Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/4413 Esas 2020/4693 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4413
Karar No: 2020/4693
Karar Tarihi: 08.09.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/4413 Esas 2020/4693 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, mirasçılık belgesinin iptaliyle yeni mirasçılık belgesi talebinde bulunmuştur. Kök muris ...’ye ait ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/288-304 E-K sayılı mirasçılık belgesinde davacının annesi ... kızı 1911 doğumlu ...’nin annesi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Davacı, bu durumun dikkate alınmamasının yanlış olduğunu belirterek anılan mirasçılık belgesinin iptaline ve yeni mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kabulü ile veraset ilamının iptali ile murisin mirasçılarının ve miras paylarının tespitine karar vermiştir. Ancak, yeni mirasçılık belgesi verilirken payların hesaplanmasında hata yapılmıştır. Bu sebeple mahkemece, bir uzman bilirkişiden rapor alınmalı, mirasçılar ve payları mahkemece denetlendikten sonra yeni mirasçılık belgesi verilmelidir. Türk Medeni Kanunu'nun 29. ve 30. maddeleri uyarınca, irs ilişkisi kural olarak nüfus kayıtları ile ispat olunmaktadır ve hakim çekişmesiz yargıda re\"sen araştırma ilkesi uyarınca, davanın ispatı için gerekli bütün delillere başvurabilir.
14. Hukuk Dairesi         2019/4413 E.  ,  2020/4693 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalılar aleyhine 09.03.2012 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17.05.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, mirasçılık belgesinin iptaliyle yeni mirasçılık belgesinin verilmesi talebine ilişkindir.
    Davacı, Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/877-933 E-K sayılı kararında ... Köyü, Cilt No: 8, Hane No: 80, Bsn No: 2’de nüfusa kayıtlı ... ve ... kızı 01/07/1885 doğumlu... Köyü, Cilt No: 36, Hane No: 192, Bsn No:3’de nüfusa kayıtlı ... ve ... kızı 01/07/1887 doğumlu ...’nın aynı şahıslar olduklarının ve bu şahsın davacı ...’nin annesi ... kızı 1911 doğumlu ...’nin annesi olduğunun tespitine karar verildiğini, kök muris ...’ye ait ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/288-304 E-K sayılı mirasçılık belgesinde bu durumun dikkate alınmamasının yanlış olduğunu belirterek anılan mirasçılık belgesinin iptaline ve yeni mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir.
    Davalılardan ..., ..., ... ve ... 14/11/2017 tarihli duruşmadaki beyanlarında; ..."nin veraset ilamının bozulmasını istediklerini, murisin ikinci eşi olan Zehra Karatepe"nin mirasçıları olduklarını, kendilerine daha az pay verildiğini, bu hususun düzeltilmesi için verasetin iptalini talep ettiklerini belirtmişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 08/04/2011 tarih, 2011/288 Esas, 2011/304 Karar sayılı veraset ilamının iptali ile murisin mirasçılarının ve miras paylarının tespitine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 29. maddesi hükmünde; bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren kimsenin iddiasını ispat etmek zorunda olduğu, TMK"nın 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır. Hukukumuzda çekişmeli yargıya tabi davalarda "Taraflarca hazırlama ilkesi" geçerlidir. Hakim tarafların talepleriyle bağlı olup talepte bulunan tarafın iddia ettiği olaylar ve ileri sürdüğü deliller ile yetinerek karar vermek zorundadır. Çekişmesiz yargıya tabi davalarda ise re"sen araştırma ilkesi egemendir. Hasımsız açılan ve çekişmesiz yargıya tabi olan davalarda verilen kararlar kesin hüküm teşkil etmediği gibi bu kararlar açılacak bir iptal davası sonucunda değiştirilebilir veya ortadan kaldırılabilir.
    Mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davada irs ilişkisi kural olarak nüfus kayıtları ile ispat olunur. Nüfus kayıtları belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herangi bir şekle tabi değildir. (TMK md.7) Hakim çekismesiz yargıda re"sen araştırma ilkesi uyarınca, davanın ispatı için gerekli bütün delillere başvurabilir.
    Somut olaya gelince; mahkemece ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/288-304 E.K. sayılı miraçılık belgesinin iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Ancak, yeni mirasçılık belgesi verilirken payların hesaplanmasında hata yapılmıştır. Kök muris ...’nin oğlu ...’den olma torunu ... 10.10.1999’da bekar ve çocuksuz vefat etmiştir. ...’ye düşen miras hissesi kardeşlerine dağıtılırken kendisinden önce 21.04.1998’de vefat eden kardeşi ...’nin eşi ...’ye de pay verilmesi doğru değildir. Bu sebeple mahkemece, konusunda uzman bilirkişiden rapor alınmalı, alınan raporda da mirasçılar ve payları mahkemece denetlendikten sonra yeni mirasçılık belgesi verilmelidir. Açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.