22. Hukuk Dairesi 2014/26476 E. , 2015/12002 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin, davalı iş yerinde 30.08.2008-26.06.2012 tarihleri arasında torna montaj ustası olarak çalışmış, iş sözleşmesinin haklı olarak davacı tarafından feshedilmiş olduğunu, kanuni alacaklarının ödenmemiş olduğunu belirtmiş kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ve yıllık izin ücreti alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, ücret ödemesi konusunda kısmi bir gecikme yaşanmış olduğunu, davacının işten çıkışının asıl amacının başka iş yerine geçmek olduğunu, davacının asgari ücretle çalışmış olup 08.04.2008 tarihinde işe girmiş olduğunu, fazla mesai bulunmayıp varsa bile ödenmiş olduğunu, yemek ve servis yardımının sözleşmede olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu dikkate alınarak davacının davacının kısmen kabulüne karar verilmiştir
Karar davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle iş yerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir.
Dosya içeriğinden davacı işçinin torna montaj ustası olarak davalı iş yerinde çalıştığı, davalı işverenden 08.09.2008-04.07.2012 tarihleri arasında fasılalarla yapmış olduğu fazla çalışma ücretlerinin tahsilini talep ettiği, mahkemece hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda tanık beyanlarına göre davacının haftanın beş günü 08:00-18:00 saatleri arası bir saat ara dinlenme düşülerek haftada dokuz saat; Mart 2011 sonrası bir buçuk saat ara dinlenme ile haftada altı saat fazla mesai yaptığı kabulü ile hesaplama yaptığı anlaşılmıştır.
Anılan raporda davacının fazla mesai ücreti tahakkuku bulunan Mayıs ve Haziran 2012 dönemi bordroları ihtirazi kayıtsız imzalı olup imza itirazı da yapılmamakla bu ayların fazla mesai hesaplamasında dışlanması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Ayrıca; mahkemece dinlenen tüm tanıklar fazla çalışma yapıldığında ücretin ödendiğini beyan etmiştir. Bu durumda fazla çalışma yapıldığında ücretinin ödenip ödenmediği konusunda davacı asil çağrılıp bu hususta diyecekleri sorulmalı, tanık beyanları ile birlikte beyanları değerlendirilip sonucuna göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.