Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/3941 Esas 2019/1619 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi



Davacı ...... Bankası AŞ ...... Şubesi vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 28/11/2012 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı sebebiyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 13/07/2017 günlü karar ve temyiz isteminin reddine dair verilen 04/05/2018 günlü ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Mahkemece; davacı vekilinin temyiz talebinin davanın miktar itibariyle kesin olması gerekçesi ile 04/05/2018 tarihli ek karar ile reddedildiği ancak davacı vekilinin işbu davayı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak açtığı anlaşılmakla mahkemece 04/05/2018 tarihli temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
2-Esasa ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
Dava, kurum zararının ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmiş hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalı olan personellerin usulsüz olarak kredi kullandırdığı iddiası ile müvekkilinin uğramış olduğu kurum zararının tahsilini talep etmiştir.
Davalılardan ... davanın esastan reddini, diğer davalı ... ise zamanaşımı def’inde bulunarak zamanaşımı nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece ilk kararında, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda istem kabul edilmiş, taraflarca temyizi üzerine Dairemizin 04/04/2016 gün, 2015/5554 esas ve 2016/4490 karar sayılı ilamı ile karar bozulmuştur. Bozma ilamında; davalılardan ...’un cevap dilekçesinde davanın zamanaşımına uğradığını savunduğu fakat mahkemece zamanaşımı savunması hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi nedeniyle bozulması gerektiği belirtilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de; bozma ilamının gereği tam olarak yapılmadığı, bozma kararının temyiz eden davalı ...’un zamanaşımı def’inin incelenmesine ilişkin olmasına karşın mahkemece bozma ilamında belirtilen hususun dışına çıkılarak diğer davalı ... yönünden de zamanaşımının değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmiş olması doğru olmamış, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen ek kararın yukarıda (1) nolu bentte gösterilen sebeple kaldırılmasına, (2) nolu gösterilen sebeplerle kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına 20/03/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.