Esas No: 2021/7001
Karar No: 2022/1232
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/7001 Esas 2022/1232 Karar Sayılı İlamı
12. Ceza Dairesi 2021/7001 E. , 2022/1232 K."İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme yönelik ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda taksirle öldürme suçundan verilen “ilk derece mahkemesi hükmünün kaldırılmasından sonra yeniden kurulan mahkumiyet hükmüne” ilişkin karar, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre, olay günü Göktaşlar isimli hayvan çiftliğinde gece bekçisi olarak çalışan ...'ın gece nöbeti sırasında kurt gördüğünden bahisle aynı çiftlikte işçi olan ve çiftlikte konaklayan arkadaşı sanık ...'ı arayarak çiftlikte bulunan tüfeği de alarak yanına gelmesini istediği, sanığın veteriner odasında bulunan çiftlik sahibine ait çift kırma av tüfeğini de alarak ...'in yanına gittiği, daha sonra çiftlik etrafında bir kaç kez atış yaptıktan sonra bekçi kulübesine geri döndükleri, ...'in kulübenin içerisine girdiği, sanığın ise kapıda durduğu, bu sırada sanığın tekrar kurt gelmesi ihtimaline karşı ...'in kullanımına hazır hale getirmek için tüfeğe fişek yerleştirmek istemesi nedeniyle iki adet fişeği tüfeğe yerleştirip kapatma hareketini yaptığı esnada tüfeğin ateş alması neticesinde ...'in göbek altı sağ kasık orta hattından vurulması nedeniyle yapılan klasik otopsi sonucunda maktulün av tüfeği saçma taneleri toplu giriş yaralanmasına bağlı büyük damar harabiyetleri sonucu öldüğünün tespit edildiği,
Olay sonrası bekçi kulübesine gelen tanıklardan çiftlikte şoför olarak çalışan ...'nın "olay yerine gittim, gittiğimde ...'in vurulduğunu gördüm, İsmail de şoka girmişti, iki eliyle kulübeyi yumrukluyordu, kafasıyla kulübeye vuruyordu, kardeşim bilerek olmadı diye kulübeyi yumrukluyordu, İsmail'e ne oldu diye sordum, tüfeği doldurup ...'in yanına bırakarak koguşa dönecektim dedi, ... de içerde telefonu şarja koyup dönerken silah patladı dedi, kardeş gibiydiler, hep beraberdiler, yedikleri içtikleri ayrı gitmezdi" şeklindeki beyanı ve çiftlikte çalışan diğer tanıkların sanık ile ölenin arasında husumet bulunmadığına yönelik birbirini doğrular nitelikteki beyanları karşısında olayda kast unsurunun bulunmadığının anlaşıldığı,
Sanığın 07.12.2014 tarihinde ... Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ifadesinde ölenin kendisini 22.08 sıralarında aradığını beyan etmesi üzerine rıza ile arama kayıtlarını gösterdiği telefonunda bahsi geçen 1 dakika 39 saniyelik aramanın görüldüğü, dosya içerisinde yer alan kamera kayıtları incelendiğinde ise sanığın saat 22.09.37' de odasından çıktığı, 22.10.29' da veteriner odasından av tüfeğini alarak çıktığı, diğer görüntülerde ise sanığın ölenin bulunduğu bekçi kulübesine doğru gittiğinin tespit edildiği, olay yeri inceleme neticesinde tel örgülerin yakınında kazaya karışan av tüfeğinde kullanılan dört adet kartuşun bulunduğu, sanığın olay anlatımı ile arama kaydı, kamera görüntüleri ve olay yeri inceleme raporunun örtüştüğü anlaşılmıştır.
... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi sanığın basit taksirle öldürme suçundan mahkumiyetine yönelik yerel mahkeme kararını kaldırmış, olayda bilinçli taksir koşullarının oluştuğunu değerlendirerek bu yönde mahkumiyet hükmü kurmuştur. Tebliğname suçun bilinçli taksirle değil, olası kastla işlendiğinden bahisle bozma önermektedir.
Öncelikli olarak olası kast ile bilinçli taksir arasındaki ayrıma bakmak gerekmektedir.
Olası kast TCK'nın 21/2. maddesinde "Kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halinde olası kast vardır." şeklinde tanımlanmıştır. Fail eylemi nedeniyle meydana gelebilecek muhtemel neticeleri öngörmesine rağmen sonucu kabullenerek eylemine devam ediyorsa olası kast söz konusu olacaktır.
Bilinçli taksir ise TCK'nın 22/3. maddesinde "kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi" şeklinde tanımlanmıştır. Bilinçli taksirde meydana gelebilecek sonuç, fail tarafından öngörülmüş ancak istenmemiş olmakla birlikte fail şansına, kendi beceri veya bilgisine güvenerek sonucun meydana gelmeyeceği inanışı ile hareket etmektedir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 02.07.2019 tarihli ve 2019/1-121 Esas-2019/518 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere: ''Olası kastla bilinçli taksiri ayırdetme konusunda doktrinde “Her ikisi arasındaki ayrımı belirlemek bakımından Frank formülü uygulanmalıdır. Buna göre eğer ‘öyle veya böyle fail her hâlde hareketi gerçekleştirirdi’ diyebiliyorsak olası kast; ‘neticenin gerçekleşeceğini bilseydi hareketi gerçekleştirmeyecekti’ diyebiliyorsak bilinçli taksirden söz edilir...Her ikisi arasında bir ayrım yapılabilmesi için her somut olay bakımından failin ayrıca neticeyi göze almış, kabullenmiş sayılıp sayılamayacağı yönünde bir değerlendirme yapılması zorunlu görünmektedir” şeklinde görüşler mevcuttur. (Bahri Öztürk-... Ruhan Erdem, Uygulamalı Ceza Hukuku ve Güvenlik Tedbirleri Hukuku, Seçkin Akademik ve Mesleki Yayınlar, 17. Baskı, ... 2017, s. 303-304.)
Öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesine kayıtsız kalınması durumunda olası kast, öngörülen muhtemel neticenin meydana gelmesinin istenmemesine rağmen neticenin meydana gelmesinin engellenemediği ahvalde bilinçli taksir söz konusu olacaktır. Diğer bir deyişle, failin neticeyi istememekle beraber neticenin meydana gelmesinin muhtemel olduğunu bilmesine rağmen duruma kayıtsız kalarak hareketini sürdürmek suretiyle muhtemel neticeyi kabullenmesi durumunda olası kast, failin neticeyi öngörmesine rağmen becerisine, şansına, tecrübesine ya da başka bir etkene güvenip neticenin meydana gelmeyeceğine inanarak gerektiğinde muhtemel neticenin gerçekleşmemesi için gerekli önlemleri de almak suretiyle hareketini sürdürmesi hâlinde ise bilinçli taksir söz konusu olacaktır.''
Somut olayda sanık ölen ile kurt görüldüğünden bahisle çiftlik etrafında atış yaptıktan sonra ölenin kaldığı kulübeye döndükleri, ölenin kulübenin içine girdiği, sanığın ise kapıda durarak ölene "silahı ben doldurayım kurt gelirse sen sıkarsın" dedikten sonra çift kırma tüfeğe iki adet fişeği yerleştirdiği, tüfeği kapatma hareketi yaptığı sırada tüfeğin ateş aldığı ve kulübenin içerisinde bulunan ölene isabet ettiği,
Sanığın 2.40 metreye 1.60 metre genişliğindeki kulübenin içerisinde ölenin bulunduğu esnada tüfeğin dolum işlemini namlu kulübe içine yönelik iken yapması halinin bilinçli taksir koşullarını oluşturacağını kabul etmek gerekmektedir. Küçük boyuttaki kulübenin içerisinde tüfeğin doldurulması sırasında ateş alması sonucu kulübede yer alan birinin zarar görebileceği öngörülebilir bir netice olmakla birlikte, sanık bu sonucun meydana gelmeyeceği inancı ile kendi silah doldurma becerisine güvenerek hareket etmiştir.
Kulübede ateşlenen silahın kulübe içerisinde bulunanlara zarar verebileceğini öngörerek ateşleme eylemini gerçekleştirmek olası kast ayrımında göz önünde bulundurulan neticenin meydana gelmesini öngördüğü halde eylemine ne olursa olsun devam etme kıstasına uygun bir örnek olarak gösterilebilir. Bu durumda eylem silahı ateşlemek, öngörülebilir netice ise birilerinin zarar görmesidir. Somut olayda ise sanığın eylemi tüfeği doldurmak olup, ateşleme yönünde herhangi bir iradi eylem söz konusu değildir. Tüfek doldurma sırasında ateşlenebileceği öngörülebilmekle birlikte sonucun meydana gelmeyeceği inancı hakim olarak hareket edilmektedir.
Kısaca özetlemek gerekirse, sanık bakımından tüfeğin doldurulurken ateş alması öngörülebilir netice olmakla birlikte olası kast için aranan sonucu kabullenme hali değil, bilinçli taksir için söz konusu olan neticenin meydana gelmeyeceğine yönelik inanç halinin bulunduğu değerlendirilmekle, tebliğnamede sanığın olası kastla öldürme suçundan cezalandırılması gerektiğine yönelik bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin zorunluluk halinin bulunduğuna, kusura, lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ve sair nedenlere ilişkin, katılanlar vekilinin oluşa, olası kast veya kast halinin bulunduğuna, cezada indirim yapılmasının yerinde olmadığına ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve Kanuna uygun bulunan ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesinin 25/06/2019 tarihli, 2018/682 Esas, 2019/1950 Karar sayılı mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz isteminin isteme aykırı olarak 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE; 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın
gereği için ... 4. Asliye Ceza Mahkemesine; kararın bir örneğinin de ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE; 21.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.