Esas No: 2020/10786
Karar No: 2022/1229
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/10786 Esas 2022/1229 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacının, bir suç nedeniyle tutuklu kaldığı süre için maddi ve manevi tazminat talebinin yerel mahkeme tarafından reddedilmesi üzerine yapılan temyiz başvurusuna ilişkin bir ceza dairesi kararı. Gerekçeli kararın başlığı ve dava tarihi yanlış yazıldığı için düzeltilmesi gerektiği belirtiliyor. Davanın süresi dolmuş olduğu gerekçesiyle reddedilmesine karar verilmiş ancak kanun maddelerinde belirtilen sürenin yasada belirtilen süre içerisinde dava açma hakkını ortadan kaldırmayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken talebin makul bir süre içinde dava konusu edilmesi gerektiği ifade ediliyor. Kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği açıklanıyor. Kararda 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve 466 sayılı Kanun'a atıfta bulunuluyor.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : 466 sayılı Kanun gereği tazminat
Davacının tazminat talebinin reddine ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında, ‘’466 sayılı Kanun gereği tazminat’’ olan dava türünün "maddi- manevi tazminat" ve ‘’19/08/2015’’ olan dava tarihinin ‘’24/08/2015’’ olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiştir.
Tazminat talebinin dayanağı olan ... (Kapatılan) 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/243 Esas – 2005/94 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının bıçakla gasp suçundan 28.04.2004 – 15.03.2005 tarihleri arasında 10 ay 15 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 20.05.2005 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanuna tabi olduğu anlaşılmakla;
Davacının 53.700 TL maddi, 31.700 TL manevi tazminatın ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 142/1. maddesine göre, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat taleplerinin kararın kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği, bu kapsamda dava dosyası incelendiğinde, tazminat talebinin dayanağı olan ... (Kapatılan) 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/243 Esas – 2005/94 Karar sayılı ceza dava dosyasında verilen beraat hükmünün 20.05.2005 tarihinde kesinleştiği, buna karşın tazminat davasının bir yıllık hak düşürücü süreden sonra 19.08.2015 tarihinde açılmış olduğunun anlaşılması karşısında, süresinde açılmayan davanın reddine hükmedilmişse de;
Tazminat davasına konu davacı hakkında verilen tutuklama kararı ile yine davacının beraatine ilişkin ... (Kapatılan) 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 11.05.2005 tarih, 2004/243 Esas – 2005/94 sayılı kararın 5271 sayılı CMK'nın yürürlüğe girdiği 01/06/2005 tarihinden önce verildiği, bu nedenle 5320 sayılı Yasanın 6/2. maddesi gereğince tazminat isteminin 466 sayılı Kanun Dışı Yakalanan veya Tutuklanan Kimselere Tazminat Verilmesi Hakkındaki Kanun hükümlerine göre değerlendirilmesi gerektiği, bu kapsamda, tazminat isteminin koşullarını düzenleyen 466 sayılı Yasanın 2. maddesinde düzenlenen "...verilen kararların kesinleştiği veya bu iddiaların mercilerince karara bağlandığı tarihten itibaren üç ay içinde, ikametgahlarının bulunduğu mahal ağır ceza mahkemesine bir dilekçeyle başvurarak uğradıkları her türlü zararın tazminini isteyebilirler." hükmü dikkate alındığında, mahkemesince gerekçeli kararın tebliğinin ve dolayısıyla kesinleşme işleminin zamanında yapılmamasının yasada belirtilen süre içerisinde dava açma hakkını ortadan kaldırmayacağı, bu durum dışında ayrıca Dairemizin 07/05/2014 tarih ve 2013/27760 Esas - 2014/11104 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, hiçbir hakkın sonsuza dek dava konusu yapılamayacağı, özel hukuk kapsamında değerlendirilmesi gereken bu talebin de makul bir süre içinde dava konusu edilmesi gerektiği, dava süresi açısından en lehe kabul ile bu itibarla Borçlar Kanununun 60. maddesindeki sürenin kabulünün gerektiği ve her koşulda davanın 10 yıllık süre içinde açılması gerektiği kabul edilmekle kanun dışı yakalanan veya tutuklananlar hakkında beraat hükmünün verilmesinden itibaren 10 yıl dolduktan sonra 466 sayılı Kanuna göre tazminat istenemeyeceği, şeklindeki ilamı da dikkate alınarak, davanın bu gerekçeyle süre yönünden reddine karar verilmesi gerekirken anılan gerekçe ile reddine karar verilmesi sonuca etkili görülmediğinden bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; mahkemece davacı lehine tazminat isteme şartlarının oluşmadığı gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmesinde usule ve kanuna aykırı yön bulunmadığından, davacı vekilinin, davanın kabul edilmesi gerektiğine ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 21.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.