Esas No: 2021/5359
Karar No: 2022/1409
Karar Tarihi: 28.02.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/5359 Esas 2022/1409 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi, davacının tazminat talebinin kısmen kabul edilmesine ilişkin hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verdi. Davacı silahlı terör örgütüne üye olma suçundan gözaltında ve tutuklu kaldığı için talep ettiği tazminatın bir kısmı kabul edilmiştir. Ancak yapılan istinaf incelemesi sonucunda davacı lehine hükmedilen dava vekalet ücretinin indirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenle mahkeme, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin artırılması ve diğer hususların düzeltilmesi kararı vermiştir. Karar, 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine ve bir örneğinin de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi'ne iletilmesine karar verilmiştir.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hükme yönelik, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda 27.02.2018 tarihli, 2018/91 Esas, 2018/704 Karar sayılı "düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine" ilişkin karar davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 47.530 TL olduğu ve silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 22.01.2010 – 27.09.2010 tarihleri arasında 8 ay 5 gün gözaltında ve tutuklu kalan davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 22.095,65 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın 24.11.2016 tarih ve 6763 sayılı Kanunun 42. maddesi ile değişik 362. maddesinin 1/a bendinde yer alan temyiz sınırı ve hükmedilen tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle, davalı vekilinin temyiz istemin CMK'nın 298. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE;
2- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Tazminat talebinin dayanağı olan Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2015/264 Esas – 2015/417 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının silahlı terör örgütüne üye olma suçundan 22.01.2010 – 27.09.2010 tarihleri arasında 8 ay 5 gün gözaltında ve tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 14.11.2016 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 28.900 TL maddi, 750.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 2.093,65 TL ek ders ücreti ve 900 TL vekalet ücreti olarak toplam 2.993,65 TL maddi, 24.000 TL manevi tazminatın gözaltına alınma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine davacı vekili ve davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda 900 TL vekalet ücretinin maddi tazminata dahil edilmemesi gerektiği için maddi tazminatın 2.095,65 TL’ye, manevi tazminatın 20.000 TL’ye, davacı lehine hükmedilen dava vekalet ücretinin ise 2.630,53 TL’ye indirilmesi suretiyle düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesinde;
Davacının tutuklanması nedeniyle alamadığı ek ders ücretinin gerçekleşmesi muhtemel zarar kapsamında olması nedeniyle maddi tazminat kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilmeden maddi tazminat olarak kabul edilmesi ve İlk Derece Mahkemesince hükmedilen 2.993,65 TL maddi tazminat miktarından 900 TL’nin çıkarılması sonucu 2.093,65 TL’nin maddi tazminat olarak hükmedilmesi gerekirken 2.095,65 TL’ye hükmedilmesi temyiz eden sıfatına göre bozma nedeni yapılmamış olup;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücreti tarifesine göre davacı lehine, hükmedilen tazminat miktarlarının toplamı üzerinden hesaplanan 2.651,47 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 2.630,53 TL vekalet ücretine hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5271 sayılı CMK'nın 303/1. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyen bu hususun aynı madde uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, davacı lehine hükmedilen vekalet ücretinin “2.651,47” TL’ye yükseltilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi'nin 27.02.2018 tarihli, 2018/91 Esas, 2018/704 Karar sayılı kararına karşı yapılan temyiz isteminin isteme uygun olarak 5271 sayılı CMK'nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE; 5271 sayılı CMK'nın 7165 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 8. maddesi ile değişik 304/1. maddesi uyarınca, dosyanın gereği için İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne; kararın bir örneğinin de İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Ceza Dairesi'ne iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na GÖNDERİLMESİNE; 28.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.