Esas No: 2017/2315
Karar No: 2019/3481
Karar Tarihi: 10.06.2019
Uyuşturucu madde ticareti yapma - 2313 Sayılı yasaya muhalefet - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2315 Esas 2019/3481 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2017/2315 E. , 2019/3481 K.
"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARLA
İLGİLİ BİLGİLER
Mahkeme : MERSİN 4. Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1) Uyuşturucu madde ticareti yapma (sanık ... hakkında)
2) 2313 Sayılı yasaya muhalefet (sanık ... hakkında)
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Sanık ... müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, hükmolunan hapis cezasının süresine göre 5320 sayılı Kanun"un 8/1, CMK"nın 299. maddeleri gereğince reddine karar verilerek duruşmasız olarak yapılmıştır.
A)Sanık ... hakkında “2313 sayılı yasaya muhalefet” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik incelemede:
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1)Sanık hakkında, tekerrür oluşturan mahkûmiyetlerinden daha ağır cezayı içeren Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 17.03.2009 tarih - 2008/396 esas ve 2009/80 karar sayılı ilam ile verilen ve 14/04/2010 tarihinde kesinleşen 5 yıl hapis cezasına ilişkin hüküm yerine, Mersin kapatılan 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nden 2008/695 esas ve 2011/189 karar sayılı ilamı ile verilen 600 TL adli para cezasına ilişkin hükmün tekerrüre esas alınması,
2)Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
1)Sanık hakkındaki tekerrür uygulamasına ilişkin bölümün hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine, " Mersin 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 17.03.2009 tarih - 2008/396 esas ve 2009/80 karar sayılı ilam ile verilen ve 14/04/2010 tarihinde kesinleşen 5 yıl hapis cezası nedeniyle, sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK"nın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkraları gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına; ancak sanığın kazanılmış hakkı nedeniyle infaz sırasında tekerrüre esas alınan ceza miktarının 600 TL adli para cezası olarak dikkate alınmasına" ibaresinin yazılması,
2)TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin eklenmesi,
Suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B)Sanık ... hakkında “ uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne yönelik incelemede:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1)Suça konu uyuşturucu maddenin ele geçirilmesinden sonra, uyuşturucu maddenin bulunduğu barakanın sahibi olan ...’ın soyut beyanı dışında, aleyhinde yeterli delil bulunmadığı aşamada, karakola bizzat başvurarak soruşturma ve mahkeme aşamasındaki ikrarı ile kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım ve hizmet ettiğinden, sanık ... hakkında TCK"nın 192/3. maddesindeki etkin pişmanlık hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2)Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
3) Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşyanın TCK’nın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeyerek TCK’nın 54/1-4. maddeleri uyarınca müsaderesine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
10.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.