19. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1241 Karar No: 2020/2444 Karar Tarihi: 04.03.2020
5809 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/1241 Esas 2020/2444 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, 5809 Sayılı Kanuna Aykırılık suçuyla ilgili açılan davada sanıkların beraatine karar verdi. Suça konu abonelik sözleşmesi ekinde yer alan kimlik fotokopisi dosya arasına alındıktan sonra şikayetçinin açık ve anlaşılabilir fotoğraflarının olduğu belgeler getirtilerek fotoğrafın şikayetçiye ait olup olmadığı araştırılmış, fotoğrafların karşılaştırması yapılarak sanığın sahte kimlik belgesi ile yanıltılıp yanıltılmadığı belirlenmiştir. Sanıkların beraatine karar verilirken, CMK'nin 324/1, 327/2 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/5. maddeleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmemiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: 5809 Sayılı Kanun'un 56/4. maddesi, TCK’nin 75. maddesi, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2020/1241 E. , 2020/2444 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : 5809 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, katılan sıfatını alabilecek surette suçtan zarar görmüş bulunan, CMK"nin 260/1. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu belirlenen ve katılma talebinde bulunan suçtan zarar gören Bilgi Teknoloji ve İletişim Kurumu’nun temyiz dilekçesinin kapsamı da gözetilerek CMK"nin 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilip sanıklar müdafinin temyiz isteğinin vekalet ücretine hasredildiği belirlenerek gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 5809 sayılı Kanun"un 56/4. maddesi kapsamında "...işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi..." sıfatıyla, yine aynı maddede geçen "...Abonelik tesisi veya işlemi yapma, gerçeğe aykırı evrak düzenleme, değişiklik yapma ve bu evrakları kullanma..." seçimlik fiillerinin işlendiği ve şikayetçinin bilgi ve rızası dışında adına numara taşıma sözleşmesinin sanığın yetkilisi olduğu Tok-Tem A.Ş. adlı iş yerinde düzenlenmiş olduğu iddiasıyla kamu davasının açıldığı somut olayda; suça konu abonelik sözleşmesi ekinde yer alan kimlik fotokopisinin bulunmadığı anlaşılmakla sözleşmenin ekinde yer alan kimlik fotokopisi dosya arasına alınarak maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenebilmesi için şikayetçinin açık ve anlaşılabilir fotoğraflarının olduğu belgeler getirtilerek abonelik sözleşmesi ekinde yer alan kimlikteki fotoğrafın şikayetçiye ait olup olmadığı araştırılıp mahkeme huzurunda hazır edilen şikayetçi ile fotoğrafların karşılaştırması da yapılarak sanığın abonelik sözleşmeleri düzenlenirken sahte kimlik belgesi ile yanıltılıp yanıltılmadığının belirlenmesi; yanıltılmadığının anlaşılması halinde ise, sanık ...’in sözleşmenin düzenlendiği Toktem A.Ş.’nin yetkilisi olduğunu, diğer sanık ...’in ise mağaza müdürü olarak görev yaptığını kabul etmesi, abonelik sözleşmesi üzerinde bayii kaşesinin bulunması, Avea İletişim Hizmetleri A.Ş. tarafından 04/09/2013 tarihli yazısında hattın açılış işlemlerinin Toktem A.Ş. tarafından yapıldığının bildirilmiş olması göz önünde bulundurularak öncelikle sanık ...’in MERNİS adresine doğrudan 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesi uyarınca önödeme ihtarını içeren tebligatın tebliğinin usule aykırı olduğu gözetilerek TCK’nin 75. maddesi hükümlerine göre usulüne uygun önödeme teklifinde bulunulup sonucuna göre kamu davasının düşmesine veya davaya devamla sanıkların mahkumiyetlerine karar verilmesi yerine yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi, Kabule göre ise; Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanıklar yararına, CMK"nin 324/1, 327/2 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/5. maddeleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve katılan kurum vekili ile sanıklar müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 04/03/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.