16. Hukuk Dairesi 2020/1871 E. , 2021/4198 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, Kocasinan İlçesi Mahzemin Yenimahalle çalışma alanında bulunan 166 ada 188 ve 179 ada 54 parsel sayılı sırasıyla 11.758,85 ve 13.262,08 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, toprak tevzi çalışmaları sonucu oluşan tapu kaydı nedeniyle, tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ... ve arkadaşları, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların Hazine adına olan tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından yargılama gideri ve vekalet ücretine, davalı Hazine vekili tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Mahkemece; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yolu ile mülk edinme şartlarının davacılar lehine oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmak için yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki; bir arazinin niteliğinin, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar ihyanın tamamlandığı tarihin, üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresinin ve sürdürülüş biçiminin belirlenmesinde en önemli delil hava fotoğraflarının incelenmesi olduğundan, bu kapsamda, çekişmeli taşınmazın tespitine esas alınan toprak tevzi çalışmaları sonucu oluşan tapu kaydının oluşum tarihinden 15-2025 yıl öncesine ilişkin farklı evrelerde çekilmiş en az üç adet hava fotoğrafı üzerinde inceleme yaptırılması gerekirken, bu döneme ilişkin olarak sadece 1955 yılına ait hava fotoğrafı ve tapu kaydının oluşumundan sonraki tarihlere (1975 ve 1980 yıllarına) ait hava fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılmış ve böylelikle hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamış; taşınmazların evveliyatı, kullanım süresi, niteliği ve üzerindeki imar ihya işlemlerinin tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarına ilişkin somut verilere dayalı açıklama içermeyen tek ziraatçi bilirkişi tarafından hazırlanan zirai raporla yetinilmiş; belirtmelik tutanak ve dayanakları eksiksiz olarak getirtilmemiş ve fen bilirkişisinden toprak tevzi paftası ile kadastro paftasını çakıştırmalı şekilde gösterir rapor alınmamış, komşu parsellere ait tespit tutanakları ve dayanak kayıtları getirtilerek çekişmeli taşınmaz bölümü yönünü ne olarak okudukları belirlenmemiş ve bu yolla yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmemiş, yerel bilirkişi ve tanıkların soyut içerikli beyanları ve yetersiz bilirkişi raporları esas alınarak hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, çekişmeli taşınmazların bulunduğu bölgede yapılan toprak tevzii çalışmalarına ilişkin tüm evraklar ve bölgeye ilişkin toprak tevzi haritası istenerek dosya arasına konulmalı, taşınmazın bulunduğu yöreye ait en eski tarihli hava fotoğrafı ile tespite esas alınan ve toprak tevzii çalışmaları neticesi oluşan tapu kaydının oluşum tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı evrelerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarından en az üç tanesi getirtilerek dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yöreyi iyi bilen, özellikle taşınmazların toprak tevzii çalışmalarından önceki 20 yıllık süre içindeki kullanım durumunu bilebilecek yaşta üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, sağ olmaları halinde belirtmelik bilirkişilerin tümü ve taraf tanıkları ile fen bilirkişisi, üç kişilik jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve önceki keşifte bulunanlar dışında üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulunun katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, bilinebilen en eski tarihten itibaren çekişmeli taşınmazların evveliyatlarının ne olduğu, kime ait bulundukları, kimden kime nasıl intikal ettikleri, kim ya da kimler tarafından hangi tarihten itibaren, hangi hukuki nedene dayalı olarak ve ne şekilde kullanıldıkları, taşınmazların imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar- ihyalarının hangi tarihte tamamlandığı ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı ve yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellere ait tutanak ve dayanağı kayıtlarla denetlenmeli; tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilmeli; yapılacak inceleme sırasında özellikle toprak tevzi çalışmasından önceki kullanım şeklinin tespitine çalışılmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazların önceki ve şimdiki nitelikleri, taşınmazlar üzerinde ekonomik amaca uygun bir zilyetlik bulunup bulunmadığı, bulunmakta ise hangi tarihten beri ve hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü, çekişmeli taşınmazlar ile komşu taşınmazlar arasında toprak yapısı ve bitki örtüsü bakımından fark bulunup bulunmadığı, taşınmazların mera niteliğinde olup olmadığı, sınırında mera bulunup bulunmadığı, meradan açma olup olmadıkları, imar-ihya gerektiren yerlerden olmaları halinde imar-ihyalarının hangi tarihte tamamlandığı hususlarında, çekişmeli taşınmazları komşularıyla gösterecek şekilde değişik yönlerden gösterir renkli fotoğraflarını da içeren, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisine, toprak tevzi haritası ve kadastro paftasının ölçekleri eşitlenip çakıştırılmak suretiyle çekişmeli taşınmazların her iki haritadaki konumlarını gösterir şekilde rapor ve kroki düzenlettirilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kuruluna stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde inceleme yaptırılarak, çekişmeli taşınmazların kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle, hava ve uydu fotoğraflarının ait oldukları yıllara göre taşınmazların niteliğini, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığını, imar-ihyaya konu olup olmadıklarını, olmuşlarsa imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığını ve imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığını, taşınmazların ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını ve zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü belirten rapor düzenlemesi istenilmeli; çekişmeli taşınmaz ve çevresinin yakın plan panoramik fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde taşınmazların sınırları kabaca işaretlenmeli; çekişmeli taşınmazların, Hazine adına oluşan toprak tevzi tapusunun kapsamında kaldığının belirlenmesi halinde, tapu kaydının oluştuğu 1963 tarihine kadar 3402 sayılı Yasa’nın 14. ve 46/1. maddelerinde sözü edilen zilyetlikle kazanım koşullarının davacılar lehine gerçekleşip gerçekleşmediği saptanmalı ve bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek, eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve yasaya aykırı hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.