
Esas No: 2020/774
Karar No: 2021/1361
Karar Tarihi: 14.04.2021
Danıştay 13. Daire 2020/774 Esas 2021/1361 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/774
Karar No:2021/1361
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Kurumu
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : ... Tarım Aletleri Petrol Ürünleri Gaz Akaryakıt Gıda Pazarlama Nakliyat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: LPG bayilik lisansı sahibi olan davacı şirkete ait istasyonda 18/09/2014 tarihinde yapılan denetimde mevzuatta belirlenen nitelikleri haiz sorumlu müdür çalıştırılmadığının tespit edildiğinden bahisle anılan Kanun'un 16. maddesinin 2. fıkrasının (c) bendi uyarınca davacı şirkete 76.142-TL idari para cezası verilmesine ilişkin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nun (Kurul) 28/12/2017 tarih ve ... sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:… sayılı kararda; davacıya ait ... Mahallesi ... Caddesi No:... .../... adresinde faaliyet gösteren istasyonda 18/09/2014 tarihinde gerçekleştirilen denetim üzerine düzenlenen tutanakta; "LPG sorumlu müdür sözleşmesi ibraz edilemediği" yönündeki tespiti sonucunda dava konusu idari para cezasının verildiği, davalı idare tarafından davacı hakkında geçerliliği olan LPG sorumlu müdür belgesi ibraz edilememesi nedeniyle mevzuatta belirlenen nitelikleri haiz sorumlu müdür çalıştırılmadığından bahisle idari para cezasının uygulandığı ancak sorumlu müdür belgesi alma zorunluluğu getiren yönetmelik hükümlerinin, yürürlük tarihinden önceki tarihli bir olaya uygulanması ve davacı şirkette çalışmakta olan sorumlu müdürde anılan belgenin aranması suretiyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle hukuka aykırı bulunan dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; dava dosyasında yer verilen ... Noterliği tarafından düzenlenen ... yevmiye numarasında kayıtlı 21/04/2014-21/04/2019 tarihleri arasında geçerli sorumlu müdür sözleşmesinin sunulduğu, bu şekilde bahse konu sorumlu müdür sözleşmesinin 18/09/2014 olan denetim tarihini kapsadığı görülerek, dava konusu idari para cezasına esas alınan 18/09/2014 denetim tarihi itibarıyla davacı şirkete ait istasyonda sorumlu müdür çalıştırıldığının usulüne uygun olarak düzenlenmiş ve geçerli olan bir sözleşme ile ortaya konulduğu dikkate alındığında, davacıya ait istasyonda 18/09/2014 tarihinde geçerli bir sorumlu müdür sözleşmesi ibraz edilmediği, bu şekilde mevzuatta belirlenen nitelikleri haiz "sorumlu müdür" çalıştırılmadığından bahisle idarî para cezası verilmesine ilişkin Kurul kararında hukuka uygunluk bulunmadığı, davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun belirtilen gerekçeyle reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, aleyhine harca hükmedilemeyeceği, sorumlu müdürün sorumlu müdür belgesi sahibi olması gerektiği, denetim sırasında geçerli bir sorumlu müdür belgesinin ibraz edilemediği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'un 19. Maddesiyle değişik 45. maddesinin 3. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar vereceği, karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı vereceği, 4. fıkrasında, bölge idare mahkemesinin, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vereceği, bu hâlde bölge idare mahkemesinin işin esası hakkında yeniden bir karar vereceği hükmüne yer verilmiştir.
2577 sayılı Kanun'un yine 6545 sayılı Kanun'un 22. Maddesiyle değişik 49. Maddesinin 1. fıkrasında ise, temyiz incelemesi sonunda Danıştay'ın; kararı hukuka uygun bulursa onayacağı, kararın sonucu hukuka uygun olmakla birlikte gösterilen gerekçeyi doğru bulmaz veya eksik bulursa, kararı, gerekçesini değiştirerek onayacağı hüküm altına alınmıştır.
2577 sayılı Kanunun, istinafın, temyizin şekil ve usullerine tabi olduğu yolundaki düzenlemesini içeren 45. maddesinin 2. fıkrasının, istinaf başvurusuna konu olacak kararlara karşı yapılan kanun yolu başvurularında dilekçelerdeki hitap ve istekle bağlı kalınmaksızın dosyaların bölge idare mahkemelerine gönderileceği kuralına dair cümleyle tamamlanması ve fıkrada Kanunun "Temyiz incelemesi üzerine verilecek kararlar" başlıklı 49. maddesine herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında, istinafın temyizin şekil ve usullerine tabi olacağı yolundaki kuralın, istinaf dilekçeleri ve bu dilekçeler üzerine Kanunun 48. maddesine göre bölge idare mahkemelerince yapılacak işlemlerle ilgili olarak getirilmiş olduğunun kabulü gerekir. Başka bir ifadeyle, değinilen bu kuralın, Danıştay'ın temyiz incelemesi sonunda verdiği kararlarla ilgili 2577 sayılı Kanunun 49. maddesinin, istinaf incelemesi üzerine verilecek kararlar için de uygulama imkânı getirdiğinden söz edilemez.
Nitekim istinaf başvuruları üzerine bölge idare mahkemelerince verilecek kararlara ilişkin 45. madde düzenlemesi ile temyiz incelemesi üzerine Danıştay tarafından verilecek kararlara ilişkin 49. madde düzenlemesi, 2577 sayılı Kanunda 6545 sayılı Kanunla eş zamanlı getirilmiş değişiklikler olup, Yasa koyucu tarafından 49. maddede, temyiz incelemesi üzerine verilecek onama ve bozma kararları bentler halinde ayrıntılı biçimde belirtilmişken, aynı Kanunun 45. maddesinin 3. ve 4. fıkralarında istinaf başvuruları üzerine verilecek kararla ilgili olarak 49. maddeden farklı terimler ve usuller getirilmiş olması yukarıdaki görüşü doğrular mahiyettedir.
Belirtilen nedenlerle, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulması durumunda istinaf başvurusunun reddine; hukuka uygun bulmaması durumunda ise istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak işin esası hakkında yeniden bir karar verecek olan bölge idare mahkemelerince, istinaf incelemesine konu kararda sonucu itibarıyla hukuka aykırılık görülmemekle birlikte gerekçesinin hukuka uygun bulunmadığı hallerde, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinin değiştirilerek istinaf isteminin reddine karar verilemeyeceğinden, istinaf başvurusunun, kararın değinilen hüküm fıkrasının gerekçesinin değiştirilmesi suretiyle reddedilmesinde yargılama usulüne uygunluk görülmemiştir. (Detaylı bilgi için bkz. Turgut Candan, "İstinaf Başvurusu, İlk Derece Mahkemesinin Kararının Gerekçesi Değiştirilerek Reddedilebilir mi?", https://turgutcandan.com/2019/05/23/istinaf-basvurusu-ilk-derece-mahkemesinin-kararinin-gerekcesi-degistirilerek-reddedilebilir-mi/)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Bölge idare mahkemesi kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun gerekçeli olarak reddi yolundaki ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Posta giderleri avansından artan tutarın davalıya iadesine,
5. Davalı idare harçtan muaf olduğundan temyiz aşamasında yatırılan toplam …-TL harcın istemi hâlinde davalıya iadesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 14/04/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.