11. Hukuk Dairesi 2018/1832 E. , 2019/3446 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 12. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 25/01/2018 tarih ve 2015/129-2018/35 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkillerinin, davalı şirket nezdinde ferdi kaza poliçesi ile sigortalı kızlarının 23.02.2007 tarihinde trafik kazasında vefat ettiğini, davalı şirketin tazminat ödemeyi reddettiğini, başlattıkları icra takibine de haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile davalının %40 oranında kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sigortalının, sürücüsünün alkollü olduğunu bildiği halde kazaya karışan araca binerek hayatını tehlikeye attığını, bu nedenle olayın teminat kapsamında olmadığını, ayrıca ihbar öneline de uyulmadığını ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; sürücü Mehmet"in şüpheye yer bırakmayacak şekilde, bariz, gözle görülebilecek ve başkaları tarafından farkedilebilecek, kişinin dış görünüşü ve davranışlarını etkileyebilecek mahiyet ve derecede alkollü olduğuna dair bir bulguya rastlanmadığı, dolayısıyla ölen Hülya Baskıcı"nın olay öncesinde, sürücünün dış görünüşü ve davranışları itibariyle aracı kullanma konusundaki yeteneğini kaybedecek şekilde alkollü olduğunu bilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile Şişli 4.İcra Dairesinin 2007/15799 esas sayılı takip dosyasına davalı tarafça yapılan itirazın iptali ile, 8.000TL asıl alacak yönünden takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren talep gereği yıllık %9 yasal faiz uygulanmasına (davalı tarafın poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere), borç miktarı likit olmadığından icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 510,58 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 06/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.