1. Ceza Dairesi 2019/3648 E. , 2019/5645 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : İştirak halinde çocuğu öldürme
HÜKÜM : Her iki sanık hakkında; TCK.nin 37, 82/1-e, 62/1, 53/1-2-3 ve 63. maddeleri uyarınca ayrı ayrı müebbet hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
1- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’nin yaşı küçük maktul ...’i nitelikli kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları değerlendirilip inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, bozma üzerine verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, katılan Bakanlık vekilinin; uygulanan takdiri indirime, sanık ... müdafiinin; sübuta, eksik incelemeye ilişkin ve sair yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanık ...’nin, maktul ...’in anneannesi olduğu, maktulle sanık arasında maktulün yapmış olduğu ufak tefek hırsızlıklar nedeniyle geçimsizlik bulunduğu, olay günü nasihat etmek amacıyla sanığın maktulün odasına gittiği, maktulün sinirlenerek mutfaktan bıçak aldığı ve sanığı bıçakla kovalamaya başladığı, sanığın anlatımına göre maktulün ayaklarının takılarak düştüğü ve bıçağın elinden fırladığı bu esnada maktulün düşmesinden faydalanan sanığın maktulün sırtına binerek başındaki eşarpla maktulü boğduğu, maktulün buna bağlı olarak asfiksi nedeniyle hayatını kaybettiği olayda; sanık....’nin eylemini maktulden kaynaklanan haksız tahrik altında gerçekleştirdiğinin düşünülmemesi,
2- Sanık ... hakkında kurulan hükmün incelenmesinde ise;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanık ...’nin sanık ...’nın annesi olduğu, maktulün ise sanık ...’nın evlat edindiği çocuk olduğu, maktulün engelli olması sebebiyle davranışsal bozukluklar gösterdiği, ufak tefek hırsızlıklar yapıp yalan söylediği, bu nedenle sanık ... ile arasında gerginlik olduğu, olay günü de sanık ...’nın maktulün çantasında eşarp bulması ve parayı pazarcıların ödediğini söylemesi üzerine, eşiyle maktule para veren polisi bulmak için önce karakola ardından da pazara gittikleri, bu sırada sanık ...’nin sanık ...’yı arayarak eve çağırdığı, pazar ve ev arasının 500 m. yakınlıkta olması sebebiyle araba ile eve ulaştıkları ve maktulü yerde ölmüş halde buldukları olayda, sanık ...’nin cezaevindeyken sanık ... ile aralarında yapmış oldukları telefon görüşmelerinin de başlı başına sanık ...’nın suça katıldığını göstermeyeceği, sanık ... için Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan alınan 07/12/2018 tarihli rapora göre de, sanık ...’nin ileri yaşına rağmen uygun pozisyonda maktulü eşarp ile öldürmesinin tıbben mümkün görüldüğü, dosya kapsamında bulunan delillerin mahkumiyete yeter niteliğe ulaşmadığı, bu nedenle sanığın atılı suçtan CMK’nin 223/2-e maddesi uyarınca beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmekle, re’sen de temyize tabi olan hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma sebebi gözetilerek sanık ...’ın bu suçtan TAHLİYESİNE, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değil ise derhal salıverilmesi için Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına 18/12/2019 gününde Başkan ... ve Üye ...’ın mahkumiyetlerin onanması yönünde karşı oyları ve oy çokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Maktulenin eşarpla boynu sıkılarak öldürüldüğü olayda; sanık ...’nin tek başına olayı gerçekleştirdiği gerekçesi ile sanık ...’nın beraat etmesi gerektiği şeklindeki sayın çoğunluğun kararına katılmıyoruz. Şöyle ki; Maktule olay tarihinde 17 yaşında olup fiziksel bir rahatsızlığı olmadığı gibi aksine gücü kuvveti yerinde bir gençtir.
Sanık ... ise 83-84 yaşında olup Adli Tıp Raporuna göre; "işitmesi ağır, genel durumu düşkün, senil hasta, tekerlekli sandalyede, her iki alt ekstremite hareketli aktif kısıtlı, işitme azlığı nedeniyle zor kopere olduğu, zorlukla ve yardımla ayağa kalktığı ve zorlukla yürüdüğü, hayatını yalnız idame ettiremeyeceğinin belirtildiği, duruşmada da sanığın, bastonla yürüyebildiğinin gözlemlendiği, sanık ve maktule arasındaki bu fiziksel ve güç dengesi dikkate alındığında, maktulenin sanığı odanın içinde bıçakla kovalamasının mümkün olmadığı gibi, sanığın maktuleyi yere yatırıp boynuna eşarp dolayarak boğmasının imkansız olduğu, odada bu savunmayı doğrulayacak nitelikte bir dağınıklık bulunmadığı, olay yerinden ele geçirilen kırlentte, maktule ait kanın bulunması ve sanıkların cezaevinde yaptıkları konuşmalarda bu kırlentten bahsederek savcının iddianamede yastıktan bahsetmediğini söyledikleri, böylece maktulün hem boynuna eşarp dolanıp sıkıldığı, hem de yüzüne yastıkla baskı yapılarak havasız bırakılmak suretiyle öldürüldüğünün anlaşıldığı, bütün bunları da sanığın tek başına yapmasının imkansız olduğu, her iki sanığı ait tırnaklarda maktule ait DNA izlerinin bulunmuş olmasının her iki sanığın da maktul ile boğuştuğunun kanıtı olduğu, sanıkların cezaevindeki görüşmelerinde de eylemi birlikte gerçekleştirdikleri halde sanık ...’nin kızını kurtarmak için suçu tek başına işlediğini söyleyerek, sanık ...’yı kurtardığını dile getirdiği ve sanık ... tarafından ne şekilde ifade vermesi konusunda yönlendirildiği, ...’nın olaydan sonra eşini eve çağırıp maktule ile gürüştürmeden ve doğrudan yatak odasına götürerek daha önce hiç davranmadığı şekilde farklı tavırlar sergileyerek çarşıya ve karakola götürerek lehine delil oluşturmaya çalıştığı ve ... ile yaptıkları plan doğrultusunda olay sanki bu arada olmuş gibi senaryo uydurduğu, her iki sanığın maktuleyi birlikte öldürdükleri halde yaşlı olan Nazmiye’nin, kızı ....’yı kurtarmak için eylemi tek başına yaptığını söylediğinin anlaşıldığı, bu nedenle sanık ...’nın da aynı suçtan cezalandırılması gerektiği kanaatinde olduğumuzdan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.