Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6336
Karar No: 2022/2876
Karar Tarihi: 29.03.2022

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2021/6336 Esas 2022/2876 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2021/6336 E.  ,  2022/2876 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki asıl ve karşı dava olarak açılan alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davacı/karşı davalı vekili tarafından duruşmasız, davalı/karşı davacı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 29/03/2022 tarihinde davacı/karşı davalı vekili Av. ... geldi. Karşı taraftan gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekilin sözlü açıklaması dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı, davalının davacı kurumun sözleşmeli avukatı iken takip ettiği Şişli 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2006/1583 esas sayılı dosyasından verilen 2008/1762 karar sayılı ilamında belirtilen kurum alacağının tahsili amacıyla ... 3. İcra Müdürlüğünün 2009/4457 esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığını, takip borçlusunun davalının Vakıflar Bankasındaki şahsi hesabına 10.000.00TL yatırdığını ve davalının kurum hesaplarına bu parayı intikal ettirmediğini, taraflar arasında yapılan avukatlık sözleşmesine göre davalının tahsil yetkisi olmadığını belirterek fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL alacağın 5.000,00 TL’sinin 29.05.2009 tarihinden 5.000,00 TL’sinin ise 10.06.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiş ve açtığı karşı dava ile; kurum ile arasında avukatlık hizmet sözleşmesinin bulunduğunu, bu sözleşmeye göre avukata tevdii edilen dava dosyalarındaki karşı taraf vekalet ücretlerinin tevdi edilen avukata ait olduğunu, haksız azledildiğini, vekalet ücreti alacağının kendisine ödenmediğini belirterek fazlaya ilişkin
    hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL vekalet ücretinin sözleşmenin fesih tarihi itibariyle en yüksek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiş, ıslah dilekçesiyle talebini 220.659,04 TL’ye yükseltmiştir.
    Mahkemece; davacı-karşı davalının davasının kısmen kabulüne, 1.902,68 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalı- karşı davacıdan tahsili ile davacı-karşı davalıya ödenmesine, davalı-karşı davacının davasının ıslah edilmiş hali ile kabulüne ilişkin verilen kararın davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince öncelikle azlin haklı olup olmadığı sözleşme hükümleri ve azil gerekçeleri dikkate alınarak konusunda uzman üçlü bilirkişiden taraf, mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp belirlenmesi ve bu husus aşıldıktan sonra davanın esası hakkında karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.
    Mahkemece bozmaya uyulduğu belirtilerek, azlin haklı olduğu kabul edilmek suretiyle asıl davanın kısmen kabulüne, 4.216,62 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalı-karşı davacıdan tahsiline, karşı davanın kısmen kabulüne, 8.230,48TL’nin sözleşmenin fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte karşı davacı- karşı davalıdan tahsiline, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-Davalı- karşı davacının asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK'nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01/01/2021 tarihinden itibaren 4.270,00TL'ye çıkarılmıştır.
    Karar, verildiği tarih itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01/06/1990 tarihli ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay'ca da temyiz isteminin reddine karar verilebilir. Açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacının asıl davaya yönelik temyiz isteminin reddi gerekir.
    2-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine ve özellikle mahkemece gerekçede davalı-karşı davacı tarafından temyiz edilmeyen karara ilişkin dosyanın esas ve karar bilgilerinin yanlış olarak yazılmasının talep halinde mahallinde her zaman düzeltilebilecek maddi hataya dayalı olduğunun anlaşılmasına göre; davacı-karşı davalının sair, davalı-karşı davacının karşı davaya yönelik tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    3-Davacı-karşı davalı kurumun harca yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
    Davalı SGK Başkanlığı'nın, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nun 36. maddesi hükmüne göre harçtan muaf olması nedeniyle 18,40 TL peşin harç ve 3.752,00 TL tamamlama harcının davacı- karşı davalıdan tahsili yönünde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    4-Davacı- karşı davalı kurumun vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
    Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinde “(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin ikinci kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (7 nci maddenin ikinci fıkrası, 9 uncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile 10 uncu maddenin üçüncü fıkrası ile 12 nci maddenin birinci fıkrası, 16 ncı maddenin ikinci fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.
    (2) Ancak, hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez.” düzenlemesi yer almaktadır.
    O halde, mahkemesince, karar tarihinde yürürlükte olan tarifenin yukarıda açıklanan hükümleri gereğince karşı davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiğinden reddedilen kısım yönünden AAÜT 13. maddesine göre nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı-karşı davalı kurum lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HUMK'nın 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacının asıl davaya yönelik temyiz dilekçesinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalının sair, davalı-karşı davacının karşı davaya yönelik tüm temyiz itirazlarının reddine, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle davacı-karşı davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 6 nolu bendi hükümden çıkartılarak yerine “Birleşen dava yönünden davacı tarafından yapılan ve dosyaya yansıyan 6.360-TL yargılama giderinden kısmen kabul ve redde göre hesaplanan 2.372,28 TL'nin davalı SGK'den tahsili ile davacı ... Yaşar Yıldırım'a ödenmesine, kalan miktarın davacı ... Yaşar Yıldırım üzerinde bırakılmasına, davalı SGK harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına” ifadesinin yazılmasına, dördüncü bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 9 nolu bendinde yer alan “4.080-TL” ibaresi hükümden çıkartılarak yerine “23.319,99 TL” ibaresinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yekdiğerinden alınıp yekdiğerine verilmesine,
    peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı/karşı davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/03/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi