17. Ceza Dairesi 2018/632 E. , 2019/1840 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, mala zarar verme, resmi evrakta sahtecilik, iftira
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece; sanık ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme, resmi evrakta sahtecilik, iftira; sanık ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme; sanık ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık ... hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve resmi evrakta sahtecilik suçlarından, sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık ..."ın hakkında beraat kararı verilen şikayetçi sanık ..."un kimlik bilgileri ile üzerinde kendi fotoğrafı bulunan sahte nüfus cüzdanı talep belgesini ibraz ederek Bahçelievler Nüfus Müdürlüğü"nden içeriği itibarıyla sahte nüfus cüzdanı aldığı ve inceleme konusu hırsızlık ve mala zarar verme suçlarını işlerken yakalandığında kolluk görevlilerine bu nüfus cüzdanını gösterdiği, bu şekilde ... hakkında iddianame düzenlenerek dava açılmasına sebep olduğu anlaşıldığından, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18/02/2014 tarih, 2012/11-1356 Esas ve 2014/70 Karar sayılı kararında detayları açıklandığı üzere eylemlerinin bütün halinde zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturmasına rağmen resmi evrakta sahtecilik suçuna ilişkin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 43. maddesinin uygulanmaması sonucu sanık ... hakkında yazılı şekilde eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından, sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/371 Esas ve 2007/267 Karar sayılı kararında 5237 sayılı TCK"nun 58. maddesinin uygulandığı anlaşılmakla, sanık ..."ın ikinci kez mükerrir olduğunun tespiti ile cezasının ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, aleyhe temyiz olmadığından, Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 tarih, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararı kapsam ve içerik itibarıyla infaz aşamasında mahallinde gözetilebileceğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 232. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca gerekçeli karar başlığında suçların işlendiği zaman diliminin yazılması gerekirken yazılmaması, mahallinde giderilebilir eksiklik olduğundan, bozma nedeni yapılamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre, sanıklar ... ve ..."in temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden reddiyle, eleştiriler dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık ... hakkında iftira suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, hakkında beraat kararı verilen şikayetçi sanık ... hakkında iddianame düzenlendikten sonra Karamürsel Cumhuriyet Savcılığında verdiği 29/04/2011 tarihli ifadesinde gerçek kimlik bilgilerini beyan ettiği, şikayetçi sanık hakkında hüküm verilmeden önce kovuşturma aşamasında gerçek kimliğini bildirerek iftirasından dönen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nun 269/3-a maddesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Erzurum 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/371 Esas ve 2007/267 Karar sayılı kararında 5237 sayılı TCK"nun 58. maddesinin uygulandığı anlaşılmakla, sanığın ikinci kez mükerrir olduğunun tespiti ile cezasının ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Anayasa Mahkemesinin hükümden sonra 24/11/2015 tarih 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08/10/2015 tarih 2014/140 Esas 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Gerekçeli karar başlığında suçun isminin "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" yerine hatalı olarak "iftira" şeklinde yazılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."nin temyiz talebi bu bakımdan yerinde görüldüğünden, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış haklarının GÖZETİLMESİNE,
III-Sanık ... hakkında hırsızlık ve sanık ... hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; hırsızlık suçunun sanık ... tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Hırsızlık suçu ile ilgili; sanık ..."in engel sabıkasının bulunmamasına, suçun teşebbüs aşamasında kalması nedeniyle bir zararın söz konusu olmamasına ve sanığın cezası ertelenirken yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda kanaat belirtilmesine rağmen 5728 sayılı Kanun"un 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5-14. Maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması olanağının bulunup bulunmadığının tartışılmaması, uygulanmasına engel olan hususlardan hangisinin mevcut olduğunun gösterilmemesi,
2-UYAP"ta yer alan bilgilere göre hükmün açıklandığı duruşmanın yapıldığı 27/11/2014 tarihinde başka bir suçtan dolayı Samsun E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ve duruşmadan bağışık tutulma talebi bulunmayan sanık ..."nın Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15/11/2018 tarih 2018/339 Esas ve 2018/536 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere duruşmaya getirilmesi ya da SEGBİS aracılığıyla bağlanılması suretiyle duruşmaya katılımının sağlanması gerekirken yokluğunda mahkumiyetine karar verilerek 5271 sayılı CMK"nun 196. maddesine aykırı olarak savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve ..."in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görüldüğünden, sanık ... açısından diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 18/02/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.