23. Hukuk Dairesi 2016/8199 E. , 2019/4829 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak, menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı şirket vekili Avukat ... ile davacı şirket vekili Avukat ..."nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, Nijerya’da yapılacak olan ve davalı tarafından organize edilen fuar için davalı ile 06.05.2014 tarihli fuar katılım sözleşmesi imzalandığını, toplamda 11.980,00 Euro ödenmesinin planlandığını, toplam 5.480,00 Euro’luk kısmının ödendiğini, kalan kısmı için senet verildiğini, davalının Nijerya’da sorunlar olması nedeni ile fuarın ertelendiğini, sürenin belli olmadığını belirttiğini, daha sonra Ekim ayında yapılması gereken fuarın Şubat ayına ertelendiğinin bildirildiğini, davacı şirketin de Şubat ayında müsait olmaması nedeni ile ödenen bedeli ve senetlerin iadesini istediğini ancak davalının bu talepleri reddettiğini ileri sürerek ödenen 5.480,00 Euro karşılığı 14.811,34 TL’nin davalıdan tahsiline ve toplam 17.510,25 TL’lik senetlerin bedelsiz olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının sözleşmeyi feshetmeksizin bu davayı açmasının yasal olmadığını, sözleşmeye göre fuar tarihinin belirlendiğini ve ana organizatörün talebi ile tarihin değiştiğini, fuar değişikliği hakkında davacının derhal bilgilendirildiğini ve itirazı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının sözleşmeye konu fuar tarihini elinde olmayan sebeplerle ertelemek zorunda kaldığı ve bu durumu davacıya bildirdiği, davacının yapması gerekenin sözleşmeyi derhal feshetmek olduğu, basiretli bir tacirin tarihi belli olmayan bir fuarı beklemek yerine sözleşmeyi feshetmesi gerektiği, ancak davalınn kusuru olmasa da sözleşmenin devam etmesi iradesini koruyan davacının zararını en aza indirgemek ve gerekli tedbirleri almak, mümkünse onun yerine bir katılımcı bulmaya çalışmak gibi iş dünyasının gerektirdiği özen ve teammüllere uygun davraarak iyi niyetlerini göstermesi gerektiği gerektçesi ile davacının ödediği senet bedelinin davacıdan alınmasına ilişkin talebin reddine, ödenmeyen senetler nedeni ile borçlu olmadığının tespitine ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.
Dava, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava, fuar katılım sözleşmesinden kaynaklı alacak ve menfi tespit istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesinin 12. maddesi “organizatör kendisinden kaynaklanan sebeplerden ötürü yurt dışı fuar organizasyonunun iptal edilmesi veya sözleşmede belirlenen tarihte gerçekleştirilememesi ve katılımcının da değişen tarihte fuara katılmayı tercih etmemesi durumunda katılımdan alınan ödemenin eksiksiz iade edileceğini kabul eder” hükmünü ihtiva etmekte olup davalı organizatörün fuar tarihinin ertelenmesninin kendisinden kaynaklanmayan bir sebepten ötürü olduğunu ispat etmesi gerekir. Bu durumda mahkemece, davalının fuar organizasyonunun ertelenmesine ilişkin öne sürdüğü sebeplerin sözleşmede belirlenen tarihte fuar yapılmasına engel olup olmadığı, fuarın ertelenmesinin zorunlu olup olmadığı hususları araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Kabule göre de, davacı tarafça 17.510,25 TL senedin bedelsiz kalması nedeni ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi istenilmiş ise de dava sürecinde bedel ödediğinden dava İİK’nın 72/son maddesi gereği istirdat davasında dönüştüğü dikkate alınmaksızın menfi tespit hükmü kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, aşağıda yazılı harcın temyiz eden davalıdan alınmasına, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacı yararına takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 20.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.