Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/8433
Karar No: 2020/3637

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2019/8433 Esas 2020/3637 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı tarafından, eşinin başka kişilerle ilişkisi olduğu gerekçesiyle, davalılar hakkında manevi tazminat davası açılmıştır. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiş ve davalıların müteselsilen sorumlu tutulmasına hükmetmiştir. Ancak, üçüncü kişi olan davalının, sadakat yükümlülüğü olan eşlerin bir hakkını ihlal etmediği ve haksız fiil sorumluluğu kapsamında yer almadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu 185/3, Türk Borçlar Kanunu 49/1 ve 49/2.
2. Hukuk Dairesi         2019/8433 E.  ,  2020/3637 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tazminat

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalılar tarafından temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 14.09.2020 günü temyiz eden davalılar ... ve ... vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı ... ve vekilleri gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Davacı taraf 27.08.2015 tarihli dava dilekçesi ile davalı ... ile evli olduklarını, bu evliliklerinden ortak 3 çocuklarının bulunduğunu, davalı ...’ın Saimbeyli ilçesinde din görevlisi olarak çalıştığını, diğer davalı ... Çubuk’un ise Saimbeyli İlçe Müftüsü olduğunu, 04.08.2015 tarihinde eşi ile yaptığı telefon görüşmesinde, eşinin şüphe uyandıran şekilde konuşması üzerine müşterek konuta gittiğini ve davalı ... ile diğer davalı ..."i gördüğünü, bu şekilde davalıların arasında gönül ilişkisi olduğunu öğrendiğini beyan ederek ayrı ayrı 100.000’er Türk lirası olmak üzere toplam 200.000 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak kendisine verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Dava, davalılar tarafından gerçekleştirildiği iddia olunan haksız fiil nedeniyle Türk Borçlar Kanunu’ndan kaynaklanan manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile 20.000 Türk lirası manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu"nun 06/07/2018 tarihli ve 2017/5 E-2018/7 K. sayılı kararında da belirtildiği üzere; TMK 185/3. maddesinde düzenlenen sadakat yükümlüğü, evlilik sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, ihlal edilmesi durumunda yalnızca sözleşmenin taraflarının yani eşlerin birbirlerine karşı ileri sürebilecekleri nispi hak niteliğindedir. Yani mutlak bir hak mahiyetinde olmadığı için, herkese karşı ileri sürülemez.
    Bir kişinin eşi tarafından aldatılmamayı isteme hakkı şeklinde herkese karşı ileri sürebileceği mutlak bir kişilik hakkı yasalarda yer almadığına göre, aldatma eylemine katılan üçüncü kişinin aldatılan eşin bir mutlak hakkını ihlal ettiğinden de söz edilemez. Evlilik birliğinin tarafı olmayan ve dolayısıyla sadakat yükümlülüğü bulunmayan üçüncü kişinin eşler arasındaki evlilik sözleşmesinden kaynaklanan yükümlülüklere uyma zorunluluğu da bulunmamaktadır. Eş olmayan davalının eyleminin haksız fiil sorumluluğu kapsamında kalmayacağı zira haksız fiil sorumluluğundan söz edebilmek için, eylemin emredici bir hukuk normuna aykırı olması gerekmesine karşın üçüncü kişi yönünden bu unsur gerçekleşmediğinden Borçlar kanunu"nun 49/1. maddesi kapsamında da davacının üçüncü kişi konumunda olan diğer davalıdan talep ve dava hakkı bulunmamaktadır. Üçüncü kişi davalının, davacıya zarar verme kastıyla hareket ettiği de iddia ve ispat edilemediğine göre, Borçlar Kanunu"nun 49/2. maddesi uyarınca da üçüncü kişi olan davalı yönünden davanın kabul olanağı bulunmamaktadır.
    Şu halde davacı tarafından, davalı ... aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutularak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı ... aleyhine hükmedilen tazminata ilişkin temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 2.540 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.09.2020 (Pzt.)















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi