Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/12218
Karar No: 2022/1480
Karar Tarihi: 01.03.2022

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/12218 Esas 2022/1480 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, işlettiği taş ocağında görevli olan kantar memuruna kepçesiyle çarparak yaralanmasına sebep olmuş ve yaralanan kişi 28 gün sonra ölmüştür. Adli Tıp Kurumu raporu, kazanın, taş ocağındaki düşük güvenlik tedbirlerinden kaynaklandığını tespit etmiştir. Ancak mahkeme, dosyada bilirkişi raporu olmamasına rağmen sanığın kusur durumunun belirlenerek kusuru olan kişi veya kişilere suç duyurusunda bulunulması gerektiğini belirtmiştir. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuştur. Kararda bahsedilen kanun maddeleri, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesidir.
12. Ceza Dairesi         2019/12218 E.  ,  2022/1480 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık Nurulah ...’nın “... Madencilik İnşaat Ltd. Şirketinin” fiili yöneticisi ve ortağı olduğu, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen diğer sanık ...’nin ise bu şirketin işlettiği Mecidiye Beldesi taş ocakları mevkiindeki taş ocağında kepçe operatörü olarak, ölen ...'in de bu taş ocağında kantar memuru olarak çalıştığı, olay günü 19.11.2012 tarihinde sanık ...'nın kepçe ile şantiye içerisindeki hurdaları toplamak için kepçenin kazanı ile manevra yaptığı esnada, kepçe kazanının kancalarının çalışma alanından geçen kantar memuru ...'in sağ bacağına çarptığı, olay neticesinde ...'in sağ bacak diz altında üç adet açık yara ve kırık (sağ tibia şaft kırığı) oluşacak şekilde yaralandığı, yaralanan ...'in olaydan hemen sonra şirket yetkilisi sanık ... tarafından ... Devlet Hastanesine kaldırıldığı, sanığın kendisine ait ... yerinde ... kazası bildiriminin bir takım adli ve idari soruşturmayı getirebileceğini bildiğinden yaralı ...'e "olayı ... kazası olarak değil, kendisinin düşüp yaralandığı" şeklinde anlatmasını istediği, kazalı ...'in de ... Devlet Hastanesine müracaatında ve bazı ... arkadaşlarına olayı "hurdalıktan kendim düştüm" şeklinde anlattığı, bu beyan sebebiyle hastane yetkililerince adli olay bildirimi yapılmadığı, acil müdahalenin ardından Op. Dr. ... tarafından sağ tibia'da kırık ve kırık bölgesinde açık yara tanısıyla uzun bacak alçı atel (yara bölgesi açıkta bırakılarak, ayak bileğinden kuyruk sokumuna kadar) yapılıp, antibiyotik ve ağrı kesici tedavisi düzenlenmesinden sonra, ayağın kalp hizasından en az 10 cm yüksekte tutulması gerektiği önerileri ile taburcu edildiği, evinde takip ve tedavisi devam eden hastanın olaydan 28 gün sonra 17.12.2012 tarihinde evinde fenalaştığı, ambulans ile önce ... Devlet Hastanesine , buradan da ... ... Üniversitesi Tıp Fakültesine aynı gün sevk edilen hastanın yolda öldüğü olayda;
    Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesinin 25.04.2013 tarihli otopsi raporunda, kişinin ölümünün pulmoner emboli ve gelişen komplikasyonlar sonucu olduğunun tespit edildiği; Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ... 1.Adli Tıp İhtisas Kurulu'nun 27 Kasım 2013 tarihli raporunda “...meydana gelen pulmoner embolinin kırığın bir komplikasyonu olduğu, 19.11.2012 tarihinde meydana gelen ... kazası sonucu yaralanması ile 17.12.2012 tarihinde meydana gelen ölüm arasında illiyet bağı bulunduğu, doktor ve yardımcı ... personelinin kusurunun bulunmadığının oy birliği ile mütalaa edildiği:..” 24 Haziran 2015 tarihli ... 1.Adli Tıp İhtisas Kurulu raporunda ise “ ....ölen kişide tespit edilen yaralanmanın sorulduğu üzere daha ziyade kepçe veya benzeri nitelikteki bir cismin çarpmasıyla husulünün mümkün görüldüğü...” hususlarının tüm dosya kapsamından anlaşıldığı;
    ... Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 21.01.2015 tarihli, ... Cumhuriyet Savcılığına hitaben yazısında, sanığın ortağı olduğu ... Madencilik şirketinin müdürünün 30.10.2007 - 30.10.2017 tarihleri arasında sanığın eşi ve hakkında ek takipsizlik kararı verilen Latife ...’nın olduğu, ancak sanığın taş ocağı ile fiilen ilgilenen şirket ortağı olduğu, nitekim kaza anında da orada bulunduğu, olayın meydana geldiği işyerinde ... sağlığı ve güvenliği ile ilgili denetim ve tedbirlerin alınması, gerekli ... güvenliği eğitimlerinin verilmesi görevinin sanığa ait olduğu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü’nün dosya içerisinde bulunan 8 Ocak 2013 tarihli ... 1.Noterliği tarafından onaylanan “Maden İşletme Ruhsatını” sanık ... adına verildiği, sanığın savcılık ifadesinde oğlu ...’nın ... yerinin muhasebe işlemleri ile ilgilendiğini ifade ettiği, kovuşturma aşamasındaki ifadelerinde ise ... Madenciliğin işlettiği taş ocağının ruhsat sahibi olduğunu ve taş ocağını rödevans sözleşmesi ile oğlu ...'un yönetici ve ortağı olduğu ... Madencilik Ltd. Şti'den kiraladığı şeklindeki ifadelerinin, sanığın olaydaki kusur durumunu değiştirmeyeceğinden, maden işletme sahası içinde çalışanların gezmesini engelleyici uyarıcı ve önleyici güvenlik tedbirleri alma yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağından, Yargıtay Cumhuriyet savcılığının, bozma önerisine iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafilerinin ... kazası olmadığına, yaralanan işçinin kendi dikkatsizliği ile hurda yığınlarının üzerine düştüğüne, olaydan yaklaşık 2 ay sonra meydana gelen ölüm nedeni ile illiyet bağının kesildiğine, sanığın kusuru bulunmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddine; ancak;
    İşveren sıfatına sahip olan sanık tarafından işletilen taş ocağında 19.11.2012 tarihinde sigortalı işçisi olan kantar memuru ...'in yaralanması sonucu meydana gelen ve ... kazası olduğu yönünde kuşku bulunmayan, kaza ile ölüm arasında illiyet bağının bulunduğunun Adli Tıp Kurumu raporu ile de tespit edildiği olayda; olayın başlangıçta ... kazası olarak bildirilmemesi nedeni ile olay yeri inceleme raporu ve fotoğraflar bulunmayan, soruşturma ve kovuşturma aşamasında bilirkişi raporu aldırılmayan dosya da;
    Olayın meydana geldiği taş ocağında olay tarihinde kaç işçinin çalıştığı, ... güvenliği konusunda kimin yetkili ve sorumlu olduğu ile varsa kusuru bulunanların belirlenmesi, taş ocağında ... organizasyonu ve ... disiplinin kurulması hususlarında yetkili olan kişinin belirlenerek, cezaların şahsiliği prensibi gereği atfedilecek kusurun kime veya kimlere ait olduğunun tespiti bakımından dosyanın üç kişilik A sınıfı ... güvenliği uzmanı bilirkişi heyetine tevdii edilerek bu hususta görüş istenmesi, sanıktan başka şahıs veya şahıslara kusur atfedilmesi halinde suç duyurusunda bulunulması, suç duyurusu neticesinde iddianame tanzim edilmesi halinde incelemeye konu dava dosyası ile birleştirilerek yargılama yapılarak, sonucuna göre sanığın kusur durumunun mahkemece tespit edilmesine esas olmak üzere hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, bilirkişi raporu aldırılmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi