5. Ceza Dairesi 2014/10122 E. , 2018/297 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zimmet (sanık ... hakkında), denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma (diğer tüm sanıklar hakkında)
HÜKÜM : Eylemin nitelikli zimmet olarak kabulüyle sanık ... hakkında mahkumiyet, diğer sanıklar hakkında beraat
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
Sanık ... hakkında tayin olunan ceza miktarına göre sanık müdafiin duruşmalı inceleme isteminin CMUK"nın 318. maddesi uyarınca, keza katılan vekilinin 28/01/2010 tarihli duruşmada sanık ... dışındaki diğer sanıklardan şikayetçi olmadığını ifade etmesi karşısında aynı tarihli duruşmada şikayetçi olunmayan sanıklar yönünden verilen katılma kararının hukuki değerden yoksun olduğu, bu itibarla katılan vekilinin ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarındaki temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 317 maddesi gereğince REDDİNE, incelemenin sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak ve duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suç tarihinde katılan ... Odasında muhasebeci ve genel sekreter olarak görev yapan ve Oda"nın tüm gelirlerini tek çalışan olarak tahsil edip giderlerini yaparak kayıtları tutan sanığın, gelir ve giderlere ilişkin bilgisayar çıktılarını alarak yönetim ve denetim kurulu üyelerine sunduğu, bu çıktıları mevcut belgelere uygun hazırladığı için yönetim ve denetim kurulu üyelerinin olayın farkına varmadıkları, ancak tek düzen muhasebe kayıtlarını bilen bir uzmanın bu kayıtları bilgisayarda inceleyip kayıtlarla gelir ve gider belgeleri ve bunlara dayalı olarak hazırlanan muhasebe fişlerinin karşılaştırılması ile zimmetin ortaya çıkarılabileceği, nitekim müşavirlerin düzenlediği rapor ile tespit edildiği, sanığın Oda kasa veya hesaplarında bulunması gerekli 62.152,67 TL"yi zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranışlarla uhdesinde bulundurduğu kabul edilerek nitelikli zimmet suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; zimmetin Oda kayıtlarının incelenmesi neticesinde basit bir denetimle ortaya çıkarıldığının anlaşılması karşısında eyleminin basit zimmet suçunu oluşturduğu gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde nitelikli zimmet suçundan hüküm kurulması,
TCK"nın 62. maddesi uyarınca sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki etkileri gibi hususları içeren takdiri indirim nedenlerinin varlığı tartışılıp gösterilmeden ve sanığın zimmetine geçirdiği paraların iadesi halinde TCK"nın 248. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulama alanı bulacağı gözetilmeden “Sanığın zimmete konu paraları iadeye yönelik herhangi bir girişiminin olmaması...” biçimindeki yasal olmayan gerekçeyle anılan maddenin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Yüklenen suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işleyen ve hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında, 53/5. maddesi gereğince hükümde belirtilen cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,
Kanuna aykırı, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.