15. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3367 Karar No: 2017/4287 Karar Tarihi: 05.12.2017
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/3367 Esas 2017/4287 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ticaret Mahkemesi'nde açılan bir davada, eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye alacak tahsili istemiyle başlatılan takibe vâki itiraz, yetki sözleşmesi nedeniyle reddedilmiştir. Taraflar arasında geçerli olarak yapılmış yetki sözleşmesi olduğu ve bu sözleşmede davanın sözleşmeyle kararlaştırılan yer dışında açılabileceğine dair aksine bir düzenleme olmadığı için davanın yalnızca sözleşmede kararlaştırılan yer mahkemesinde açılabileceği belirtilmiştir. Karar, HMK'nın 17. maddesi uyarınca yetki sözleşmesinin geçerli olduğu ve bu durumda işin esasına girilmeden davanın Asliye Ticaret Mahkemesine yetkisizlik kararı verilmesi gerektiği şeklinde açıklanmıştır. HMK'nın 6. ve 10. maddeleri de konuya ilişkin bilgi vermektedir.
15. Hukuk Dairesi 2016/3367 E. , 2017/4287 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemiyle başlatılan takibe vâki itirazın iptâline yönelik olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekilince temyiz olunmuştur. Eser sözleşmesinden kaynaklanan davalar, HMK"nın 6. maddesine göre davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde (genel yetkili mahkeme) açılabileceği gibi HMK"nın 10. maddesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir. Taraflar arasında geçerli olarak yapılmış yetki sözleşmesi varsa ve bu sözleşmede davanın sözleşmeyle kararlaştırılan yer dışında genel ve özel yetkili başka bir mahkemede de açılabileceğine dair aksine bir düzenleme yoksa dava yalnızca sözleşmede kararlaştırılan yer mahkemesinde açılabilir (HMK. md. 17). Dosya içerisinde bulunan 03.01.2014 günlü eser sözleşmesinin incelenmesinde, ihtilafların halli başlıklı 7.6. maddesinde "Bu sözleşme uygulanmasından doğan ihtilaflar için ... Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olacaktır" şeklinde yetki sözleşmesi yapıldığı anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK"nın 17. maddesinde tacirler ve kamu tüzel kişilerinin aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşme ile yetkili kılabilecekleri, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça davanın sadece sözleşme ile belirlenen bu mahkemelerde görülebileceği şeklinde düzenleme yapılmıştır. Yetki sözleşmesi de ancak kesin yetki bulunmayan hallerde ve tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olmaları halinde geçerli olarak yapılabilir. Somut olayda taraflar tacir olup, sözleşmedeki yetki şartı geçerlidir. Somut olayda davacı ve davalının ticari şirket olup tacir olduğu tartışmasızdır, davalı iş sahibine dava dilekçesi 19.02.2015 tarihinde tebliğ olunmuş, davalı vekilinin 27.02.2015 tarihli cevap süresinin uzatımına ilişkin talebi üzerine mahkemece aynı tarihli süre uzatım kararı ile iki haftalık ek süre verilmiş, bu kararın tebliğ edildiği 23.03.2015 tarihi ile aynı tarihte verilen cevap dilekçesi ile süresinde yetki itirazında bulunulmuştur. Bu suretle taraflar arasında imzalandığı tarihte yürürlükte bulunan HMK"nın 17. maddesi uyarınca yetki sözleşmesi mevcut olup işin esasına girilmeden mahkemece davanın ... Asliye Ticaret Mahkemesi"ne yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken, gerekçede de belirtilmeden 22.10.2015 tarihli celsede yetki itirazının reddine karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle kararın davalı iş sahibi yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 05.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.