Esas No: 2021/10119
Karar No: 2022/1597
Karar Tarihi: 02.03.2022
Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2021/10119 Esas 2022/1597 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, resmi nikahlı eşi olan mağdurun banyo yaptığı sırada izinsizce fotoğrafını çekmek suçundan beraat etmiştir. Ancak, sanığın eşine kötü muamelede bulunduğu, tehdit ettiği ve hakaret ettiği iddialarıyla ilgili olarak daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmiştir. Bu suçlamalar, TCK'nın ilgili maddeleri altında cezai yaptırıma bağlıdır. Ancak, zamanaşımı süresi 8 yıldır ve bu süre öncesinde gerçekleştiği için sanığın bu suçlardan da beraatine karar verilmiştir. TCK'nın ilgili maddeleri:
- 134. madde: Görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçu
- 232/1. madde: Kötü muamele suçu
- 106-1-2. madde: Tehdit suçu
- 125/1. madde: Hakaret suçu
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Kötü muamele, tehdit, hakaret ve görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) Görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Suçun isminin gerekçeli karar başlığına yazılmaması, mahallinde ilave edilmesi olanaklı noksanlık olarak kabul edilmiştir.
Sanık ...’in, resmi nikahlı eşi olan katılan mağdur ...’nin banyo yaptığı 14.04.2013 günü saat 23.30 sularında, tıraş bıçağını alacağını söyleyerek banyoya girip, cep telefonu ile mağdurun fotoğrafını izinsizce çektiği iddiasına konu olayda;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, TCK'nın 134. maddesinin 1. fıkrasının 1 ve 2. cümlelerinde özel hayatın gizliliğini ihlal başlığı altında düzenlenmiş ve TCK’nın 134/1-1. madde, fıkra ve cümlesinde 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası öngörülmüş olup, aynı madde ve fıkranın 2. cümlesi uyarınca bir kat artırım uygulandığında ise hürriyeti bağlayıcı cezanın miktarının 2 yıl ila 6 yıl arası olabileceği dikkate alındığında, TCK’nın 66/3. maddesinin “Dava zamanaşımı süresinin belirlenmesinde dosyadaki mevcut deliller itibarıyla suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâlleri de göz önünde bulundurulur.” biçimindeki hükmü ve TCK'nın 66/1-d maddesi gereğince görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun asli dava zamanaşımı süresinin 15 yıl, kesintili dava zamanaşımı süresinin ise 22 yıl 6 ay olacağı; dolayısıyla gerek 14.04.2013 olan suç tarihinden gerek zamanaşımını kesen en son işlem olan sanığın sorgu ve savunmasının alındığı 06.09.2013 tarihinden itibaren dava zamanaşımının gerçekleşmediği belirlenerek yapılan incelemede:
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sübuta, eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Vekalet ücretinin sanık yerine davanın tarafı olmayan sanık müdafii lehine hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanun’un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının üçüncü paragrafındaki “sanık müdafine” ibarelerinin, “sanığa” ibaresi ile değiştirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B) Kötü muamele, tehdit ve hakaret suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, incelenen dosya kapsamına göre;
Resmi nikahlı eşi olan katılan mağdur ...’yi kasten yaralamasından dolayı hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık ...’in, eşine sürekli kötü davrandığı, onu evden kovduğu, eve alkollü gelerek “O.ospu, kahpe” şeklinde sözlerle ona hakaret ve “Seni o.ospu yapacağım, boy boy fotoğraflarını çekip dağıtacağım” diyerek onu tehdit ettiği iddialarına konu olayda;
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylemler, TCK’nın 232/1. madde ve fıkrasında kötü muamele, aynı Kanunun 106-1-2. madde, fıkra ve cümlesinde tehdit, 125/1. madde ve fıkrasında hakaret başlığı altında yaptırıma bağlanmış olup, TCK'nın 66/1-e maddesi gereğince anılan suçların asli dava zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğu, TCK’nın 67/4. maddesi göz önünde bulundurulduğunda kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanığın sorgu ve savunmasının alındığı 06.09.2013 tarihinden itibaren TCK'nın 66/1-e maddesinde öngörülen 8 yıllık zamanaşımının temyiz inceleme tarihinden önce gerçekleştiği anlaşıldığından, CMK'nın 223/9. maddesindeki derhal beraat kararı verilmesini gerektirir şartlar da bulunmadığından, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, sair yönleri incelenmeksizin hükümlerin gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanık hakkındaki davaların TCK'nın 66/1-e ve CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince isteme uygun olarak ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 02.03.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.