Esas No: 2021/10185
Karar No: 2022/1219
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/10185 Esas 2022/1219 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık bir otomobil kullanıcısı ve refüj tarafındaki emniyet şeridinde yürüyen bir yaya çarparak taksirle yaralama suçundan mahkum edilir. Mahkeme, sanığın hızının yerleşim yeri koşullarına ve far ışığı altındaki görüşüne göre ayarlanmaması sonucu tali kusurlu olduğuna karar verir. Yaya ise, gece vakti kontrolsüzce taşıt yoluna girmesi ve seyir halindeki araçlardan korunma tedbiri almamış olması nedeniyle kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu bulunur. Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 89/1. maddesi gereğince verilen temel cezanın belirlenmesinde teşdid uygulanırken, katılandaki yaralanmanın niteliği belirtilerek TCK'nın 89/1-2.b.e maddesi gereğince hüküm kurulur. Karar temyiz edildiğinde, uygulanması gereken kanun maddesindeki bir ibare hatası tespit edilir ve hüküm bu sebeple bozulur. Yeniden yargılama gerektirmediğinden hüküm düzeltilerek onanır. Kanun maddeleri: 5271 sayılı CMK'nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24.maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 89/1. maddesi, 89/1-2.b.e maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. ve 322. maddeleri, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5271 sayılı CMK'nın 17/10/2019 tarihli ve 7188 sayılı Kanunun 24.maddesi yeniden düzenlenmiş olan ''Basit Yargılama Usulü ''başlıklı 251. maddenin 1. fıkrasında yer alan ''Asliye Ceza Mahkemesince iddianamenin kabulünden sonra adli para cezasını ve/veya üst sınırı veya daha az süreli hapis cezasını gerektiren suçlarda basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmama takdirinin mahkemeye bırakıldığı, temyizen incelenen kararda mahkemece genel hükümlere göre yargılamaya devam edilip karar verildiği gözetildiğinde mahkemenin uygulama yapılmayacağını ilişkin takdirinin olduğu anlaşılmakla, yapılan incelemede,
Olay günü saat 18:36 sıralarında sanık ...’nın sevk ve yönetimindeki otomobil ile...yönünden... yönüne seyrederek olay mahalline geldiğinde, refüj tarafındaki emniyet şeridinde yürümekte iken taşıt yoluna giren yaya ...’ya çarpmasıyla, katılan yayanın hayati tehlike geçirecek, hayati fonksiyonlarına etkisi 6. derecede kemik kırığı oluşturacak, ayrıca duyularından ya da organlarından birinin işlevinin sürekli yitirilmesine sebep olacak şekilde yaralandığı olayda; sanığın 70-80 km/h hız ile seyrettiği yönündeki beyanı dikkate alındığında, hızını yerleşim yeri koşullarına ve far ışığı altındaki görüşüne göre ayarlayıp, dikkatsiz, tedbirsiz ve mahal şartlarının üzerinde bir hızla seyri sırasında, refüj tarafındaki emniyet şeridinde yürümekte iken taşıt yoluna giren yayayı fark ettiğinde, çarpmamak için fren tatbik etmesine rağmen ıslak zeminli yol koşullarına uygun olmayan hızı nedeniyle çarpmayı önleyemediği olayda, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı nedeniyle tali kusurlu; yaya ...’nın ise, yayaların yürümesi için yolun sağ kenarında banket bulunmasına ve kurallara aykırı olmasına rağmen, görüşün az olduğu gece vakti, kendi can güvenliğini tehlikeye düşürür vaziyette, araçların kullanımına ayrılmış yol kaplamasının refüj tarafındaki emniyet şeridinde, sırtı gelen araçlara dönük vaziyette yürümekte iken, kontrolsüzce taşıt yoluna girmesi ve seyir halindeki araçlardan korunma tedbiri almamış olması sonucu, arkasından ilk geçiş hakkını haiz aynı yöne seyir halinde bulunan sanığın sevk ve yönetimindeki otomobile vermeyerek, kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu anlaşılmakla,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 89/1. maddesi gereğince verilen temel cezanın belirlenmesinde teşdid uygularken katılandaki yaralanmanın niteliğinin kemik kırığı ve hayati tehlike geçirecek şekilde olduğu belirtilip, TCK’nın 89/1-2.b.e maddesi gereğince hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 1. paragrafında yer alan, “2.b.e‘’ ibaresinin hükümden çıkartılarak, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün; DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.