14. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/6673 Karar No: 2013/8237 Karar Tarihi: 30.05.2013
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2013/6673 Esas 2013/8237 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2013/6673 E. , 2013/8237 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.05.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 29.11.2012 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmü davalı temyiz etmiştir. Dava konusu taşınmazlar tapuda ahşap ev ve arsası niteliği ile kayıtlıdır. Taşınmaz üzerinde fiilen beş katlı bina bulunmaktadır. Satış vaadi sözleşmesi gereğince bu binadaki üç adet dükkanın temliki vaat olunmuştur. Taşınmaz üzerindeki binanın projeye aykırı yapıldığı ve iskan ruhsatının olmadığı sabittir. 24.04.1978 tarih ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararında uygulandığı üzere zemininde bina bulunan ancak kat mülkiyeti yada kat irtifakı henüz kurulmamış bir taşınmazda bağımsız bölüm satış vaadi geçerli kabul edilmiş, böyle bir satış vaadi söz konusu ise bağımsız bölüme tahsis edilecek arsa payı oranının bilirkişi görüşünden yararlanılarak saptanması her zaman olanaklı bulunduğundan bağımsız bölüme düşen arsa payı oranı satış vaadi sözleşmesinde gösterilmemiş olsa bile bu sözleşmenin geçerli olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ancak, 24.04.1978 tarih ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu kararı imar mevzuatına uygun inşa edilmiş fakat henüz kat irtifakı veya kat mülkiyeti kurulmamış binalardaki bağımsız bölüm satışının vaat edilmesi halinde uygulanabilir. Somut olaya gelince; davacı tarafından satış vaadi sözleşmesi ile satın alınan dükkanların bulunduğu binada kat irtifakı kurulmadığı gibi binanın da projeye aykırı olarak inşa edildiği dosya içerisindeki belge ve delillerden anlaşılmaktadır. Bu durumda 24.4.1978 tarih ve 3/4 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu Kararına göre tescil istenebilmesi için projeye aykırılıkların giderilip giderilmediği araştırılarak davacı vekilinin ıslah talebi de gözetilerek kendisine projeye aykırılıkların giderilmesi ve kat mülkiyeti kurulması konusunda yetki ve yeterli süre verilmeli, yapı yasal hale getirilirse davacının mülkiyet iddiasına ilişkin istemi kabul edilmeli, aksi halde bedel isteği bulunmadığından davanın reddine karar verilmelidir. Mahkemece, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. Kabule göre de, mahkemece davacı adına tesciline karar verilen payın infazda tereddüte neden olacak biçimde oransal olarak değil, 16,41 m2 şeklinde belirtilmesi de yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana geri verilmesine, 30.05.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.