15. Hukuk Dairesi 2016/3261 E. , 2017/4274 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : ...Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekili tarafından yasal süresi içinde temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı ile aralarında dış ve iç cephe izolasyon, boya, badana, çatıların aktırılması işi üzerine sözleşme yapıldığını sözleşme gereği işler bitirildikten sonra boyalarda dökülmeler çatıda akmalar meydana geldiğini, bunun üzerine davalı ile görüşmeler yapıldığını ancak netice alınmadığını yapılan keşifte belirlenen 100.000,00 TL onarım bedelinin ihtarname tarihinden başlayacak yasal faizi ile tahsiline hükmedilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır.
Dava Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış, görülmüş ve kabul edilmiştir.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece her aşamada nazara alınması gerekir. Somut olayda dava eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasıdır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun"un amaç başlıklı 1. maddesinde, "Bu Kanunun amacı; kamu yararına uygun olarak tüketicinin sağlık ve güvenliği ile ekonomik çıkarlarının koruyucu, zararlarını tazmin edici, çevresel tehlikelerden korunmasını sağlayıcı, tüketiciyi aydınlatıcı ve bilinçlendirici önlemleri almak, tüketicilerin kendilerinin korucuyu girişimlerini özendirmek ve bu konulardaki politikaların oluşturulmasında gönüllü örgütlenmelerini teşvik etmeye ilişkin hususları düzenlemektir. Tanım başlıklı 3. maddesinin (1) sağlayıcı; Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (k) Tüketici;
Ticari-veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (l) Tüketici işlemi; Mal veya hizmet piyasalarında Kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzer sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi." düzenlemeleri bulunmaktadır. Bir hukuki işlemin tüketici işlemi sayılabilmesi için yukarıda belirtilen tanımlara uygun olması gerekir.
Açıklanan hususlar gözetildiğinde somut olayda, davacı iş sahibinin (tüketici) ile davalı yüklenici tarafı olduğu eser sözleşmesi de tüketici işlemidir. Bu kapsamda eser sözleşmesi ilişkisinin de Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamına alındığı anlaşılmaktadır.
Dava açıldığı tarihte, 6502 sayılı Kanun"un yürürlükte olması nedeniyle görevli mahkeme Tüketici Mahkemesidir.
Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında re"sen dikkate alınmalıdır ve görev hususunda kazanılmış hak söz konusu olamaz.
Tüketici Mahkemesinin görevli olması nedeniyle, mahkemece Tüketici Mahkemesi sıfatı ile karar verilmesi gerekirken genel görevli Asliye Hukuk Mahkemesince uyuşmazlığın esasının incelenmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 05.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.