14. Hukuk Dairesi 2019/3216 E. , 2020/4691 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 13/05/2019 gün ve 2016/10179 Esas, 2019/4254 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı vekili, tarafların kardeş olduğunu, babaları ..."ın halen sağ olduğunu ve mal varlığının neredeyse tamamını davalı oğluna naklettiğini, diğer çocuklarına maddi hibelerde bulunduğunu ancak sadece davacıya hiç bir şey vermediğini, davacının hakkına daha fazla düşmesine rağmen davacıya Ayrancılar"da bulunan mesken ve arsası ile Gıda Çarşısında bulunan iş yeri vasıflı taşınmazı miras hissesine karşılık hibe edeceğini, ayrıca 1.000.000,00TL"de nakit vereceğini, ancak tüm nakit para ve kalan mallarını davalı ..."e yada ..."in eşinin yakınlarına yada arkadaşlarına verdiği için elinde nakit para kalmadığını, davacıya 1.000.000,00TL vermesi için davalı ile anlaştığını söylediğini, bunun üzerine 12/10/2012 tarihinde aile arasında yapılan toplantı sonucunda protokol imzalandığını, protokole göre ..."ın Ayrancılar ve Gıda Çarşısındaki gayrimenkulleri davacıya vermeyi, davalının ise 30/12/2014 tarihinde 1.000.000,00TL"yi davacıya vermeyi taahhüt ettiğini, baba ..."ın taahhüdüne uyduğunu, davalıya söz konusu bedelin yatırılması için banka hesap numarası belirtilerek ihtarname gönderildiğini, ancak ödemenin yapılmadığını, bunun üzerine İzmir 23. İcra Müdürlüğünün 2015/1461 sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve % 20"den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının dayanağı olan protokolün esasen mirastan ivaz karşılığı feragat sözleşmesi olduğunu, davanın hukuki mesnetten yoksun olduğunu, belgenin şekil eksikliği nedeni ile geçersiz olduğunu, taraflara herhangi bir hak ya da borç yükleyemeyeceğini, mirastan feragat sözleşmesinin miras bırakan ile mirasçı arasında yapılması gerektiğini, sözleşme taraflarından ..."in mirasçılık sıfatının olmadığını, söz konusu sözleşmeye davacı adına vekaleten taraf olduğuna ilişkin herhangi bir ibarenin sözleşmede mevcut olmadığını, yine davalı ile davacı arasında miras bırakan-mirasçı ilişkisinin bulunmadığını belirterek öncelikle husumet yönünden, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde şekil eksikliği yönünden davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın reddiyle davalı vekil ile temsil edildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan tarife hükümlerine göre belirlenen 1.500,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir.
Davacı vekili ve davalı vekilinin temyiz talepleri, Dairemizin 13.05.2019 tarihli, 2016/10179 Esas, 2019/4251 Karar sayılı ilamıyla reddedilerek hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Davacı vekili ve davalı vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
1)Davacı vekilinin davanın kabulünün gerektiğine yönelik karar düzeltme talebi açısından;
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve Dairemizce de benimsenen mahkeme kararının gerekçesine göre hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuş, temyiz istemi bu gerekçelerle karşılanarak onanmıştır.
2)Davalı vekilinin vekalet ücreti yönünden karar düzeltme talebi açısından;
Davayı kazanan taraf davasını bir vekil vasıtası ile takip etmiş ise, haksız çıkan (davayı kaybeden) taraf yargılama gideri olarak vekâlet ücretine de mahkûm edilir. (HMK 323 1/ğ).
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesi uyarınca; konusu para olan veya para ile değerlendirilebilen bir şey olan davalarda avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında olmamak kaydıyla nispi olarak belirlenir. Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez. Davanın tamamen veya kısmen kazanılması ya da reddedilmesi halinde ise, nispi vekalet ücreti kabul ya da reddedilen müddeabihin değeri üzerinden hesaplanır.
Somut uyuşmazlıkta; dava değerinin 1.000.000,00TL olduğu, konusu para olan davada yargılama sırasında kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, maktu vekalet ücreti takdir edilmesi doğru görülmemiştir.
Hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle bozulması gerekirken maddi hata nedeniyle onandığı bu kez yapılan inceleme ile anlaşıldığından davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 13.05.2019 tarihli, 2016/10179 Esas, 2019/4251 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme talebinin REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulüyle Dairemizin 13.05.2019 tarihli, 2016/10179 Esas, 2019/4251 Karar sayılı onama ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın davalı tarafa iadesine, 08.09.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.Başkan