19. Ceza Dairesi 2018/8066 E. , 2020/2423 K.
"İçtihat Metni"
Karşılıksız çek düzenleme suçundan sanık ..."un 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/2. maddeleri gereğince 52.892,24 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Konya 3. İcra Ceza Mahkemesinin 03/10/2017 tarihli ve 2017/458 Esas, 2017/1030 Karar sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, infaz savcılığı tarafından 5941 sayılı Kanun"un 5/1. fıkra 2. cümlesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi nedeniyle hükümlünün durumunun yeniden değerlendirilmesi ve infazın durdurulması talebinin reddi ile cezanın infazının aynen devamına ilişkin Konya 3. İcra Ceza Mahkemesinin 02/02/2018 tarihli ve 2017/458 Esas, 2017/1030 Karar sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine dair mercii Konya 4. İcra Ceza Mahkemesinin 08/02/2018 tarihli ve 2018/40 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 15/11/2018 gün ve 9950 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/11/2018 gün ve KYB-2018-93475 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarihli ve 2016/191 Esas, 2017/131 Karar sayılı kararı ile 5941 sayılı Kanun"un 1. fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticarî işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından” şeklindeki ibarenin iptal edildiği,
Her ne kadar 1982 Anayasasının 153/5. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümeyeceği belirtilmiş ise de; söz konusu iptal kararının sanık lehine bir durum ortaya çıkardığı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesinde, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenlemeler uyarınca, sanığın hukukî durumun yeniden değerlendirilerek lehe olan, söz konusu iptal kararı sonrası yürürlük kazanan 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesinde yer alan, "(Değişik: 15/7/2016-6728/63 md.) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adlî para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, (…)(2) az olamaz." hükmü gereğince sanık lehine bir karar verilmesi gerektiği cihetle, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla, gereği görüşülüp düşünüldü;
10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarihli ve 2016/191 Esas, 2017/131 Karar sayılı kararı ile 5941 sayılı Kanun"un 1. fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticarî işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından” şeklindeki ibarenin iptal edilmiş olması karşısında, temel cezanın belirlenmesi aşamalarında ticari temerrüt faizi, takip ve yargılama gideri toplamları da dikkate alınarak sanık hakkında fazla adli para cezasına hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğu anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Konya 4. İcra Ceza Mahkemesinin 08/02/2018 tarihli ve 2018/40 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4-d maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, bozma gereği yeniden uygulama yapılarak, Konya 3. İcra Ceza Mahkemesinin 03/10/2017 tarihli ve 2017/458 Esas, 2017/1030 Karar sayılı asıl kararındaki hükümde yer alan 1-a,b,c,d bendlerinin hükümden tamamen çıkarılmasıyla, yerine;
"1-a Sanığın, üzerine atılı işlediği suçu sabit olmakla, TCK"nin 61. maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde, 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesi gereği 5 gün adli para cezasıyla cezalandırılmasına,
2-b Sanığa verilen 5 gün adli para cezasının TCK"nin 52/2. maddesi gereği sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önüne alınarak günlüğü 20 TL"den çarpılmak suretiyle sanığın 100 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına, ancak 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesi gereği hükmedilen adli para cezası, çekin karşılıksız kalan miktarından az olmayacağından sanığın neticeten 43.590 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına," şeklindeki maddelerin eklenmesine, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, 04/03/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.