Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; davalının kusurlu hareketi ile kaza yapması sonucunda müvekkilinin yaralandığını ve arkadaşının ölümüne şahit olduğunu ileri sürerek 40.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan delilere göre davanın kısmen kabulü ile 3.500,00 TL manevi tazminatın tahsiline dair karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince vekilince temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazası nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür. Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 27.3.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.