Esas No: 2021/5740
Karar No: 2022/1257
Karar Tarihi: 21.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/5740 Esas 2022/1257 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan tutuklu kalmış, ancak sonrasında beraat etmiştir. Tutuklama süresi nedeniyle davacının davalı Hazineden maddi ve manevi tazminat talebi mahkeme tarafından kısmen kabul edilmiştir. Davalı vekilinin temyiz başvurusu reddedilmiş, ancak davacı vekilinin temyiz başvurusu sonucunda tazminat miktarı onanmıştır. Kararda belirtilen kanun maddeleri şunlardır: 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi, 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddeleri, ve 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Dava Tarihi : 18/03/2016
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 1500,00 TL maddi tazminat, 2.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihi olan 23/06/2011 tarihinden işletilecek yasal faiz ile birlikte davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 4.270,00 TL olduğu ve davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 3500,00 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Tazminat talebinin dayanağı olan Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/171 Esas – 2015/438 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan 23.06.2011 – 28.10.2011 tarihleri arasında 127 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 07.12.2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 10.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece davanın reddine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, davacı hakkında adet gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında hırsızlık, birden fazla kişi tarafından birlikte yağma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçlarından açılan kamu davasında, davacının suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçu nedeniyle tutuklandığı, yargılama sonucu davacı hakkında bu suçtan verilen beraat kararı ile birlikte, tutuklanmadığı adet gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında hırsızlık, birden fazla kişi tarafından birlikte yağma suçundan ceza verildiği, adet gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında hırsızlık, birden fazla kişi tarafından birlikte yağma, suçunun davacının tutuklanmasına esas olan suçtan bağımsız nitelikte bir suç olması itibariyle, davacı yönünden tazminata hükmedilmesine engel teşkil etmeyeceği bu nedenle uğranıldığı iddia edilen maddi ve manevi zararla ilgili bir tazminata hükmedilmesi gerektiği, davacının tutuklu kaldığı sürelerin mahsup edilip edilmediği, mahsup edildi ise makul maddi ve manevi tazminat verilmesi gerektiği gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 1.500,00 TL maddi, 2.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davacı vekilinin, usul ve yasaya aykırı karar verildiğine ve sair tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 21.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.