Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2021/10321
Karar No: 2022/1260
Karar Tarihi: 21.02.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/10321 Esas 2022/1260 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, hükümeti cebren men etmeye teşebbüs suçundan 1340 gün gözaltı ve tutuklu kaldıktan sonra beraat etmiştir. Davacı, tazminat talebiyle davalı Hazineden 277.820,00 TL maddi, 1.000.000,00 TL manevi tazminatın ilk gözaltı tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebinde bulunmuştur. Yerel mahkeme davacı lehine 76.505,23 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmetmiştir. Daire, dosyanın incelenmesi sonucunda davacıya ödenecek maddi tazminatın belirlenirken yapılan hesaplamanın eksik olduğuna ve manevi tazminat miktarının belirlenirken hak ve nesafete uyulmadığına karar vererek hükmü bozmuştur. 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi uyarınca dava nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan nisbi avukatlık ücreti ödeneceği, ancak ödenecek miktarın maktu tarifenin altında ve üstünde olamayacağı hususunu da hatırlatılmıştır. Kanun maddeleri olarak 5271 sayılı CMK'nın 142/9. maddesi ve 694 sayılı KHK ile değişik hali ile Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2021/10321 E.  ,  2022/1260 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 115.253,88 TL maddi tazminat, 160.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 03/09/2015 tarihinden işletilecek yasal faiz ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine,


    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Tazminat talebinin dayanağı olan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/188 Esas – 2015/143 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının T.C. Hükümetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs suçundan 22/02/2010- 01/04/2010, 05/04/2010- 22/06/2010, 11/02/2011 - 19/06/2014 tarihleri arasında 1340 gün gözaltı ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 08.06.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
    Davacının 277.820,00 TL maddi, 1.000.000,00 TL manevi tazminatın ilk gözaltı tarihi olan 09/10/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 72.431,63 TL gelir kaybı 4.074,00 TL cezaevi geliş masrafları olmak üzere toplam 76.505,23 TL maddi tazminat, 100.000,00 TL manevi tazminatın gözaltı tarihi olan 22/02/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine Dairemizce yapılan incelemede, davacının ilk olarak gözaltına alınıp tutuklandığı tarihlerde Mehmetçik Vakfı Tınaztepe Gayrimenkul Yönetimi Ltd Şti'de sözleşmeli olarak çalıştığı, tutuklu iken 13/07/2010 tarihinde sözleşmesinin feshedildiği ve yine tutuklanmadan önce emekli olduğu dikkate alınarak, davacı hakkında söz konusu şirket ile davacı arasında yapılan sözleşme ve bu sözleşmenin süreli yaplıp yapılmadığı, davacının emekli olduğu tarih ilgili kurumdan sorulup tereddüde mahal vermeyecek şekilde belirlenerek, sözleşme süreli ise sözleşmenin bitmesi gereken süre ile sözleşmesinin feshedildiği tarih arasında tutuklu ise tutuklu kaldığı sürede davacının net ücreti üzerinden hesaplanacak miktarın, sürenin bitimi ile tahliye olduğu tarih arasında tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak ise 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret üzerinden hesaplanacak miktarın, sözleşme süresiz ise de davacının net ücreti üzerinden hesaplanacak miktarın maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği, davacının eşinin cezaevi ziyaretleri için yaptığı yol masraflarının 5271 sayılı CMK'nın 141 ve devamı maddelerine göre belirlenmesi gereken maddi zarar kapsamında değerlendirilemeyeceğinin dikkate alınmaması, manevi tazminatın eksik olduğu, davacı tarafça dava dilekçesinde hükmolunacak tazminata gözaltı tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunulması karşısında, davacı hakkında üç farklı dönemde koruma tedbiri uygulandığı dikkate alınarak, her bir koruma tedbiri dönemi için ayrı ayrı tazminat miktarları belirlenip, belirlenen her bir tazminat miktarına ilişkin olduğu tarihten itibaren faiz işletilmemesi, gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 115.253,88 TL maddi tazminat, 160.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde;
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davalı vekilinin ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Dosya içeriğine göre, davacının 22.02.2010 tarihinde gözaltına alındığı, 24.02.2010 tarihinde tutuklandığı, 01.04.2010 tarihinde tahliye olduğu, daha sonra 05.04.2010 tarihinde yeniden tutuklanarak 22.06.2010 tarihinde tahliye olduğu, daha sonra 11.02.2011 tarihinde yeniden tutuklanarak 19.06.2014 tarihinde tahliye olduğu davacının ilk olarak gözaltına alınıp tutuklandığı tarihlerde Mehmetçik Vakfı Tınaztepe Gayrimenkul Yönetimi Ltd Şti'de sözleşmeli olarak çalıştığı, söz konusu sözleşmenin düzenlenme tarihinin 15.07.2009 tarihi olup 3 yıllığına süreli olarak belirlendiği, buna göre sözleşmenin 15.07.2012 tarihinde sona ereceği, davacının tutuklu iken 13/07/2010 tarihinde sözleşmesinin feshedildiği ve yine tutuklanmadan önce 30.08.2004 tarihinde emekli olduğu dikkate alınarak; davacının sözleşmenin feshedildiği 13.07.2010 tarihinden sözleşme süreli olması nedeni ile sözleşmenin bitmesi gereken 15.07.2012 tarihleri arasında tutuklu kaldığından öncelikle bu tarihlerde davacıya söz konusu şirketten herhangi bir ödeme yapılıp yapılmadığı, yapıldı ise bu tarihler bakımından maddi tazminata hak kazanamayacağı, ödeme yapılmadı ise tutuklu kaldığı sürede davacının net ücreti üzerinden hesaplanacak miktarın; sözleşmenin bitmesi gereken 15.07.2012 tarihi ile davacının tahliye olduğu 19.06.2014 tarihleri arasında tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak ise 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret üzerinden hesaplanacak miktarın; (söz konusu hesaplanan miktarlara da 3 farklı dönemde koruma tedbiri uygulandığından her bir koruma tedbiri dönemi için ayrı ayrı tazminat miktarları belirlenip, belirlenen her bir tazminat miktarına ilişkin olduğu tarihten itibaren faiz uygulanarak) maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Yargıtayın görevi ülke genelinde uygulama birliğinin sağlanması ve benzer olaylarda aynı çözüm tarzının oluşturulmasıdır. Bu görev yerine getirilirken hukukun genel ilkeleri, ülkedeki pozitif hukuk normları ve uluslararası temel insan haklarına ilişkin kural ve kabullere uygun bir yorum ve uygulama benimsenmelidir.
    Bu ilke yalnızca denetim mahkemeleri için değil, hüküm mahkemeleri için de geçerlidir. Hukuk devletinin en belirgin özelliği hiçbir kurum ve makam ayrımı gözetilmeden herkesin hukuk kurallarına uymasıdır.
    Dairemizin yerleşik kararlarında da vurguladığı üzere, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da üzerinde olacak şekilde eksik manevi tazminata hükmolunması,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    1- Davacı tarafça dava dilekçesinde hükmolunacak tazminata gözaltı tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinde bulunulması karşısında, davacı hakkında üç farklı dönemde koruma tedbiri uygulandığı dikkate alınarak, her bir koruma tedbiri dönemi için ayrı ayrı tazminat miktarları belirlenip, belirlenen her bir tazminat miktarına ilişkin olduğu tarihten itibaren faiz işletilmemesi ve aynı hususa ilişkin olarak mahkemece uyulmasına karar verilen Dairemizin 15.02.2021 tarihli bozma ilamının gereği de yerine getirilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
    2- Belirlenen maddi tazminatın ana para ve faiz olarak ayrı ayrı belirlenip bu miktara ayrıca dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi,
    3- 05/08/2017 tarihli 694 sayılı KHK ile değişik, 5271 sayılı CMK'nın 142/9. maddesi uyarınca, tazminat davaları nedeniyle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan nisbi avukatlık ücreti ödeneceği, ancak, ödenecek miktarın tarifede sulh ceza hâkimliklerinde takip edilen işler için belirlenen maktu ücretten az, ağır ceza mahkemelerinde takip edilen davalar için belirlenen maktu ücretten fazla olamayacağı hususu dikkate alınmadan, davacı lehine yazılı şekilde nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi,
    Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 21.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi