2. Ceza Dairesi Esas No: 2020/9339 Karar No: 2020/15191 Karar Tarihi: 14.12.2020
Hakaret - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/9339 Esas 2020/15191 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2020/9339 E. , 2020/15191 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakaret, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ile uzlaştırma hükümleri yeniden düzenlenmiş olup, CMK’nın 253/3. maddesinde yer alan “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin madde metninden çıkarılması dolayısıyla sanığın eylemine uyan TCK"nın 151/1. maddesinde düzenlenen suçun uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, uzlaştırma işlemi yapılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, 2-Olayda ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiği hususunda taraflar arasında farklı beyanlar bulunduğu, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas, 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK.nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiği gözetilmeden mala zarar verme suçundan yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Sanık hakkında tekerrüre esas alınan .... Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/706 esas, 2013/431 karar sayılı 30.10.2013 tarihli ilamı ile kurulan mahkumiyet hükmünün TCK"nin 106/1-1. cümle maddeleri uyarınca verilmiş olduğu, tehdit (106/1-1) suçunun 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesi uyarınca uzlaşma kapsamına alındığı nazara alınarak, 5237 sayılı TCK"nin 2. ve 7. maddeleri de gözetilerek, sanık hakkında tekerrüre esas alınan hükme ilişkin uzlaştırma işlemi yapılıp yapılmadığı mahkemesinden sorularak, uzlaşmanın sağlanması halinde bu suçun tekerrüre esas alınamayacağı, ancak sanığın adli sicil kaydında başka tekerrüre esas hüküm olup olmadığı tespit edilip sonucuna göre, sanık hakkında TCK"nin 58. maddesinde düzenlenen tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının belirlenmesinde zorunluluk bulunması, 4-Sanığın tüm aşamalarda hakaret eylemine ilişkin üzerine atılı suçu kabul etmediği gibi aralarında öncesinde husumet bulunan müşteki ... ile mağdur kızı ..."un soyut beyanları dışında, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı, mahkumiyetine yeterli delil bulunmaması karşısında; şüpheden sanık yararlanır ilkesi de gözetilmek suretiyle, sanığın hakaret suçundan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 14.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.