Esas No: 2016/11160
Karar No: 2021/1756
Karar Tarihi: 13.04.2021
Danıştay 10. Daire 2016/11160 Esas 2021/1756 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/11160
Karar No : 2021/1756
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı / …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
DİĞER DAVALI : … Valiliği
İSTEMİN_KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:…. sayılı kararının vekalet ücreti verilmemesine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Samsun ili, Atakum ilçesi, … Mahallesi, … Bulvarı, No:… adresinde bulunan ve davacı tarafından işletilen işyerinin bir ay süreyle kapatılmasına ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; davacının işlettiği masaj salonunda, izin alınmadan gizli bir şekilde fuhuş yapıldığı iddiasının sübuta erdiği görüldüğünden, söz konusu fiil nedeniyle işyerinin bir ay süre ile kapatılmasına ilişkin işlemde hukuka ve mevzuat hükümlerine aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, davalı …Belediye Başkanlığı vekilince süresinde savunma verilmediğinden anılan idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesine karar verilmiştir.
TEMYİZ_EDENİN_İDDİALARI : Davalı idarelerden … Belediye Başkanlığı tarafından, dava dosyasında avukatın vekaletnamesinin bulunmasına ve savunma dilekçesi verilmesine rağmen vekalet ücretine hükmedilmemesinin Avukatlık Kanunu'na aykırı olduğu ileri sürülerek İdare Mahkemesi kararının vekalet ücreti yönünden bozulması veya düzeltilerek onanması talep edilmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin vekalet ücretine ilişkin temyiz isteminin reddine,
2. Davanın reddi yolundaki … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyize konu vekalet ücreti verilmemesine ilişkin kısmının ONANMASINA,
3. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (on beş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/04/2021 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(X)-KARŞI OY :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesinin yollamada bulunduğu 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 323. maddesinde, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekâlet ücreti yargılama giderleri arasında sayılmış; 326. maddesinde ise, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun "Avukatlık Ücreti" başlıklı 164. maddesinde; avukatlık ücretinin, avukatın hukuki yardımının karşılığı olan meblağı veya değeri ifade ettiği belirtilmiş, "Avukatlık ücret tarifesinin hazırlanması" başlıklı 168. maddesinin son fıkrasında ise, avukatlık ücretinin takdirinde, hukuki yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarifenin esas alınacağı kurala bağlanmıştır.
Diğer yandan, temyize konu kararın verildiği tarihte yürürlükte bulunan, 2014 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin "Avukatlık ücretinin kapsadığı işler" başlıklı 2. maddesinde tarifede yazılı avukatlık ücretinin, kesin hüküm elde edilinceye kadar olan dava, iş ve işlemler ücretinin karşılığı olduğu açıklanmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, iptali talep edilen işlemin hukukilik denetimi yapılmadan önce savunmaları alınmak üzere dava dilekçesinin davalı idarelere tebliğ edildiği, temyiz eden davalı idarenin savunma dilekçesinin vekil aracılığıyla sunulduğu, davalı idarelerce verilen savunma dilekçeleri ve bu dilekçelerin eklerinde yer alan evraktan yararlanılarak uyuşmazlığın çözüme kavuşturulduğu ve dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Yukarıda aktarılan mevzuat ve dosyanın birlikte incelenmesinden, davacının dava sonucunda aleyhine hüküm verilen taraf olduğu ve karar verilirken davalı idareler tarafından sunulan savunma dilekçelerinden yararlanıldığı ve bu dilekçeler olmaksızın uyuşmazlığın esasının çözümlenemeyeceği görüldüğünden, temyiz eden idare vekili bakımından 1136 sayılı Kanun'un 164. maddesinde yer verilen "hukuki yardım" koşulunun sağlandığı, bu nedenle davalı .. Belediye Başkanlığı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılmış olup, savunma dilekçesinin yasal süresi içerisinde sunulmamasının 1136 sayılı Kanun'da açıkça zikredilen ve taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin dayanağı olan hukuki yardımı ortadan kaldırır nitelikte olmadığı da tabiidir.
Bu durumda, davalı … Belediye Başkanlığı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka ve mevzuata uyarlık bulunmadığı ve davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının temyize konu vekalet ücretine ilişkin kısmının bozulması gerektiği oyuyla, Daire kararına katılmıyoruz.