlatım ve usulüne uygun açılmış bir dava bulunmadığı gibi bu eksikliğin de ancak yeni kamu davası açılması suretiyle giderilebileceği nazara alınmadan müsnet suçtan belirlenen temel cezanın zincirleme suça ilişkin 5237 sayılı TCK"nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesine muhalefet edilmesi, Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.